Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

Eğer öyle olmasaydı bunlar olmayabilirdi

12 Mart 1971 muhtırasıyla askerler:

Süleyman Demirel’in tek parti hükümetini devirmiş...

Yerine:

Nihat Erim başkanlığında ve...

Her partiden en az bir bakan atayarak:

“Geçici hükümet” kurdurmuşlardı...



Tabii ki ünlü pek çok “Solcu/Komünist/Sosyalist” gözaltına alınmıştı...

Onlardan biri:

Mihri Belli idi...



Selimiye kışlasında tutulan Mihri Belli’yi bir Albay her sabah koğuştan çıkartıp ona:

“Oku lan İstiklal Marşı’nı” diyordu...

Üstat marşı okuduktan sonra:

“Halen komünist misin lan?” diye soruyordu Albay...

“Komünistim” diyordu Mihri Bey...



Oysa...

Albay’ın amacı Mihri Bey’e:

“Ben artık komünist değilim” dedirtmekti...

Mihri Belli bu...

“En hakiki komünistlerden...”.

“Ben artık komünist değilim” der mi?..

Demiyordu...



Demedikçe de Albay daha çok öfkeleniyor...

Öfkelendikçe daha çok vuruyordu...



Her vuruşunda Mihri Belli şöyle diyordu:

“Vur Albay’ım vur ki fikrim pekişsin...”.





İnsanların ideolojilerini ve inançlarını:

Dayakla...

Baskıyla...

Hapisle değiştirmek hiçbir zaman:

Mümkün olmadı...

Bugün de mümkün olmayacak...

Yarınlarda ise iyice imkânsız olacak...



Sadece cezada değil...

Ödülde abartı bile iyi tesir etmez...

Abartılı etki her zaman:

Abartılı tepkiyle karşılaşır...



ABD Başkanı Wilson’un başkanlığında toplanan Paris Konferansı’nda...

Savaş mağlubu Almanya’ya karşı öylesine “abartılı savaş tazminatları” dayatıldı ki...

Adeta:

“Bu bir barış değil, ikinci büyük savaşın ilân anlaşması” denmişti...



Nitekim Paris Konferansı’ndan sadece 20 yıl sonra Almanya:

2. Büyük savaşı başlattı...



Oysa...

Galip devletler Almanya’yı aşağılamasalar...

Ağır ve hatta:

Ödenmesi imkânsız tazminatlara mahkûm etmeseydiler...

Çok büyük ihtimalle...

2. Dünya Savaşı:

Olmayacaktı...





Keza...

27 Mayıs 1960 darbecileri:

Biri Başbakan, ikisi Bakan üç devlet insanı politikacıidam etmeseydiler...

Siyasi ve toplumsal kutuplaşma...

Bugünkü geldiği noktaya:

Asla ulaşamayacaktı...



NOT:

Bu olayı yıllar önce, o günlerde Selimiye’de görev yapan bir üsteğmenden dinlemiştim.

Görebildiğim o ki


Canlarım...

Görebildiğim kadarıyla...

Millet İttifakı’nın adayı cumhurbaşkanı seçilirse...

Kaybedeni olmayan bir seçim yapmış olacağız...

Yani:

Herkes kazanacak...





Cumhur İttifakı’nın adayı kazanırsa...

Kazanan taraf...

Kaybeden tarafı:

Bugünkünden çok daha fazla ezecek...



Keşke sayın Erdoğan beni mahcup etse...

Keşke...

Seçimi kazanırsa...

Geçmişte yaptığı hataları yapmayacağına ilişkin inanılır:

Güvenceler verse...

Ama...





Vermiyor...

Aksine:

Daha çok geriyor...

Gerdikçe de muhaliflerinin fikirleri...

Ve hatta:

Nefretleri pekişiyor...

Bulamazlar


Süleyman Soylu dedi ki:

“Dünyada ilk kez izin almadan Kuzey Suriye ve Kuzey Irak’ta operasyon yapan bir Türkiye tablosuyla karşı karşıyayız...”.





Umarım...

Her iki seçimi de kaybedeceklerini anladıkları için...

