İmamoğlu 'İnanmayın' diyerek uyardı: Yalan, iftira propagandaları yapıyorlar
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ağrı’da yaptığı konuşmada, "Ben seçime aday olduğumda çıktı dediler ki 'İmamoğlu gelecek yardımlar kesilecek, insanları işinden edecek" diyorlardı şimdi de 'Bunlar gelirse yardım kesilecek' diyorlar inanmayın yalan, iftira propagandaları yapıyorlar" dedi.
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ağrı’da yurttaşlarla bir araya geldi. İmamoğlu, burada yaptığı konuşmada, Ağrı’daki projeleri tamamlayacaklarına ve ülkenin doğusuyla batısını eşitleyeceklerine söz vererek, özetle şunları söyledi:
“MEMLEKETİN HER YERİNDE MUTFAKTA YANGIN VAR: Memleketin derdi büyük. Memleketin insanının sıkıntısı büyük, memleketin her yerinde ekonomik sıkıntılar var. Milletin her yerinde ne yazık ki mutfakta yangın var. Dar gelirli insanlarımız ne yazık ki evini geçindirecek kadar para kazandıramıyoruz. Kırsalda tarımla ilgili sıkıntılar büyük. Ben Ağrı'nın her konusunu inceleyerek karşınıza geldim. Aslında Ağrı da ihmal edilmiş şehirlerimizden birisi. Yeterince öğretmen yok, yeterince sağlık memuru yok, yeterince doktor yok. Devletin hizmetini verecek kadrolar olgunlaşmamış. Bakın Ağrı'daki her konuyu tetkik ederken, şehrin problemleri beni çok üzdü. 21. yüz yılda 2023 yılında 21 yıllık Türkiye'yi yöneten bir hükümetin olduğu bir Türkiye'de eğer Ağrı'nın atık su arıtma tesisi yoksa bunu Allah'ın kuluna anlatamazsın. Bakın dünyada değil, gelişmiş ülkelerde değil, üçüncü dünya ülkelerinde bile ne demek bu çağda atık su arıtma tesisi yok.
AĞRI’NIN İHMAL EDİLMİŞ SORUNLARINI BİZ ÇÖZECEĞİZ: 21 yıllık iktidarda vaadiniz ne olacak? Gelip Ağrılı'ya hala ‘Yapacağız’ mı diyeceksiniz? 21 yıllık iktidarın size bu söyleyeceklerine inanmayın. Kim yapacak biliyor musunuz? Biz geleceğiz, biz yapacağız size söz. 2015’te Gerede, Gürbulak Otoyolu, burası bir sınır kentimiz. Bu şehrin sınır ilişkileri çok önemli, bu şehrin sınır diyalogları çok önemli. Bu otoban, bu otoyol 2015’te vaat edilirken denmiş ki ‘2023’te bitireceğiz.’ Yeni yaptıkları açıklamada ne demişler, “2035’te bitireceğiz.’ Ağrı'nın bu ihmal edilmiş sorununu da biz geleceğiz, biz çözeceğiz.
BURADAKİ EĞİTİMLE İSTANBUL’DAKİ EĞİTİMİ EŞİTLEYECEĞİZ: Yine Ağrı’nın bulunduğu konum itibariyle çok önemsediğim Horasan Gürbulak Demiryolu meselesi var. Bu da önemli bir iş, burası Doğu Anadolu'nun zaten geçmişi itibariyle tarihi itibariyle her yönüyle önemli bir kentimiz. Onun için Horasan Gürbulak otoyolunu da demir yolunu da biz başlatacağız ve biz bitireceğiz. Benim Ağrılı bir gencim liyakatiyle bu cennet vatanın her kademesindeki her koltuğa çalıştığında hakkını alacak. Önündeki engelleri kaldıracağız. Benim Ağrılı gençlerimin burada aldığı eğitimin İstanbul'da alınan eğitimden hiçbir farkı kalmayacak.
