Korkusuz
Ümit Zileli

Cumhuriyet Bayramı’na da yasak!..

Böyle olacağı gayet aççık seççik belliydi!..

Ankara Valiliği, Ankara’nın başkent oluşunun 97’nci yılında işaret fişeğini atmış, kutlamalara yasak getirmiş, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin Ulus’taki çelenk koyma törenine izin vermemişti! Gerekçe neydi bilin bakalım? Bravo bildiniz, tabii ki Kovid-19! Valiliğin odaya gönderdiği yazı şöyleydi:

-Ankara’nın başkent olarak ilan edilmesinin 97’nci yıldönümünde Kovid-19 salgını nedeniyle alınan tedbirler kapsamında resmi tören dışında bir etkinlik öngörülmediğinden, ilgili dilekçenizde belirtilen etkinliğin yapılması mümkün görülmemiştir!

Milyonlarca insanın iç içe toplu taşıma araçlarına binmek zorunda olduğu, yasaklara rağmen 1500 kişilik düğünlerin yapıldığı, halayların çekildiği ülkede, Atatürk anıtına saygı çelengi koymak yasak, iyi mi!

-Gerekçe de bir o kadar inandırıcı!

Bu gibi konularda da gayet iyi işlediği kesin!.. Göster Kovid-19’u, yaz genelgeyi, bas yasağı, bu kadar basit yani!

-Sırada ne var peki? Tabii ki 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı!..

Harekete geçildi bile!


Önce Nevşehir Valiliği koydu yasağı...

Cumhuriyet Bayramı’nda gerçekleştirilmek istenen “Atatürk’e Saygı ve Cumhuriyet Yürüyüşüne” izin vermedi... Fakat bu kez Kovid’e sığınmadı valilik; CHP’nin başvurusuna şu nedenle izin vermedi:

-Kamu düzenini bozacağı gerekçesiyle!

Üstelik bu yürüyüş, Nevşehir’de ilk kez yapılacaktı... Ardından yürek acıtan bir yasak kararı da Afyonkarahisar Valiliği’nden geldi. Yani 98 yıl önce Büyük Taarruzun başladığı, Başkumandanlık Meydan Muharebesi’nin zaferle taçlandığı kentten!..

Karar Afyonkarahisar Valiliği İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu tarafından alındı, tabii, yine koronavirüs başroldeydi! Bu gerekçeyle 15 gün tüm etkinlikler yasaklandı. Tabii ki yasak tarihi 29 Ekim’i de kapsıyordu, bakın siz şu tesadüfe!..

Köşe komşum, değerli arkadaşım Can Ataklı, neredeyse iki hafta önce, İçişleri Bakanlığı’nın Kovid’i gerekçe göstererek yayınladığı genelgede kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinin her türlü toplu faaliyetini yasakladığını hatırlatarak “hesapta bu karar koronaya karşı alındı ama öncelikle barolara karşı uygulanacak” diye uyardıktan sonra şu öngörüsünü de kaleme almıştı:

-Yasak sürecinde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile 10 Kasım Atatürk’ü anma günü de var. Galiba bu sefer de “Ne yapalım genelge var” bahanesinin ardına sığınacaklar!

Can’ın her iki öngörüsü de gerçekleşti; barolar genel kurullarını yapamadılar. Orada asıl maksat yeni yasayla önü açılan ancak bir türlü gerekli 2 bin sayısına ulaşamayan dinci baroların açılmasını sağlamaktı. Bu nedenle de kamu kuruluşlarında çalışan avukatlar üzerinde ağır baskılar uygulanmaya başladı!

Can’ın ikinci öngörüsü de gerçekleşme yoluna girdi; siz bakmayın birer ikişer yani yavaş ilerlediğine, 81 ile yayılma ihtimali çok güçlü...

-Bir açıklamaya bakar, nasılsa “Kovid bahanesi” hazır!..

Tunceli’ye de kayyum ataması yapılır mı?


İçişleri Bakanlığı’nın, “gerekli gördüğü hallerde” il ya da ilçe belediye başkanlarını görevden alma ve yerine kayyum atama yetkisi var malumunuz...

Bakanlık bu konuda maşallah elini hiç sıkı tutmuyor; gün geçmiyor ki görevden alınan ve yerine kayyum atanan belediye başkanı haberi okumayalım! Önceki gün de Tunceli’nin “Komünist Başkan” lakaplı Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu ve 80 yurttaş hakkında soruşturma açıldı...

Ne yapmıştı Maçoğlu peki? Yolsuzluk mu yapmıştı yoksa? Hayır, Munzur Koruma Kurulu’nun çağrısıyla, Munzur Gözeler’deki tahribata ve yıkıma “Dur” demek için “Ovacık’tan Munzur Gözeleri’ne İnsan Zinciri” eylemine katılması, destek vermesi nedeniyle Ovacık Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştı!..

Soruşturma’nın gerekçesi neydi bilin bakalım? Vallahi bravo, Tunceli Valiliği’nin geçen ay salgını öne sürerek il genelinde tüm toplantı, gösteri ve eylemleri yasaklama kararına muhalefet etmekti!

Sonrası ne olur bilinmez... Soruşturmanın “selameti” açısından Maçoğlu görevden alınır mı o da bilinmez...

-Yeni Türkiye’de her şey mümkündür!