Siyasi kavgalar, demokratik toplumların kaçınılmaz bir parçasıdır...

Elbette siyasi partilerin farklı görüşleri olacaktır...

Ve...

Farklı ideolojilerin ve çıkarların çatıştığı bu kavgaların bazen:

Yapıcı bir tartışma ortamı yarattığı da kabul edilebilir...

Ama...

Bu kavgalar genelde:

Toplumsal kutuplaşma ve çatışmalara yol açıyor...

Bu nedenle, siyasi kavgaların sağlıklı bir şekilde yönetilmesi ve bireyler arasında yapıcı bir diyalogun teşvik edilmesi büyük önem taşıyor...

Özgür Özel’in ilk dönemlerde takındığı tavrı...

Gerginlik istemediğine inanarak destekledim...

Siyasi kavgaların sağlıklı yönetimi için, seçmenlerin:

Farklı görüşleri anlamaları ve saygı duymaları gerekir...

O zaman bireyler:

Temel hak ve özgürlükler...

Demokratik süreçler ve...

Eleştirel düşünme becerileri hakkında bilgi sahibi olur...

Sağlıklı bir tartışma ortamı yaratılır...

Demokratik kurumlar, siyasi kavgaların yönetilmesinde önemli bir rol oynar...

Adil seçimler, bağımsız yargı ve tarafsız medyanın varlığı, siyasi çatışmaların yapıcı bir zeminde çözülmesine yardımcı olur...

Bu kurumların güçlendirilmesi, bireylerin haklarını koruma ve...

Adil bir temsil sağlama konusundaki güveni artırır...

Siyasi liderlerin tutumları, toplumda yapıcı bir diyalog ortamının oluşturulmasında kritik bir rol oynar...

Gerek CHP’li kimi milletvekillerinin ülkenin Cumhurbaşkanı Meclis’e geldiğinde ayağa kalkmaları...

Gerekse Bahçeli’nin DEM Meclis Gurubu’na gidip tebrik etmesi...

Özgür Özel ve Davutoğlu’na yumuşak ve hatta özür diler üslupla yaklaşması (Bence) doğru yaklaşımlardır...

Çünkü...

Siyasi liderler, farklı görüşleri temsil eden bireylerle iletişim kurmayı teşvik etmeli...

Düşmanlık yerine uzlaşma ve empatiyi ön plana çıkarmalıdır...

Pozitif liderlik, toplumsal kutuplaşmayı azaltabilir ve ortak zeminler bulmayı kolaylaştırır.

Bireyler arasında yapıcı diyalog kurulmalı...

Bunun için ise:

İletişime...

Yardımlaşmaya...

Uzlaşmaya ve...

Âdil bir imkân paylaşımına:

Zemin hazırlanmalı...

Bireyler, karşı tarafın bakış açısını anlamaya çalışmalı ve farklı görüşlere saygı duymalıdır...

Empati, çatışmaların çözümünde anahtar bir rol oynar ve...

İnsanların birbirlerini daha iyi anlamalarını sağlar...

Yani canlarım...

Etkili iletişim, yapıcı diyalogun temelini oluşturur...

Yanlış anlamaların önüne geçer ve...

Tartışmaların daha yapıcı bir şekilde ilerlemesine imkân tanır...

Farklı görüşlere sahip bireyler, kuracakları iletişim aracılığıyla...

Ortak hedefler belirleyerek, diyaloglarını derinleştirebilir...

Toplumun yararına olan ortak amaçlar etrafında bir araya gelmek...

Kutuplaşmayı azaltır ve iş birliği ruhunu teşvik eder...

Bu tür bir yaklaşım, siyasi kavgaların çözümünde yapıcı bir zemin oluşturur...

Sözümün özü canlarım...

Siyasi kavgaların sağlıklı bir şekilde yönetilmesi ve...

Bireyler arasında yapıcı bir diyalogun teşvik edilmesi:

Demokratik bir toplumun sürdürülebilirliği için hayati öneme sahiptir.

GÜNÜN SÖZÜ

“Güce kavuşuncaya kadar gücünü saklamak zayıflık değil, marifettir...”.

