Cinsel heyecan nasıl sürdürülür?
SORU:
34 yaşında nişanlı bir gencim. Bu dönemdeki cinsel heyecan evlenince biter diyorlar. Bu doğru mu, böyle olmaması için ne önerirsiniz? K.F./Çanakkale
CEVAP:
Evlilik beraberinde geçim sıkıntısı, çocuklar, aile ilişkileri gibi kimi zaman yorucu kimi zaman da stres oluşturan birçok sorumluluk getirir. Bu sorumluluklara ek olarak, istediğin zaman seks yapabilmenin rahatlığı, eşlerin evlilik garantisi içinde ilişkiye özen göstermemeleri, yakın ilişkinin yarattığı sıkılma ve kontrol edilme duygusu gibi nedenler cinsel istek ve arzuyu azaltabilir. Bununla birlikte bu durum her çift için geçerli değildir. Eşler evlendikten sonrada erotizmi beslemeye, karşılık flörtleşmeye devam edebilir, cinsel yakınlığa gereken özeni gösterebilir. Bunun için sevgili olmayı sürdürme, açık iletişim, daha fazla romantizm ve fantezi cinsel tutkuyu sürdürmeye yeterli olur.
Beni hangi sorun daha fazla zorlar?
SORU:
35 yaşındayım. Bende hem erken boşalma hem de sertleşme sorunu var. Önceden yalnızca erken boşalma vardı, sertleşme sorunu sonradan gelişti. Hangisi beni daha zorlar? Ne yapmalıyım? R.S./İstanbul
CEVAP:
Cinsel sağlık konusunda yapılan çalışmalar, erken boşalmanın erkeklerde en fazla görülen cinsel işlev bozukluğu olmasına rağmen cinsel terapi başvurularının sertleşme ve cinsel isteksizlikten olduğunu gösteriyor. Bunun nedeni sertleşme ve cinsel istek sorunlarının erken boşalmaya nazaran daha fazla erkeklik gücüyle ilişkilendirilmesidir. Erken boşalma genelde ilk görülen ve tedavisi nispeten daha kolay olan bir cinsel işlev bozukluğudur. Sizin önce bir cinsel terapistle görüşmeniz onun önerileri doğrultusunda hareket etmeniz uygun olur. Bu tür sorunlar cinsel terapi ile çözülebilir.
Eşimin baskısından nasıl kurtulurum?
SORU:
43 yaşında evli bir erkeğim. Eşimin aşırı dominant bir yanı var. Bu kadar kontrolden dolayı eşime karşı kızgınlık oluşuyor ve ona karşı cinsel çekim hissedemiyorum. Bana ne önerirsiniz? Y.A./Bursa
CEVAP:
Kadınlar doğaları gereği kaygılıdır. Kaygı kadını değer verdiği kişileri ve çevresini kontrol etmeye zorlar. Bu davranışlar çoğu zaman erkekler tarafından özerkliğine müdahale ve kısıtlanma olarak algılanır. Bu farklı bakış açısı karşılıklı güç mücadelesine ve çatışmaya dönüşerek eşlerin birbirinden fiziksel ve duygusal olarak uzaklaşmasına neden olabilir. Eşler arasındaki bu fiziksel ve duygusal uzaklaşmadan ilk etkilenen cinsel yaşam olur. Çünkü cinsel istek ve cinsel çekimi engelleyen duyguların başında eşe karşı duyulan bastırılmış öfke duygusu gelir. Sizin durumunuzda öncelikle eşinize birlikte bir evlilik ve çift terapistinden profesyonel destek almanız uygun olur. Terapi eşinize karşı hissettiğiniz kızgınlık duygusunun sağlıklı bir şekilde ifade edilmesini ve azalmasını sağlar. Bu duygu iyileştiğinde aranızdaki cinsel çekim yeniden oluşacaktır.