Adana’da, trafik yükünü epey hafifletmesi beklenen köprünün bitmesine daha en az yıllar var ama adı en başından beri belli:
-Devlet Bahçeli Köprüsü.
Yakışır tabii... Yakışır da köprünün yapımı maalesef yılan hikayesine dönmüş durumda. Önce hikayeyi anlatayım:
Köprünün temeli 2016 yılında atıldı. Gayet afili bir köprü planlanmıştı.
Zamanın MHP’li Büyükşehir Belediyesi, gidiş-dönüş üçer şerit, ortasında da raylı sistem bulunan bin 668 metre uzunluğunda, toplan 39 metre genişliğinde, toplam altı şeritli karayolu ve çift hatlı demiryolu olan projede karar kılmıştı.
Temel atıldığında öngörülen maliyet şöyleydi:
-215 milyon TL.
Ancak, köprü bir türlü ilerleyemedi, diğer deyişle bitirilemedi! 2020 Ağustos ayında köprünün ilerleme oranı yüzde 33 olarak hesaplandı. Bu, 4 yılda köprünün ancak üçte biri bitirilebilmiş anlamına geliyordu!
Bu arada 2019 yerel seçimlerinde Büyükşehir Belediyesi’ni CHP kazandı. Başkanlığı devralan Zeydan Karalar, 2020 yılında belediyenin projeyi tamamlayacak maddi imkana sahip olmadığını açıkladı. Köprü yapımını üstlenen firma Ağustos 2020’ye kadar 120 milyon TL harcamıştı ve Başkan Karalar projeyi yenilemelerini istediğinde yeni fatura bedeli ortaya çıktı:
-600 milyon TL, yani ilk maliyet bedelinin neredeyse üç misli!
Üstelik bu daha başlangıçtı...
Maliyet 1707 kat arttı!
Başta ne demiştik; köprü yapımı yılan hikayesine dönmüştü...
İktidarın ortağı partinin liderinin adını taşıyan köprü tabii ki sürüncemede bırakılamazdı...
AKP’li Cumhurbaşkanı’nın imzaladığı karar ile yapım işi Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na devredildi.
İşler yoluna girmiş görünüyordu.
Bakanlık projeye 700 milyon TL harcayacağını açıkladı.
Ancak maalesef öyle olmadı; bakanlığın 2023 yılına yönelik verileri köprü maliyetinin 1 milyar TL’yi aştığını ortaya koydu, şaka gibi değil mi!
Ancak maliyet yine şaştı; merkez bütçeden 2023 için 350 milyon TL ek kaynak ayrıldı.
Yine olmadı!
Onunda, başlangıçta 215 milyon TL olarak duyurulan maliyet ve bitiş tarihi güncellendi.
Son durum şöyle:
-Toplam maliyet 3 milyar 885 milyon TL, bitiş tarihi ise 2026 olarak ilan edildi.
Ancak ben burada da kalmayacak kaygısı taşıyorum!
Sahiden biterse, Devlet Bahçeli Köprüsü 10 yıl sonra açılışa hazır duruma gelmiş olacak...
Haa, maliyet orada kalacak mı, işte bunu tahmin edebilmek imkansız!
Geçmişteki hikayeye bakınca 5-6 milyar TL civarında biter diyenler var!
Bir an önce bitsin, Tanrı uzun ömür versin Devlet Bey, adını taşıyan köprüyü dünya gözüyle görsün yeter demek en iyisi olacak zannımca...
-Köprüden geçiş, geçen ahaliye kaça patlayacak derseniz, o da sonranın işi derim!
Uyuşturucu ve baronlar!
İspanya’da “Blume” isimli yük gemisine gerçekleştirilen operasyon ile birlikte Amerika kıtası ile Avrupa arasındaki uyuşturucu trafiği bir kez daha olanca ağırlığı ile gündeme geldi.
Gemi Yunanistan bandıralıydı... Gemi Pire limanında bir ofise bağlıydı ancak bu bir “hayalet ofis”ti! Ayrıca “Blume”nin İspanya’da alıkonulmasından önce Türkiye ile Rusya’ya uğradığı da tespit edildi...
Bu, Türkiye ile bağlantılı, yurtdışında uyuşturucu ile yakalanan ilk gemi de değildi!
Kısa süre önce Brezilya polisi Tekirdağ’ın Marmara Ereğlisi İlçesi’ndeki Martaş Limanı’na doğru yola çıkmaya hazırlanan selüloz yüklü gemide 290 ton kokain ele geçirmişti!
9 Mayıs 2021’de ise Panama’da yapılan narkotik operasyonunda Türkiye’nin Mersin Limanı’na gidecek olan bir gemide muz yüklü konteyner içerisinde 616 paket kokain yakalanmıştı!
9 Haziran 2020’de Kolombiya’nın Buenaventura Limanı’nda yaklaşık 5 ton kokain ele geçirildi!
Kokainin iki farklı konteynerde bulunan 51.9 ton kauçuk maddesine emdirilmiş olduğu ortaya çıktı. Konteynerlerin varış noktası İstanbul Ambarlı limanıydı!
Ekvador’un Guayaquil şehrindeki limanda bir gemideki muz yüklü konteynerde 44 paket saf kokain yakalandı. Varış noktası Türkiye idi!
Paraguay Ulusal Uyuşturucuyla Mücadele Sekreterliği 30 Aralık 2022’de Paraguay’da Türkiye’ye 5 kilo kokain getirmeye çalışan kadını havaalanında yakaladı. Ele geçirilen kokainin Türkiye’deki değeri 500 bin dolardı!
BirGün gazetesinin derlediği bilgileri paylaştım sizlerle... Peki neden yaptım bunu?
-Uyuşturucu baronlarının özellikle İstanbul’u niçin Teksas’a çevirdiğini, ülkemizin nasıl olup da “uyuşturucu cenneti” olarak tanımlandığını anlayıp sorgulayabilmeniz için tabii ki!