Cumhuriyet Bayramı’nda “sağlık gerekçesiyle” Anıtkabir’e gidemeyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün yine şahlandı...
Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin, “İmralı’ya gidilmesine ayak sürmenin manası yok. Gerekirse yanıma üç arkadaşımı alırım, İmralı’ya ben giderim” dedi!
Daha yerel seçimler öncesinde “bebek katili”, “terörist”, “cani”, “canavar”, “haydut” diyordu...
Sonra Meclis’e davet edip, “kurucu önder” diye onurlandırmaya, “Onsuz çözüm olmaz” demeye başladı.
Şimdi de kurdurduğu komisyon, İmralı’ya gidip gitmeme konusunda tereddütte kalınca, “Ben giderim” diyor.
★★★
Soru şu:
Herkesin gözünün önünde yaşanan bu büyük değişimin nedeni ne?
Ve...
Bahçeli’yi bu yola kim soktu?
Kim ya da kimler onu “kelle avcısı”yken, “barış elçisi”ne dönüştürdü?
Görmesini bilen için bu soruların yanıtı çok açık:
Ne zaman Suriye’de yönetim dincilerin eline geçti; işte o zaman geleceğimizi planlayan “satranç oyuncuları” yeni bir hamleye karar verdi:
“Türkiye Cumhuriyeti bir ulus devlet olmaktan çıkarılmalı, bir din devletine dönüştürülmelidir.”
Bunu önce ABD Büyükelçisi’ne söylettiler...
Ardından bizim Cumhurbaşkanı, “Türk-Kürt-Arap kardeşliği” demeye başladı.
Devlet Bey’i de, “Senin için Müslümanlık daha önemli değil mi? Hem İslam devletinde birleşirseniz, farklı etnik kimliklerin anlamı da kalmaz. Çatışmalar biter” diye ikna ettiler.
Ne ilginçtir ki “Bayraktarlık” görevini de ona verdiler.
★★★
MHP’liler hâlâ kendisine saygıda kusur etmese de biz Bahçeli’yi artık tanıdık:
Dün “Ak” dediğine bugün “Kara” demesine ve aynı sertlikle savunmasına alıştık.
İyi de Türkiye, Devlet Bahçeli’nin teslim oluşlarına...
Birileri tarafından kullanılmasına...
Hezeyanlarına, kaprislerine, inatlarına ve çılgınlıklarına kurban edilecek kadar ilkel bir kabile mi?
Kaderimiz, bu “çılgın” adamın iki dudağı arasına terk edilebilir mi?
Bu, en azından ulusal karakterimize aykırı olmaz mı?
Yargısal taciz!
Ekonomist İbrahim Can, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın “Türkiye’deki yastık altı altın stoku 500 milyar dolar seviyesinde. Bu durum enflasyonla mücadeleyi zayıflatıyor” sözlerini eleştirmiş...
Sen misin eleştiren?
Hakkında soruşturma başlatılmış!
Bugün İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcılığı’na giderek ifade verecekmiş...
★★★
Merkez Bankası avukatları, Başkan Karahan’ın, “Enflasyonun sebebi, Türk halkı” sözünü söylemediğini belirterek, Can’ın 3 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istemiş...
Küfür ya da hakaret mi etmiş?
Aşağılamada mı bulunmuş?
Hayır... Sadece kendince Karahan’ın sözlerinin ne anlama geldiğini anlatmaya çalışmış...
Bir bilim insanı olarak gördüğü yanlışlar için düdük çalmış! Uzmanı olduğu konudaki eleştirilerini sıralamış...
“Sen misin konuşan? Gel o zaman ifadeye!”
★★★
Bunun adı “yargısal taciz”dir...
Güç odaklarının yargıyı baskı aracı olarak kullanıp, dikensiz gül bahçesi yaratma girişimidir.
Ve en büyük demokratik suçlardan biridir.
Ülkemin gerçek aydınları:
Siz siz olun; başınıza böyle işler gelecek diye gerçekleri söylemekten asla vazgeçmeyin!
Fareler ve valiler!
İstanbul Valisi Davut Gül kentte başka hiçbir sorun kalmamış gibi kafayı kedi besleyenlere takmış...
Katıldığı bir televizyon programında, “Doğanın dengesi ortadan kalkmış. Normalde kediler fare yakalar; İstanbul’da yakalamıyor, çünkü kediler mamayla besleniyor, fareler de kedilerle birlikte mama yiyor. Her önüne gelenin kedilere mama vermemesi lazım” demiş...
★★★
Kenti fareler basarsa bu sorunu çözmek farelerin değil, valilerin işidir!
Ayrıca Vali Bey; madem “doğanın dengesi”nin korunmasına bu kadar önem veriyor; o zaman derelerin ıslah edilmesine, yolların asfaltlanmasına, sivrisinekle mücadele edilmesine de karşı mı?
★★★
Siz bu boş işleri bırakın da İstanbul’un trafik sorununa kafa yorun Vali Bey!
Yoksa onu da mı kedilere bıraktınız?
GÜNÜN SORUSU
Bazı milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması için Meclis Başkanlığı’na gönderilen fezleke sayısı 955’e ulaşmış... CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında 37 dosya bulunuyor. 67 CHP’li vekil hakkındaki dosya sayısı ise 279... Bu dosyaların tamamına yakını, vekillerin yaptığı konuşmalarla ilgili... Sorum Meclis Başkanı’na:
Milletvekili ayrıcalığını kullanarak Katar’dan katar katar altın kaçırdığı tespit edilen eski MHP’li vekiller de listede mi?