Korkusuz
İbrahim Daş

Disney, Kılıçdaroğlu ve Ulukışla’nın kirazı!

Senaryosunu bilmediğimiz bir Atatürk dizisi tartışılıyor!

Hele AKP Disney’i kınıyorsa dizinin senaryosu daha da önem arz ediyor.

İçeriğinde, Atatürk’ün sözde federasyon vaat ettiği iddia edilen Kocaeli görüşmelerinin de yer aldığı bir diziden bahsediyoruz!

2024 yerel seçimler öncesi gündeme getirilen bu dizi soru işaretidir.

Hele de AKP’nin istediği yeni anayasayı düşünürsek daha da anlamlı hale gelir.

Bugüne kadar Atatürk ile ilgili çekilen filmlerin en doğrusu 1994’de TRT’nin çektiği Kurtuluş filmidir.

Onun dışında çekilen filmler Atatürk’ün mücadelesini renksizleştirmek ve silikleştirmek içindir.

Attila İlhan’ın dediği gibi “Hangi Atatürk”

Disney ve hükümet amacına ulaşmıştır!

Türkiye’yi parçalamak için şimdi de Atatürk istismar edilmektedir…

Kılıçdaroğlu ve değişim meselesine gelelim.

Atatürk’ün kurduğu, İnönü ile devam eden, 1992’de Baykal ile tekrar kurulan CHP ve genel başkanı Kılıçdaroğlu’ndan bahsediyoruz.

Daha 28 Mayıs akşamı resmi sonuçlar açıklanmadan AKP kanallarında, Kılıçdaroğlu istifa etmeli mi diye algıya başlandığını gördük.

Bugün de tek bir merkezden yayılan ve ne yazık ki muhalefetin bir kesiminin de kapıldığı bir algı ile Kılıçdaroğlu gitsin isteniyor.

CHP’nin son 30 yılındaki en önemli iki eylemi gerçekleştiren ve sol ve sağ muhalefeti, 70 yıldır ilk defa tek çatı altında birleştirmeyi başaran Kılıçdaroğlu’ndan bahsediyoruz.

Durum budur…

Evet, AKP başarmıştır.

Millet İttifakını dağıtmıştır.

Üstelik Kılçdaroğlu gitsin diye AKP’nin yaydığı umutsuzluğa muhalefetin içinden gelen destek ile umutsuzluk daha da körüklemektedir.

Gelin gündeme dair Kılıçdaroğlu’na ve değişim diyen karşısındakilere aynı soruları soralım.

Hiçbiri Kılıçdaroğlu’nun vereceği cevapları vermeyecektir.

CHP’de İsmet Paşa, yaşlı, statükocu ve seçim kaybetti diye gönderildi.

Devamında CHP’yi ikinci kez kuran Baykal’ı da seçim kazanamadı, yaşlı diye gönderdiler.

Şimdi de Kılıçdaroğlu için aynı şeyi söylüyorlar.

Bu tuzağa düşmekten vazgeçmeliyiz!

Ortada yerel seçimleri kazanabilecek bir CHP ve Kılıçdaroğlu’nun kurmak istediği birleşik cephe varken bu oyuna gelmemeliyiz.

Oysaki esas gündem halkın cebinin sıfırlanması, soyulmasıdır!

Örnek arayanlar 13 Temmuz’da, Ulukışla’da yola kiraz döken köylülerin durumuna baksınlar!

Köylü üzerinde yürütülen algı operasyonlarına baksınlar.

Köylü bugüne kadar içtiği sudan hasta olmazken eylem sonrası ambulanslarla acile kaldırılan köylülere baksınlar!

Ulukışla’nın ekonomik isyanını kırmak için her yol deneniyor.

Yarın bir gün benzer direnişler için benzer yollar denenecektir.

Uyanalım!

Kılıçdaroğlu değil AKP gitmelidir…