Basketbol Süper Ligi’nde bir maç… Ev sahibi takım 25 sayı farkla önde, bitime 5 dakikadan az bir süre var ve bir dış sut basket oluyor. 3 sayılık mı yoksa 2 sayı mı hakemler masada monitörden 4 dakika süren inceleme sonrası kararını veriyor: 3 sayı. İşte her şeyi kuralına uydurmaya çalışarak hakemlik yapmak ve sonuçta oyunun ruhuna zarar vermek bu… Kalan süreyi bilen seyirciler karar uzayınca salonu terk etme başlamışlardı bile!
Elit spor hakemlerinde hal böyle. Futbol hakemleri ise tam bir felaket. Süper Lig ve 1. Lig’de gözün gördüklerine artık gönül katlanamıyor. Bir de gözlerden uzak olanlar var. İstanbul’da 2. Amatör Küme’de iddiasız bir maç, kırmızı takım 80. dakikada skoru 4-0 yaparak rahatlayıp oyunu rölantiye alıyor ve kalecileri vakit geçirirken adeta darp ediliyor. Sahanın hakiminin kararı kaleciye kırmızı kart ve itiraz eden 2 takım arkadaşını da sahadan ihraç. Bitmek üzere olan maçta önce saha içi karıştı sonra saha dışı. Neyse ki ekip otoları çabuk sahaya yetişti de faciayı önlediler. Yani aşağılarda hava daha puslu...