Korkusuz
Can Ataklı

Kılıçdaroğlu’na neden oy verilmez

SOSYAL MEDYADAM

Kılıçdaroğlu’na neden oy verilmez


Artık her yerde tek konu konuşuluyor.

Seçimlerin sonucu ne olacak?

Kılıçdaroğlu kazanacak mı?

Erdoğan iktidarı, sonunda bitecek mi?

Sosyal medyada yığınla mesaj var.

Trol orduları da hararetle çalışıyor.

Dün e-postama gelen bir mesaj hayli ilginçti.

“Tersten çakan” bir mesajdı.

Bir okurum “Kılıçdaroğlu’na neden seçilemez?” diyerek bir liste hazırlamış.

İlginizi çeker diye düşündüm:

KILIÇDAROĞLU’NDAN CUMHURBAŞKANI OLMAZ...

Çünkü;

- Paraları sıfırlamayı bilmiyor.

- Halkı Ermeni, Rum, Alevi, Sünni, Kürt, Türk diye bölemiyor...

- Kadınlara “sürtük, edepsiz” demiyor, diyemiyor...

- Belediyelere çocuklarını, yakınlarını yerleştirmedi, yerleştiremiyor...

- Karşısında (muhalif) kim varsa “Namussuz, alçak...vb” küfredemiyor...

- Çetelerle havuz medyası kuramıyor...

- Önce 128, sonra 418 milyarı yok edemiyor.

- Ortak mafya kuramıyor.

- Ortak gerici, yobaz tarikatı yok...

- Bir şirket bile kurup belediyelere mal satamadı (mesela dezenfektan...)

- Mafyadan her ay on bin dolar alan bir yakını bile yok...

- Sahte diploması olanları belediyelere yerleştiremedi.

- Üniversiteli çocuklara “başı ezilecek yılanlar” diyemedi.

- Soma’da yerde yatan madenci yakınlarına tekme attırıp, sonra bunları önemli yerlere getiremedi.

- Sezen Aksu başta olmak üzeri bu ülkenin en güzel sanatçılarına “dilini koparmak” tan söz etmedi.

- SADAT gibi paramiliter örgütlerle ortaklı kurmadı

- Atatürk’ü Abdülhamit’ten çok seviyor...

- Altı yaşındaki çocuklara nikah kıyanlara sahip çıkmadı.

- Sinan Ateş’in katilleriyle fotoğrafı yok...

- Depremzedelerin yanına her şeyiyle koşuyor...

Daha ne olsun, bu kadar beceriksiz adamdan cumhurbaşkanı olur mu?!...

MERAK ETTİĞİM ŞEYLER

İnce-Kılıçdaroğlu buluşması gerçekleşirse ve İnce geri dönerse ne olacak?


Muharrem İnce iktidarı bıraktı, muhalefete özellikle CHP’ye vurdukça vuruyor.

Saray medyası İnce’yi avuçlarını patlatarak alkışlıyor.

Tam böyle bir aşamada Kılıçdaroğlu, “İnce’yi de ziyaret edebileceğini” açıkladı.

İşin aslı; Kılıçdaroğlu, gazeteci Deniz Zeyrek’e “Muharrem İnce’ye gideceğim” demiyor, parti ziyaretleri kampanyasında “Memleket Partisi’ne de gidebileceğini” belirtiyor.

Diyelim ki Kılıçdaroğlu, Memleket Partisi’nden randevu istedi.

Bu görüme sağlanırsa Kılıçdaroğlu ne diyecek, “Bırak şu adaylık işine, yuvana dön” diyecek mi?

Ve en önemlisi bu görüşmeden sonra İnce adaylığı bırakıp geri döner mi?

İşte can alıcı soru: İnce geri dönme kararı verirse karşılığında bir şey ister mi, alır mı?

Kulislerde Muharrem İnce’ye bakanlık teklif edileceği söylentileri var.

Hatta bakanlık bile bulunmuş.

İnce geri dönerse milli eğitim bakanı olacakmış.

Pek çok CHP’li, “eğitimdeki kargaşayı, üniversitelerin içine düşürüldüğü durumu Muharrem İnce gibi biri çözer” görüşündeymiş.

İnce’nin geri dönmesi hiç sürpriz olmaz.

Zaten bana göre bütün bu gürültü patırtının asıl nedeni CHP’den bir şeyler kopararak siyasette bir yer tutmak.

Muharrem İnce herhalde asla kazanamayacağını, hatta muhalefetin kaybetmesine bile neden olacağını mutlaka biliyor.

Bu durumda siyasi hayatının bir daha ayağa kalkacak gücü bulamayacak ölçüde hasar alacağının da farkında.

İnce döner ancak kendi hesabıma söyleyeyim, döndüğü için eleştirel olarak şu ana kadar yazdıklarımdan ve söylediklerimden bir adım bile geri adım atmam.

Her durumda bu kişi benim açımdan bitmiş biridir, dönerse sadece “hayırlı olsun” derim o kadar.

BUNU YAZMAK GEREK,

HDP’ye kapatma kararı gelebilir mi?


Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda HDP ve içinde bulunduğu Emek ve Özgürlük İttifakı “aday çıkarmama” kararı aldı.

Bu karar “Adayımız Kılıçdaroğlu” anlamına gelmiyor elbette.

Ancak şu gerçeği de görmezden gelemeyiz: Emek ve Özgürlük İttifakı; Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı değil, Erdoğan’ın seçilmesini asla istemiyorlar buna karşı kendilerine oy veren kitleleri de cumhurbaşkanlığı seçiminde serbest bırakıyor.

İlan edilmemiş olsa bile, ittifakın deklarasyonunda Erdoğan ve AKP iktidarı ağır biçimde eleştirildiği için bu ittifakı oluşturan siyesi partilerin seçmen tabanlarının cumhurbaşkanlığı seçiminde ağırlıklı olarak Kılıçdaroğlu’na oy vereceklerini söylemek yanlış olmaz.

Peki bu durumda HDP’nin kapatılma davası ne olacak?

Anayasa Mahkemesi, HDP’ye savunma için verdiği süreyi bir ay uzatmıştı.

HDP bu savunmanın seçim sonrasına bırakılmasını talep etti ancak Anayasa Mahkemesi bunu reddetti.

14 Nisan’da HDP’nin Anayasa Mahkemesi’nde sözlü savunması yapılacak.

Ardından raportörler kendilerine sunulan deliller ve bu savunma üzerinden rapor hazırlayacak.

Sonra konu Anayasa Mahkemesi gündemine gelecek.

Söz konusu bir partinin kapatılması olduğu için 14 Nisan-14 Mayıs arası gibi kısa sürede bir karar alınması aslında zor.

Ancak saray Anayasa Mahkemesi’ne “Savunmayı bir ay erteleyin” talimatı verip HDP’ye de “Muhalefeti desteklemekten vazgeçin, kapatma olmasın” mesajı göndermiş olabilir.

Böyle bir şey olduysa bile HDP tavrını ortaya koyarak “Elinden geleni ardına koyma” demiş oldu.

İktidar muhalefeti HDP üzerinden vurmaya çalışıyor.

Son durum 14 Nisan-14 Mayıs arasını “HDP’yi kapatma” açısından çok daha önemli hale getirmiş oldu.

YENİ ÖĞRENDİM

Sevgili avukatıma başarılar dilerim


Aday adaylarının partilerine başvurma süreleri bitti.

Şimdi sıra parti yönetimlerinin milletvekili listelerini hazırlamasına geldi.

Belli ki bu kez biraz zor olacak karar vermek.

İttifaklar içinde küçük çaplı tartışmalar çıkabilir, gerginlikler de yaşanabilir.

Çeşitli partilerden adaylığını pek çok tanıdığım var.

Bunlardan biri de sevgili avukatım Muhammed Furkan Kamalak.

[caption id="attachment_408860" align="alignnone" width="600"] Kamalak[/caption]

YouTube ve diğer sosyal medya hesaplarım konusunda eğer çıkarsa hukuki sorunlarımı bugüne kadar anında çözen ve hepsinde de başarılı olan Kamalak, İYİ Parti’ye Kahramanmaraş milletvekili olmak için başvurusunu yaptı.

Depremin en şiddetli yaşandığı Kahramanmaraş başta olmak üzere tüm Türkiye için çalışacağından emin olduğum Furkan Kamalak dostuma başarı dileklerimi iletmek istiyorum.

DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER

Velev ki yalan olsun sonuçta kime yarıyor?


Cumhurbaşkanı adayı olarak muhalefeti kızdıran Muharrem İnce, hakkını teslim edelim, toplum içinde çok etkili değil ama sosyal medyada hayli güçlü.

Az sayıdaki kişi, sosyal medyada inanılmaz bir gürültü koparmayı başarıyor.

Her kim İnce aleyhine iki satır yazmış olsun, anında altına bir sürü “İnce taraftarından!” yorum döşeniyor.

Sanıyorum Muharrem İnce, sosyal medyanın çok etkisi altında.

Oradaki desteğin tüm yurtta büyük coşku yarattığına inanıyor.

Bu nedenle hem çok iddialı hem de muhalefete karşı saldırgan olabiliyor.

Önceki gün yine sosyal medyada servis edilen bir WhatsApp yazışması çok konuşuldu.

Bu mesajda AKP Beykoz İlçe Teşkilatı’na ait olduğu ileri sürülen bir WhatsApp grubundan partililere “Muharrem İnce için imza atılması” çağrısı yapılıyordu.

Bir süre sonra bu WhatsApp konuşmasının sahte olduğu ileri sürüldü.



Beykoz AKP İlçe Teşkilatı da bunu yalanladı.

Tabii İnce ve taraftarları bunu “CHP Genel Merkezi’nin bir oyunu” olarak tanımladı.

Gerçekten öyle mi bilemiyorum.

Ancak şu gerçeği de göz ardı diyemeyiz.

Bu tür yayınlar velev ki sahte, sonucu değiştirmiyor çünkü her durumda AKP’ye yarıyor.

Muharrem İnce panik halinde ve ne yapacağını bilemez halde ortalıkta dolanıyor.