Galatasaray nereye gidiyor

22 Nisan 2022

İdari ibrasızlığın yaşandığı her mali genel kuruldan sonra olduğu gibi yine Galatasaray’da hukuki bir kaos yaşanıyor. Burak Elmas yönetiminin aldığı seçimli olağanüstü genel kurul kararının ve ibrasızlıkla sonuçlanan mali genel kurulun iptal edilmesi artık kimse için sürpriz olmaz. Yaşanan süreç ise Galatasaray’ın zarar göreceği bir yola doğru girdiğini gösteriyor.

Kimsenin ne kadar büyük Galatasaraylı olduğunu konuşmak ya da tartışmak benim haddime değil. Zaten işim de bu değil. Ancak önceliği ve tek gerçeği Galatasaray arması olanları büyük fotoğrafa bakmaya davet ediyorum.

Galatasaray camiasında yıllardır yer alan bir gazeteci olarak suç örgütlerine bulaşmış isimlerin sorumluluk sahibi olmalarını geçtim, kulüp üyesi olarak kalmaları üzerine ettikleri sözün, yaptıkları işin dikkate alınmasına daha önce hiçbir şekilde şahitlik etmedim. Galatasaray kulüp üyeleri arasında liseli olmasına rağmen geçtiğimiz yıllarda hiçbir şekilde ismini duymadığımız Fırat Develioğlu’nun ortaya çıkıp süreci etkileyecek bir hamleyi yapmasına da anlam veremedim.

Camia içinde kanaat önderliği yapacak o kadar bilindik isim varken bu işin sorumluluğunu adı Galatasaray’dan çok Adnan Oktar organize suç örgütü ile anılan bir ismin üstlenmiş olması içime sinmiyor. Tüm bu yaşananlardan sonra Galatasaray camiasının asimetrik bir savaşın ortasında kaldığını düşünmeye başladım. Galatasaray sadece bir spor kulübü değil Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temelinde yer alan büyük bir değeridir. Devletin harcında yeri olan bu değer, kişilerin ya da grupların oyun alanı olamaz, olmasına da izin verilemez! Camia artık birlik içinde armaya sahip çıkma zamanının geldiğinin farkına varmalı.