Mevlâna

KURTULUŞ SANDIKTA

Canlarım...

www.youtube.com/c/liberalsosyalist adresinde yayın yapan kişisel Youtube kanalımda takipçi sayısı 356.000’i geçti...

Eylül ayında kanalımda yayınlanan videolarım yaklaşık 3.000.000 defa izlendi...

CHP’li kimi milletvekillerinin ülkenin Cumhurbaşkanı Meclis’e geldiğinde ayağa kalkmalarını doğru bulduğumu söyleyince...

Bazı takipçilerim:

“Nasıl olur da benim oy verdiğim parti Erdoğan karşısında ayağa kalkar?” benzeri yorumlarıyla bana itiraz ettiler...

Bu itirazların hepsini saygıyla karşıladım...

Ve onlara şu cevabı verdim:

Büyük önderimiz Atatürk, Kurtuluş Savaşı’mızda on binlerce Mehmetçiğimizin şehit edilmesi emrini veren Yunanistan orduları başkomutanı Venizelos’u İstanbul’da kabul etti...

Gazi Mareşal Mustafa Kemal’in askerleri 9 Eylül 1922’de İzmir’e girerken, kimileri Yunanistan Bayrağını yere serip üzerinde tepinmişlerdi...

Ve fakat...

Bunu haber alan Gazi Mareşal Mustafa Kemal bayrağı yerden kaldırmalarını ve:

Saygı göstermelerini emretmişti...

Erdoğan’ı en çok eleştiren ve şikâyetleri üzerine yargılananlardan biriyim...

Ancak...

O bizim seçilmiş cumhurbaşkanımızdır...

Ondan kurtuluşun yolu onu aşağılamak ve ayağa kalkmayarak onu rencide etmek değil...

Seçim sandığında yenmektir...

DERHAL İSTİFA

Kimi takipçilerim ise...

CHP’li milletvekillerinin Erdoğan Meclis’e geldiğinde, ayağa kalkması talimatını veren Genel Başkan’ın bu tavrı için:

“Özgür Özel’e destek mi veriyorsun Dede?” diye sordu...

Cevabımı canlı yayında verdim:

Desteğim Özgür Özel’e değil, gerginliğin bitirilmesi; iletişim ve uzlaşma kanallarının açık tutulması politikasına...

Özgür Özel’e gelince...

Hemen istifa etmesi...

CHP bir an önce olağanüstü kurultaya gitmesi ve...

Genel başkanlık için:

Kariyerli...

Saygın...

Devlet insanı kimliği de olan...

Temiz ahlâklı bir kişinin seçilmesi gerektiği kanaatindeyim...

ÇOK KÖTÜ ÇOK...

Canlarım, çok gergin bir toplum haline geldik...

Milletimizi temsil eden ve milletimizin vekilleri tarafından oluşturulan Gazi Meclis, en şiddetli kahvehanelerde bile göremeyeceğimiz kavgalara tanıklık ediyor...

Cumhurbaşkanı başta olmak üzere tüm siyasi parti genel başkanları:

Sığırtmaç ve çobanlar gibi bağırıyor ve çok kırıcı üsluplar kullanıyor...

Ve bu üslup...

Futbol kulüplerimizin yöneticilerine ve hatta...

Sanat dünyamıza kadar yayılıyor...

Çok kötü...

Çok...

KEŞKE ŞÖYLE OLSAYDI

TBMM 28. Dönem 3. Yasama Yılı Resepsiyonu’nda Devlet Bahçeli, Özgür Özel’e şöyle dedi:

“Birbirimizi kırmıyoruz inşallah; üzülme, bazen siyaseten söylememiz gerekenler oluyor...”.

Birbirlerini kırmadıkları Özgür Özel’in yaklaşımından anlaşıldı...

Ama...

Bir şey daha anlaşıldı:

Siyasetçilerin birbirleriyle ettikleri tüm kavgalar...

Birbirlerine yaptıkları tüm hakaretler:

Birer senaryodan ibaret...

Keşke senaryoları:

Kavga, öfke, hakaret ve iftira üzerine değil de...

İletişim, yardımlaşma, uzlaşma ve paylaşma üzerine kurup oynasalar...