Belki de gelmiş geçmiş en olaylı futbol sezonunu yaşıyoruz. Maçı izledikten sonra yorumları, sosyal medyayı, demeçleri gördükçe daha da dehşete kapıldım. Futbolun paydaşlarında her kesim kendine göre bir suçlu arama, kendinin olduğu bölümü aklama peşinde. Bu olanlara artık kimse sahip çıkmasın çünkü hepiniz suçlusunuz!
Önce iğneyi kendimize batıralım. Tarafsız basın kaldı mı? Gelelim futbolumuzu yönetenlere... Her kesimin şikayetçi olduğu TFF’yi seçimde kimler onayladı? Kendilerini futbolun devi olarak lanse eden koca koca camialar TFF seçimlerinde bir tek aday bile çıkaramadılar. Tek adayla yapılan onama ile bu yönetimi başa getirmediler mi?
Bu lig doğal bir şekilde mi iki takımla şampiyonluk, iki takımla üçüncülük mücadelesi yapılır hale geldi? 30 haftayı şöyle bir süzsek öyle olmadığı net görülür. Ligin altını hiç sormayın. Filler tepiniyor çimenler eziliyor. Sahanın ortasında futbolcuya saldıran taraftar duruşmada ‘Beni tribünde arkamdan ittiler’ diyerek serbest kalırsa sahada şiddet uygulayan alkışlarla adliyeye girip girdiği gibi çıkarsa bu adli olayların sonu gelmez.
Gergin geçeceği belli olan maça daha bu sezonda bir ilk yaşayıp sahada darp edilmiş hakem atanır mı? Atanırsa defalarca tehir edilme durumuna gelen müsabakayı durduramaz. Oyunu bitirmeye çalışıp ipin ucunu kaçırır ve maç bitince sahayı ilk terk eden olur. Sahanın ortasında haklı sevincini yaşayan Fenerbahçeli oyuncuları, sahaya giren bir kişinin üzerine çullanıp dövmeye başlaması haksız hale getirir.
Bırakın artık futbolumuzu bu işin gerçek emekçileri futbolcular, hakemler ve teknik direktörler yönetsin.
