Korkusuz

Konakta doğum günü kutlaması kafama yatmadı!..

Konakta doğum günü kutlaması kafama yatmadı!..
AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın tehdit dili ile sarf ettiği “Bizler Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katar, gideceğiniz yere kadar kovalarız”ın şoku yaşanırken önceki gün Ankara’da çok kritik bir ziyaret gerçekleşti!..

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi Beytepe’deki evinde ziyaret etti. Penguen medyası magazine boğuldu. Yaklaşık 1 saat süren görüşmenin içeriği neredeyse Televole programlarını aratmayacak şekilde magazine bağlandı. Devlet Bahçeli, Tayyip Erdoğan’ı evinin bahçesinde beklemiş... O gelene kadar bahçede volta atmış... Erdoğan ile Bahçeli hediyeleşmişler... İki “lider”in mutluluk dolu kahkahaları fotoğraflara yansımış... Mış mış da mış mış!.. Bir haber kanalında rastladım; Bahçeli’ye görüşmede verilen kırmızı kapaklı Cumhurbaşkanlığı forslu dosya çok dikkat çekmiş. Bahçeli, elinde bu kırmızı dosya ile Tayyip Erdoğan’ın kapıda uğurlamaya çıkmış. Dosyaya ekranda görebildiğim kadarıyla dikkat kesildim. O kadar inceydi ki herhalde içinde ya 2 ya da en fazla 4 tane A-4 kağıt vardı.  Görüşmenin içeriğine sığdırılanlara da çok güldüm!.. Anayasa değişikliği, siyasi partiler kanunu değişikliği, seçim kanunu değişikliği ve ekonomideki gidişatı görüşmüşler... En ufak bir detay var mı? O da yok!.. Bu kadar başlığı ve değişiklik metinlerini o incecik kırmızı dosyaya nasıl sığdırabildiler?.. Aklım şaşıyor vallahi!..

Tayyip Erdoğan’ın her Devlet Bahçeli’nin evine gidişinde gayet ustaca organize edilen magazin unsurlar çok dikkatimi çekiyor. Dikkatler nasıl dağıtılacak, nerelere kanalize edilip sorgulamadan ve şüphelerden uzaklaştırılacak?.. Gayet başarılı bir algı operasyonu yapılıyor!.. Böylece ahali bunu klasik ev ziyaretleri diye yutuyor...

Kesinlikle ve kesinlikle; bu bir, ben senin sarayına gittim sen de benim konağıma gel işi değil!. Tayyip Erdoğan,  MHP’nin kurumsal kimliğinden hoşlanmaz, Ülkücülere duyduğu nefrete, görerek, duyarak şahit olanlardan biriyim. MHP ve Ülkücülere bu kadar alerji duyan birinin ziyaretleri -Bahçeli’yi ayrı kefeye koyarak- özel konakta gerçekleştirmesi sizlere normal gelebilir. Ama bana yine de anormal geliyor. Eğer, görüşme içeriği gerçekten günlük siyasi gelişmelerin ana başlıkları ise, Devlet Bahçeli “En son ben senin sarayına geldim sıra sen de, sen de benim konağıma gel” diye dertlenecek biri değil. Tayyip Erdoğan, 5 defa üst üste çağırsın yine gider, yine gider... Doğum günü 1 ocak olan Devlet Bahçeli’ye 5 Ocak’ta yapılan “doğum günü ziyareti” gerekçesine emenim kargalarda gülmüştür...

★★★

Kritik zamanlarda yapılan ev ziyaretlerinin sonunda insanın aklına düşen soru şu:

Acaba, Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli’nin konağına özel biri ile gizli bir  görüşme yapmak için  mi gidiyor?. Ne demek istediğimi anlamış olmalısınız ancak biraz daha açayım;  Tayyip Erdoğan, konakta Bahçeli’nin dışında biri veya birileri ile mi görüşüyor?..

“Efendim, Erdoğan, bir gizli görüşme istese bunu Bahçeli’nin konağında mı yapar?.. Yer mi kalmadı?.. Sarayda yapsa kimin ruhu duyacak” demeyin!..  Öyle değil... Devlet Bahçeli, saraya yanında biri ile gitse hatta ayrı ayrı kapılardan bile girseler, çok değil 3 gün sonra, Erdoğan’a götürülen özel konuğun kimliği ve görüşmenin içeriği ortalığa sızar...  (Saray kliklerinin yapısını çok iyi bildiğim için iddialıyım) Eğer, kafamdaki şüphe gerçek ise sızmanın olmaması için en emin yer Bahçeli’nin konağıdır. Bahçeli’nin yaşadığı ev ile ilgili mahremiyet kıstaslarını bilenler, ne demek istediğimi iyi anlar. Eğer, ev ziyaretlerinde böyle özel görüşmeler gerçekleşiyorsa bunu, Erdoğan, Bahçeli ve o kişinin dışında kimse bilemez. Ancak biri açıklarsa o zaman sır olmaktan çıkar. Böyle bir duruma ise asla ihtimal vermiyorum.

Neyse... “Doğum günü ziyareti”nde neler görüşüldü?. Neticeleri ortaya çıkınca anlayacağız!..

★★★

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın partisinin il başkanları toplantısında muhalefeti hedef alarak, “15 Temmuz’da sokağa dökülenlere bu millet nasıl dersini verdiyse siz de dökülün aynı dersi alırsınız. Bizler Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız” sözlerine, İYİ Parti lideri Meral Akşener ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’ndan gecikmeden yanıt gelmesini de çok olumlu buldum.

Meral Akşener, “(Sokakta mücadele etmek, sokağa dökülmek) gibi bir cümle kimsenin ağzından çıkmamış. Nereden baksanız acayip, nereden baksanız saçmalık. Ben Sayın Erdoğan’a derhal bir psikiyatriste görünmesini tavsiye ediyorum çünkü halüsinasyon gören bir kişinin muhtemel tavrı böyle olur “dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, konu hakkında kendisine sorulan soruya “Beyefendi sokağa çıkmamızı istiyor anlaşılan. Zorlayacak ama çıkmayacağız. Gereğini sandıkta yapacağız” karşılığını verdi. Erdoğan’ın açıklamasını gülümseyerek karşıladığını belirten Kılıçdaroğlu, “Sanki biz sokağa çıkılıp bir şeyler yapılması için talimat verdik. Tam tersi, sakin bir tavırla, ‘Seçim sandığını bekleyeceksiniz. Sandık gelecek ve gidip oyunuzu kullanacaksınız. Bir otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştireceksiniz’ diyoruz” diye konuştu.

İki liderin, Tayyip Erdoğan’ın tehdit konuşmasına karşılık verdiği cevapların tonu çok iyi ayarlanmıştı. İYİ Parti ve CHP’nin diğer sözcülerinin de liderlerinin üslubuna çok dikkat etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Özellikle, katıldıkları tv programlarında boy gösteren çapsız, menfaatçi, gazcı yalakalara karşı!.. Siyasette, ipin ucunun kaçırılmasına müsaade edilmemeli... Herkes çok hassas davranmalı!..

★★★

Ulu Tanrı, tüm şehitlerimizle birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşlarına rahmet etsin. Nur içinde yatsınlar. Mekanları cennet olsun.