Korkusuz
İbrahim Daş

HÜDAPAR Barzani ile neden görüşüyor?

13 Nisan’da HÜDAPAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu’nun, KDP Genel Başkanı Mesut Barzani ile bir telefon görüşmesi yaptığı basında yer aldı.

Yapıcıoğlu’nun Barzani ile görüşmesi yeni bir şey değil.

2019’da, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi başkenti Erbil’de temsilcilik açan HÜDAPAR, 2022’de de Barzani’yi ziyaret etmişti.

Rudaw’da yer alan habere göre 14 Mart 2022’de de İran Devrim Muhafızlarının Erbil’e düzenlediği saldırıyı kınadığını da bir kenara not ederek devam edelim.

Bu telefon görüşmesi aşamasında HÜDAPAR’ı, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani’nin danışmanı, Dara Bilek ve Kürt Demokrat Partisi Başkanı Raşit Akıncı ziyaret etti.

HÜDAPAR Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yılmaz’ın sosyal medyadan duyurduğu ziyaretin, 14 Mayıs seçimine yönelik olduğu ifade edildi.

Yine 13 Nisan’da bir diğer önemli görüşme de MİT Başkanı Hakan Fidan ile Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkan Yardımcısı Kubad Talabani arasında gerçekleşti.

Duhok’ta düşen helikopterin ardından Talabani güçlerine, SDG ile ilişkini kes mesajı verildiği haberi basında yer aldı.

HÜDAPAR, Türkiye’de şeriata dayalı bir devlet düzeni isteyen bir siyasi hareket olarak bilinse de esas olarak şeriata dayalı ayrılıkçı Kürt devleti kurmak istemektedir.

Her ne kadar kamuoyunda Hizbullah ile bağlantısı var denilse de bugün bağı kalmamıştır.

İran destekli, Lübnan merkezli Hizbullah, silahlı mücadeleden yana bir örgüttür ve örgütün 1980’li yıllardaki Türkiye lideri Hüseyin Velioğlu da aynı düşündeydi.

2000 yılında polis operasyonu ile öldürüldü.

Türkiye’deki Hizbullah hareketi, 1987’de ikiye ayrılmıştı.

1990’lı yıllardaki bu ayrım sonucu Velioğlu ile birlikte Hizbullah, Türkiye’den tasviye edilmiştir.

Bugün Hizbullah İran ile birlikte Esad’ın yanında yer alırken, HÜDAPAR ise BOP eşbaşkanı ve yardımcısı Barzani’nın yanında yer almaktadır.

Suriye’de Esad; Nasrallah ve İran ile birlikte iken HÜDAPAR’ın Hizbullah ile bağı konuşulamaz.

Yaşanan bu trafik, 7 Nisan’da yazdığım “Irak’taki gelişmelerin 14 Mayıs’a etkisi ne olur?” başlıklı yazımın pratiğe dökülmesinden başka bir şey değildir.

HÜDÜPAR ve Barzani ne siyasal ne de radikal İslamcı değil kullanışlı İslamcıdır.

Onlara, olmayan bir payeyi vermek ise muhalefeti güçlendirmez!

ABD emperyalizmi bölgede yoluna, zayıflasa da AKP ile devam etmektedir.

BOP’u gizlemek için HÜDAPAR ve YRP’yi yanına alan AKP, Millet İttifakı’na kayan muhafazakâr tabanı kazanmaya çalışmaktadır.

14 Mayıs’ta kazanamayacağını gören AKP her yolu denemeye devam etmektedir.

Diğer yandan deprem bölgesi ile Süleymaniye’deki gelişmeleri birbirine bağlama çalışması da yol almış görünüyor.