Seçimi erteleyebilecek tek bahane olan savaşı kullanmazlar...



Ancak rahatım...

Çünkü...

Savaş bahanesi için Meclis’te yapılacak oylamada:

“Savaşa evet, seçime hayır” diyecek 360 milletvekili:

Bulamazlar...

Kızacaktır


Adamın biri uyurken yataktan düşmüş...

Kalkıp yatağına yatmış...

Sonra...

Bir daha düşmüş...

Yine ayağa kalkmış...

Şöyle demiş:

“İyi ki demin kalkmışım, yoksa üzerime düşecektim...”.



Duyarsa çok kızacaktır ama söylemeliyim ki:

Erdoğan’ı:

Fıkradaki bu adama benzetiyorum...

İşin özeti


SÖZCÜ’de yayımlanan haber şöyle:



ABD’nin önde gelen gazetelerinden Wall Street Journal, AKP’nin örnek gösterdiği ve açılışını bizzat Erdoğan’ın yaptığı Hatay Havalimanı’nın depremle kullanılamaz hale gelmesinin, “ihmaller ve kötü yönetim zincirinin bir sonucu” olduğunu yazdı. Gazete, Hatay’daki yıkımı görsel ve haritalarla ayrıntılı olarak anlattı.



Bir kişinin...

Ya da...

Yöneticinin...

En tehlikeli tarafı:

Yanlışını kabul etmeyip...

Israrını sürdürmesidir...



Ulusumuzun yaşadığı:

Siyasi...

İktisadî...

Ve...

Beşerî felâketlerin özeti:

Budur...

Eğleniyorlar


Merkez Bankası nisan ayı “Piyasa Katılımcıları Anketi” sonuçlarını açıkladı...

Buna göre...

Katılımcıların 2023 yıl sonu dolar/TL beklentisi:

23,15 TL oldu...



Agalar bizimle egleniy...

Alkışlıyorum


Üsküdar Kuşkonmaz Camii Mimar Sinan’ın eserlerinden...

Hem camii...

Hem yakın çevresi tarihi koruma alanı...

Ama...

Eşkıya kanun dinlemiyor ki...



Peki...

Eşkıyayı bu kadar pervasız kılan ne?..

Hükümdarın...

Her türlü yasa dışılığa göz yumması...





Ama be canlarım...

Daha önceleri:

Yandaşlarını koruyan...

Eşkıyaya destek veren...

Yasaları ve mahkeme kararlarını iplemeyen eski belediye başkanlarının aksine...

İmamoğlu mahkeme kararını uyguladı...

Ve...

Camii yanındaki kaçak kafelerin hepsini yıktı...



Çete devletin artıklarına karşı başlattığı mücadeleyi...

Hukuk devleti olmanın gereklerini yerine getirerek kazanan Ekrem İmamoğlu’nu:

Alkışlıyorum...

Dert ve din


Az sonra okuyacağınız yazı dün de yayımlanmıştı ancak...

Tek bir harf hatasıyla bütün yazımın anlamı değişmişti...

Hata bana aittir...

Dikkatli okurlar yanlışı fark ettikleri için:

Düzeltmemi istediler...

Lütfen bir kez daha okur musunuz?..



Bir şehir...

Ya da ülke...

Kötü yönetiliyor...

Şehir...

Ya da ülke halkının geneli:

Fakr-ü zaruret içinde yaşıyorsa...

Biliniz ki:

O şehri...

Ya da...

O ülkeyi yönetenler:

Hırsızdır...



Bir şehir...

Ya da ülkeyi yönetenler...

Dertlerinizden çok:

Dininizle ilgileniyorsa;

Bilin ki onlar:

Sahtekârlardır...

Dünün Tweeti


Cem Ceminay

@ceminaycem

RTÜK bir dizinin akıbetiyle oynamaya çalışanları ekmek paralarından etmeye, yapımcıları zarara uğratmaya ne hakkı var?

Sırtlarını dayamışlar Saray’a, tamamen siyasi cezalar yağdırıyorlar.

Şimdi de Kızılcık Şerbeti’ne taktılar.

İşleri güçleri onunla uğraşmak oldu.

#Kizilcikserbeti