DEVLETİN YAPTIĞI YARDIM LÜTUF DEĞİL, HAKTIR: Bakın her şehri kendi coğrafi özellikleriyle değerlendirerek eksiği neyse giderme konusunda hazırlık yapacağız. Maliyetlerin bu kadar yüksek olduğu bir dönemde Ağrı işsizliğin en çok olduğu şehirlerimizden birisi. Hem işsizlik var hem yoksulluk var. Asgari ücretle dahi iş bulunamıyor. Çalışanların bir kısmının asgari ücretten daha düşük ücretle çalıştığını da biliyorum. Şimdi bu kadar işsizliğin olduğu yerde iki tane hamlemiz olacak. Birincisi sizin bugünkü ihtiyacınız olan vatandaşımızın ihtiyaçları, vatandaşımızın ihtiyaçlarını gidermek bizim sorumluluğumuz. Vatandaşımızın evinde eğer aşı yoksa, tenceresi kaynamıyorsa bu bizim sorumluluğumuz. İstanbul'da sorumluluğumuz neyse Ağrı'da da sorumluluğumuz o. Size bir devlet yönetme biçimi ne anlama geliri tarifleyeceğim. Eğer Ağrı'da bir çocuk yatağa aç giriyorsa, Ağrı'da bir insanın aşa, giyime, kuşama ihtiyacı varsa sosyal devlet bunu karşılamak zorunda. Seni işsiz bırakmışsa senin eksiğini tamamlamak zorunda. Dolayısıyla devletimizin yaptığı yardım, bir lütuf değil, senin hakkın. Hakkını sana veriyor.
MEMLEKETİN DOĞUSUYLA BATISINI EŞİTLEYECEĞİZ: Devletin bir görevlisi, siyasileri konuşmuyorum. Devletin bir görevlisi çıkar, adı kimse, neyse, size, ‘Efendim bunlar gelirse yardım kesilecek’ diyorsa inanma. Sizi oyunuzla tehdit ediyorsa inanma. Sizi köşeye sıkıştırıyorsa inanma. Bugün buradayız, 15 Mayıs sabahından sonra defalarca geleceğiz. Hem sizin eksikliklerinizi gidereceğiz hem sizin eğer varsa yoksulluğu bu kentin katkısıyla aşacağız. Hem çocuklarımızın eğitimine katkı sunacağız hem gençlerimizin sosyalleşmesine, kültür sanat etkinliklerine ağırlık vereceğiz. Ağrı memleketinin kasasından, bütçesinden hakkını alacağı günleri başlatacağız. Bunu bilin. Ağrı Türkiye'deki kişi başı gelirin yarısından daha az gelire sahipse bu büyük hata. Memleketin en doğusunu en batısıyla eşitleyeceğiz. Memleketin en kuzeyini, en güneyi ile eşitleyeceğiz.
BU SEÇİM KILIÇDAROĞLU'NU TERCİH ETME SEÇİMİDİR: Bu seçim, bir parti seçimi değil. Bu seçim, hakkın, hukukun, adaletin seçimi. Bu seçim, eşitliğin, bu seçim, demokrasinin, bu seçim, adamına göre adalet değil, kişiye adalet değil, bu seçim herkese adalet, ama düzgün adalet, yargısız infaz yok, hukuksuzluk yok. Bu seçim böyle bir seçim. Onun için biz diyoruz ki Milletin İttifakı'nı tercih ettiğiniz takdirde bizim ekibimiz kuvvetli. Bizim ekibimizde güçlü liderler var. Bizim ekibimizde 2 büyükşehir belediye başkanı var. Ama esas olarak bizim ekibimizde hayatını hak, hukuk, adalet mücadelesine adamış, aynı zamanda devlet insanı, erdemiyle, insanlığıyla herkesi kucaklayan, etnik kökenine bakmadan, kimliğine bakmadan, inancına bakmadan, 'Herkese eşit bakacağız’ diyen Kılıçdaroğlu var. Bu seçim Kemal Kılıçdaroğlu'nu tercih etme seçimidir.” (ANKA)