Futbol pik seviyesine doğru
Geçen hafta, ne Fenerbahçe’nin yenildiği ne Galatasaray’ın evinde berabere kaldığı ne de Beşiktaş’ın deplasmanda farklı kazandığı maç, haftanın finali olan Alanya-Trabzon mücadelesine denk olamadı. Sahada boncuk boncuk ter döken futbolcular, galibiyet için korakor mücadele edip sonuna kadar savaştı. Kazanan çıkmadı, beraberliğe razı olmasalar da oyuncular paşa paşa soyunma odasının yolunu tuttu. Aklımızdan ilk geçen; muhteşem bir Türkiye Kupası finali bizi bekliyor ve bu oyuncu topluluğu, bu finali hak ediyor oldu. Fakat maç sonunda birbirlerini kovalayan yöneticiler görünce üzüldük. Taraftar yoksa tribünde görevi olmayan siviller de olmasın. Bugüne kadar her hafta gerçekleşen hakem facialarını bir şekilde kanıksadık. Bir odaya doluşup otuz kameradan maçı seyre dalan VAR’dakilere ne diyelim. Bu işin kolayı; TFF nasıl maçın gözlemcilerini evlerine yollayıp sahayı oradan izletiyorsa, bunları da evlerine yollasın, televizyondan seyretsinler. Böylece biz onlardan, onlar da virüs tehlikesinden kurtulmuş olur. ‘Rıdvan Yılmaz’ın (1.74 m) boyu kısa, Beşiktaş’a sol bek olamaz’ diyen çok bilenlere bir not; Dünyanın en iyi sol bekleri: Roberto Carlos (1.68 m), Jordi Alba (1.70 m) (Barcelona), Marcelo (1.74 m) (Real Madrid).
