Korkusuz
İbrahim Daş

Hedef CHP’dir!

14-28 Mayıs seçimlerinin fiili sonuçları ile resmi sonuçları örtüşmeyince, muhalefette hayal kırıklığı yarattı.

Bir panik ve kaygı ile CHP ve Millet İttifakı içinde suçlu aranmaya başlandı.

Yetmedi, Millet İttifakı bileşenleri ittifakın bittiğini açıkladı.

Daha 28 Mayıs akşamı AKP medyasının başlattığı, Kılıçdaroğlu gitmeli kumpasına ise muhalefet basınından ve CHP tabanından ne yazık ki kapılanlar oldu.

Bu kumpas sanki muhalefet içinden örgütleniyormuş gibi bir algı verilerek de sürdürüldü.

Gerek Kılıçdaroğlu gerekse Millet İttifakı bileşenleri bu seçimde ellerinden geleni yaptılar.

Elbette bağımsız ülkelerde seçimi kaybeden siyasiler, kendini sorgular hatta istifa eder, kurultaylar yapar.

Ancak Türkiye gibi BOP eşbaşkanlığı ile yönetilen ülkelerde muhalefetten bunu istemek bu aşamada doğru değildir!

AKP ve ABD; Cumhuriyeti kuran partiyi yok etmeden, Türkiye’nin millet iradesini yansıtan anayasanın değiştirilemez maddelerini, değiştiremeyeceğini çok iyi bilir!

Bütün programını da bunun üzerine kurar!

İktidar bunu planlarken açıktan ve doğru bir ideoloji ile genel başkanlığa soyunmayıp sadece değişim dendiğinde ise orda dur derim!

CHP, Kılıçdaroğlu döneminde Türkiye’nin birliği için iki önemli olay gerçekleştirdi.

Biri Adalet Yürüyüşü diğeri ise Millet İttifakı’nın kurulmasıdır.

Bu iki eylem, CHP'deki Kemalizm’e dönüşün ayak izleridir!

Şimdi bu da yok olsun isteniyor!

Değişim diyerek saldırılan esas mesele budur…

Diğer yandan CHP’yi Kemalizm’den vazgeçmek ile suçlayanlara bakıyorum.

Hepsi bu duruşlarıyla Kemalizm karşıtı AKP’nin gemisinde yolculuk yapıyorlar!

2023 seçimlerinden en az iki yıl önce AKP, alttan altta CHP içinde karmaşa yaratmak için Yavaş ve İmamoğlu isimlerini öne çıkarmaya başlamıştı.

Bu tuzağa düşenler kiminle kazanılır tartışmasına kapılınca da AKP başarılı oldu.

Bugün gelinen noktada parti içinden bazı kesimler ne yazık ki bu tartışmayı devam ettiriyor.

Hemde değişim diyerek Kılıçdaroğlu gitsin istiyorlar.

Hatta yutturabilirlerse onursal genel başkan diye bir hamle ile ilerliyorlar.

CHP tabanı çok iyi bilir, onursal genel başkan sıfatı ancak ve ancak kurucu için geçerlidir!

Bu Kılıçdaroğlu’na, git torunlarınla uğraş demekten başka bir şey değildir.

Dünyanın neresine giderseniz gidin CHP dediğinizde herkesin aklına Atatürk gelir.

Değişim diye diye CHP’yi dönüştürürseniz, CHP’yi siyasetten silerseniz, Atatürk’ü de silersiniz!

Türkiye’nin renksiz, sivil ve Kemalizm’den uzak ve değişmiş bir CHP’ye ihtiyacı yoktur…

Herkes aklını başına alıp CHP’ye ve Millet İttifakı’na sahip çıkmalıdır!