Yaşam alanlarımız dışında özellikle sporcularımızı kaybettiğimiz yerleri gördük o kara gecede! Deplasmana giden çocuk yaştaki evlatlarımız enkaz altında hayata veda etti. Spor kulüplerinin yetersiz tesis planlaması ve maddi imkansızlıkları yüzünden sporcularımızın yaşadıkları evler mezarları oldu. Futbol, basketbol ve voleybolun üst düzey ligleri dışında altyapı ve alt liglere yapılan tesis yatırımı, deplasman bütçeleri artık spor medyası için takip edilmesi gereken öncelikli konu haline gelmiştir.
Voleybol Federasyonu’nun yıllardır uygulamada olan Volley Hotel işletmeleri spor mühendisliği için örnek alınmalı. Her federasyonun çoğu şehirde spor merkezli bir kamp tesisi olmalı. Spor Bakanlığı, federasyonlar ve kulüplerle ortak şekilde kamp tesisleri inşa etmeli. Deplasmana giden, bütçesi düşük takımlarda oynayan sporcular hatta Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş bile depreme dayanıklı bu tesislerde konaklamalı. Kıbrıs’tan Adıyaman’a gelen, Hatay’da tesis yerine denetimsiz bir dairede kalan canlarımıza yanarken yeni acıların önüne geçmek mecburiyetindeyiz.
Yani laf, söz, hikaye dönemi bitti artık icraat zamanı!