Zorlaşan yaşam şartlarından çevresel etkenlerle azalan testosteron (erkeklik hormonu) seviyesine kadar birçok etken erkeklerde libido kaybına yol açıyor.

Cinsel hayatımız niye böyle oldu?

SORU:

42 yaşında evli bir erkeğim. İşim gereği günde yaklaşık 13 saat çalışıyorum. Cinsel hayatımı bitme noktasına geldi. Ne yapabilirim? K.F./Manisa

CEVAP:

Hayat şartları hemen herkesi olması gerekenden fazla çalışmaya zorluyor. Geçim sıkıntısı, gelecek kaygısı, büyük şehirlerin kalabalık, trafik gürültü gibi yorucu hayatı insanları hem bedenen hem de ruhen yoruyor. Evi geçindirme sorumluluğunu kadınlara göre daha fazla hisseden erkeklerin zor yaşam şartlarında kimi zaman cinsellik yaşamaya fazla enerjisi kalmayabiliyor. Buna kötü beslenme, stres ve çevresel koşulların etkisiyle azalan sperm sayısı ve düşük testosteron seviyesini de ekleyebiliriz. Ayrıca uzun süreli çalışma, çift ilişkisindeki sorunlar, erotizm ve romantizm eksikliği de cinsel isteksizliğe neden olabiliyor. Cinsel isteksizlik cinsel terapi ile tedavi edilebilir bir cinsel işlev bozukluğudur. Tedavi sorunu yaratan nedenin giderilmesine yönelik yapılır. Organik kökenli sorunlarda üroloji doktorları, psikolojik kökenli sorunlarda cinsel terapistler yardımcı olur. Komplike durumlarda multidisipliner bir çalışma gerekebilir.

Aldığım ilacın bir zararı var mıdır?

SORU:

37 yaşındayım. Bende erken boşalma problemi var. Bir arkadaşım bana bunun için bana çok bilinen bir ilaç verdi. Yüksek tansiyon sorunum da var. Bu ilacı kullanabilir miyim? F.A./İstanbul

CEVAP:

Sağlık bilimine göre yan etkisi olmayan ilacın etkisi olmaz. Etki denilen şeyde aslında bir yan etkidir. Bu nedenle hangi ilaç olursa olsun mutlaka bir doktora danışarak onun kontrolüne kullanmak gerekir, asla sizi yeterince tanımayan kişilerin önerdiği ilaçlar kullanılmamalıdır. Sizin durumunuzda aldığınız ilacı kullan­madan önce tansiyon hastalığınızı tedavi eden doktora danışarak kullanmanız uygun olacaktır. Erken boşalma gibi kolay tedavi edilen bir sorun için ilaç kullanmak zorunda değilsiniz, cinsel terapi ile etkili ve kalıcı bir iyileşme sağlayabilirsiniz.

Bu korkudan nasıl kurtulabilirim?

SORU:

25 yaşında bir aydır evli bir kadınım. İlk gece biraz canım yandı, sonra ilişkiye girebildik. Ancak bende acırsa korkusu devam ediyor. Bu durum eşimi de rahat­sız ediyor. Ne yapmalıyız? H.R./Tekirdağ

CEVAP:

Her evliliğin başlangıcında cinsel dene­yimsizliğe bağlı bazı güçlükler yaşanabilir, bunlar normal ve beklenen durumlardır. Bunun nedeni cinselliğin hem bir tabu ola­rak görülmesi nedeniyle doğru bilgilerden uzak kalma hem de daha ilk ilk ilişkiden itibaren yüksel beklentilerle başlamaktır. Bilgi ve deneyim eksikliğinin neden olduğu yüksek kaygı kadında hem uyarılmayı en­geller hem de kasılmaya neden eşite olur. Bu duygularla yaşanan bir cinsel ilişkide acı hissedilmesi neredeyse kaçınılmaz bir sonuçtur. İlk ilişkide duyulan acı zihinde bir acı hafızası oluşturarak sonraki ilişki­lere yönelik bir beklenti kaygısı yaratır ve bu kaygı yeniden kasılma yaratarak negatif bir ağrı döngüsü oluşturur. Buna ağrılı giriş bozukluğu denir. Sizin durumunuzda önce bir kadın doğum uzmanına muayene olup organik neden bulunmaması halinde cin­sel terapistten destek alınması uygun olur.