Korkusuz

Evet; CHP lideri kapıdan dönmez!

Evet; CHP lideri kapıdan dönmez!
Pazartesi sabahı TV 100’de katıldığım “Kerem Kırçuval’la 10’dan 12’ye” adlı programda, “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Et ve Süt Kurumu’na gitmesi yanlıştır. Kılıçdaroğlu’nun içeriye girememesi ise CHP’ye ve CHP liderine zarar vermiştir. Bunu Sayın Kılıçdaroğlu’nun bir kardeşi olarak söylüyorum” demiştim.

CHP’LİLER NE DÜŞÜNÜYOR?

TV’de dile getirdiğim bu sözler hayli tartışma yarattı. Programın ardından arayan çok sayıda CHP milletvekili ve CHP il başkanı, “Biz de bu görüşlere katılıyoruz ama sayın genel başkanımız nedense bu tavrını sürdürüyor” dedi.

CHP’lilerle yaptığımız görüşmede, samimiyetim olan arkadaşlarıma “Şikayetlerinizi bana değil, sayın genel başkana söyleyin” diye takıldım.

ORTAK AKIL YOK

Ancak gördüğüm kadarıyla, önceki yazılarımda da ifade ettiğim üzere, artık hiç kimse ne düşündüğünü CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na söyleyemiyor. Ben de bu yüzden, CHP üyesi bir gazeteci olarak, gördüğüm yanlışı hemTV’den hem de Türkiye’nin bağımsız yayın kuruluşları arasında olan Korkusuz’daki köşemden dile getirdim. Dün bu köşede yer verdiğim “ESK ziyareti yanlıştı” içerikli yazı, günün en çok alıntı yapılan yazısı oldu. İnternet sitelerinin neredeyse tamamı bu yazıya yer verdi.

AYNA TUTTUM

Medyanın işlevi de zaten budur! Görünmeyeni gösterir, topluma ve kamu yöneticilerine ayna tutar… Toplum da kamu yöneticileri de o aynada gördüğünden ders çıkarır.

Türkiye’de ise böyle olmuyor ne yazık ki!

Türkiye’de hiçbir siyasetçi ve kamu yöneticisi eleştirilmek istenmiyor. Herkes alkış bekliyor. Yanlışa “yanlış” diyen, ya “entel” ya da “dış güçlerin adamı” diye yaftalanıyor.

Ne yazık ki; dün de aynısı oldu.

Sayın Kılıçdaroğlu, aralarında benim de olduğum birçok gazeteci ve yazarı, ESK ziyaretine yönelik eleştirilerinden dolayı “entel” ilan etti. Kısacası, “Siz halktan kopuksunuz” dedi.

BU KÖŞENİN SAHİBİ HALKTIR

Oysa ki; benim burada yer verdiğim görüşlerim, bizzat halkın nabzına dayalı olarak yaptığım gözlemlerden oluşuyor. Tüm yakınlarım bilir ki; günde en az 50 kişiyle konuşur, görüşür, herkesi dinler, görüşlerini not alır ve yazılarımın çatısını da buna göre kurarım.

ESK ziyaretinin yol açtığı yanlışlıklar da bu gözlemlerimin ve öznel görüşlerimin sonucu olarak kaleme alındı. Deyim yerindeyse, “halkın nabzı”nı tutarak yazdım.

Sayın Kılıçdaroğlu artık etrafında kendisine “Bu politikamız yanlış” diyecek kimse olmadığı için, attığı her adımın doğru olduğunu sanıyor.

SÖYLEDİK AMA…

Oysa ki; KRT TV’den kovulmadan bir hafta önce de kendisini dostane bir şekilde uyarmış ve “Helalleşme politikanız yanlıştır” demiştim. Sayın Kılıçdaroğlu, o günkü uyarımız üzerine yanlıştan dönse, ‘Helalleşme politikası’na destek, sadece yüzde 9’larda kalmazdı. Araştırmalar, helalleşme politikasının toplum tarafından benimsenmediğini ortaya koyuyor. Kılıçdaroğlu ise hiçbir karşılığı olmayan bu politikada ‘tek başına’ ısrar ediyor.

Devam edelim...

Bir gerçek daha: CHP’liler sahiplenmedi


Helalleşme politikası karşılık ve destek bulsa, CHP il ve ilçe örgütleri peş peşe paneller, sempozyumlar ve oturumlar düzenler, ‘Helalleşme’yi topluma anlatırdı. Tek bir il ve ilçe örgütünün bile helalleşme üzerine panel ya da açık oturum yapmaması bile, uyarılarımızın ne denli gerçekçi olduğunu göstermiyor mu?

Bir “128 milyar nerede?” kampanyasına bakın; bir de ‘helalleşme’ politikasına…

CHP’nin emektarları, gözaltılar, davalar pahasına doğru ve haklı bir politikayı sonuna dek sahiplendiler. ‘Helalleşme’ ise ortada kaldı. Kılıçdaroğlu’ndan başka bunu konuşan kimse yok.

Acı olan, etrafında Kılıçdaroğlu’na bu gerçekleri söyleyebilecek kimse de yok. Çünkü seçimler yaklaşıyor ve listeleri Kılıçdaroğlu tek başına hazırlayacak. O yüzden hiç kimse risk almak istemiyor.

CHP lideri kapıdan döner mi?


Sayın Kılıçdaroğlu, size saygımı bilirsiniz.

Belki yine kızacaksınız ama bu gerçekleri söylemek benim tarihsel görevim...…

Merkez Bankası’na gitmeniz, “şok etkisi yaratan” ve toplumu sarsan bir eylemdi. Destek de buldu. Talebiniz haklı ve yerindeydi. Ancak iktidar ilk şaşkınlığını üzerinden attı ve taktik değiştirdi. Sizi TÜİK’e, MEB’e ve ESK’ya sokmadı. Kısacası, CHP lideri kapıdan eli boş döndürüldü. Verdiğiniz mesajlar yerine, içeri girememiş olmanız konuşuldu.

CHP lideri kapıdan dönmez; o kapıyı yıkar geçer!

Bunu söylediğimiz için kızıyor ve bize ‘entel’ diyorsunuz ama gerçek de bu ne yazık ki…

Sonuç alınamayan, istenilenin tersi sonuçlar doğuran ve etkisini yitirmiş bir politikada ısrar etmenin, size de seçmene de bir faydası yoktur.

CHP lideri, partisinin ağırlığını ortaya koyar; ilgili bakanları makamına getirtir ve brifing verdirtir.

Seçmenin sizden beklediği budur...…

Saygılarımla...…