Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) tutuklu Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, gazeteci Merdan Yanardağ ve Necati Özkan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “casusluk” soruşturması kapsamında bugün Çağlayan Adliyesi’nde ifade verdi.
Saat 10.55’te adliyeye getirilen İmamoğlu’nun ifadesi 16.10’da alınmaya başlandı ve yaklaşık üç saat sürdü. 18.57’de tamamlanan ifade sonrası, İmamoğlu dahil beş kişinin sorgu süreci yaklaşık 11 saat sürdü. Savcılık, üç isim için tutuklama talebinde bulundu.
TUTUKLAMA KARARI ÇIKTI
İmamoğlu, Yanardağ ve Özkan’ın savcılıktaki ifadeleri saat 22.00 sıralarında tamamlandı. Savcılık, üç ismi Türk Ceza Kanunu’nun 328/1. maddesinde düzenlenen “siyasal casusluk” suçlamasıyla Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk etti.
22.38’de Merdan Yanardağ’ın, 23.04’te Necati Özkan’ın, 00.11’de ise Ekrem İmamoğlu’nun hakimlik sorgusu başladı. Sorgular 02.00 sularında tamamlandı. Sulh Ceza Hakimliği, üç isim hakkında “siyasal casusluk” suçlamasıyla tutuklama kararı verdi.
Böylece Ekrem İmamoğlu, iki ayrı suçlamadan tutuklu bulunuyor.
SULH CEZA HAKİMLİĞİNİN GEREKÇESİ
Hakimlik kararında, İmamoğlu’nun elebaşı olduğu iddia edilen çıkar amaçlı suç örgütünün, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturma amacıyla yolsuzluk eylemlerine karıştığı ve uluslararası destek sağlamak için casusluk faaliyetlerinde bulunduğu ileri sürüldü.
Kararda, İmamoğlu ve Özkan’ın, İBB’ye ait kurumsal hesaplar ile çok sayıda seçmenin sosyal medya hesaplarına erişerek 2019 seçimlerinde avantaj sağlamaya çalıştıkları belirtildi. Ayrıca, Özkan’ın İmamoğlu’nun talimatıyla belediyelere ait verileri “Ostin” adlı platforma aktardığı, bu verilerin yabancı istihbarat servislerinin desteğiyle analiz edildiği iddia edildi.
Hakimlik, şüpheliler aleyhindeki beyanların etkin pişmanlıktan yararlanan Hüseyin Gün tarafından doğrulandığını belirterek, “somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesinin bulunduğunu” ifade etti.
MERDAN YANARDAĞ’IN İFADESİ ORTAYA ÇIKTI
Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, savcılıktaki ifadesinde Hüseyin Gün’ün beyanlarını reddetti:
“Bana sormuş olduğunuz Hüseyin Gün isimli şahsı ifademde bahsettiğim Seher Alaçam isimli şahsın yanında görmemle tanıdım... Genellikle 2023 seçimleri ile alakalı konuşuyorduk... Hüseyin ve Seher hanım aynı evde yaşamaktaydı. Benim görüşmelerimde Hüseyin Seher hanıma ‘momy’ şeklinde hitap ederdi. Öz annesi olduğunu düşünmem çok normaldi...”
Yanardağ, Gün’den hiçbir şekilde para almadığını belirterek şunları söyledi:
“Ya ben yanlış hatırlıyorum ya da kendisi yanlış hatırlıyor... İfadesinde bahsettiği faaliyetlerle ilgili hiçbir bilgim yoktur. Siyasi espiyonaj faaliyeti yürüttüğü ile ilgili hiçbir izlenimim olmadı.”
Yanardağ, WhatsApp yazışmalarının suçlama konusu yapılmasına tepki göstererek, iletişimin sıradan bir izleyici-gazeteci ilişkisi olduğunu savundu.
“Ben sol görüşlü yurtsever bir gazeteciyim. Ülkemin aleyhine herhangi bir faaliyetin içinde olmam düşünülemez. Bu bana yöneltilebilecek en çirkin suçlamadır.”
İMAMOĞLU’NUN SAVCILIK İFADESİ: “CASUSLUK BENİM HAYATIMA HAKARETTİR”
Ekrem İmamoğlu, savcılık ifadesinde suçlamaları kesin bir dille reddetti:
“Casusluk benim hayatıma hakarettir. Bu suçlama bana yöneltilebilecek en ağır ve en saçma ithamdır.”
İmamoğlu, Merdan Yanardağ’ı gazeteci kimliğiyle tanıdığını, Necati Özkan’ın ise seçim kampanyalarında danışmanı olduğunu belirtti. Hüseyin Gün ve Seher Erçili Alaçam’ı tanımadığını söyledi:
“Bu şahsı hatırlamıyorum. Hakkında soruşturma açıldığını öğrendikten sonra medyaya yansıyan bir fotoğraf gösterildi. Gün isimli şahsı anımsayamadım.”
“Wickr ME” uygulamasıyla ilgili soruya ise şu yanıtı verdi:
“Bu uygulamayı ilk kez duydum. Hiç kullanmadım, üyeliğim yoktur. Yazışmalarla hiçbir ilgim bulunmamaktadır.”
İmamoğlu ayrıca, dosyada adı geçen yabancı isimlerle ilişkisinin olmadığını belirterek şöyle konuştu:
“6 yaşında Kur’an-ı Kerim okumayı bilen bir şahıs olarak CIA çalışanı olduğu belirtilen Aarron Barr isimli şahsın bana tavsiyelerde bulunması akla mantığa uygun değildir.”
Savunmasını, “Bu dosya bir komplo teorisidir. Roma’yı benim yaktığım daha gerçekçidir” sözleriyle tamamladı.
TUTUKLAMA KARARI SONRASI İMAMOĞLU’NDAN İLK AÇIKLAMA
İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nin sosyal medya hesabından şu mesaj paylaşıldı:
“‘Hiçbir şeyin gerçek olmadığı her şeyin mümkün olduğu...’ Tam da böyle bir yere dönüştürdüler güzel ülkemi. Roma’yı yakmış olma iddiası bile şu saçmalıklardan daha gerçek. Milletimizin geleceğini perişan etmeye and içmiş bu zihniyetle mücadelemiz, bundan böyle daha da büyümüştür. Kurtuluş yok tek başına; ya hep beraber ya hiçbirimiz. Asla umudunuzu yitirmeyin. Cesaretle, azim ve kararlılıkla başaracağız.”
TEPKİLER ARD ARDA GELDİ
ÖZGÜR ÖZEL: “BİZ BUNA TESLİM OLMAYIZ”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, karar sonrası Çağlayan Adliyesi önünde yaptığı açıklamada sert ifadeler kullandı:
“Demek ki bu kadar aciz bir duruma düştüler... En sonunda son çare ‘Yeni baştan bir şey yapalım’ dediler. ‘Bu sefer casusluk suçlamasında bulunalım. Belki vatandaşı ikna ederiz.’”
Özel, kararın siyasi bir hamle olduğunu vurgulayarak, “Bu yapılan demokrasiye ve anayasaya karşı bir suçtur” dedi.
“Seçimi ortadan kaldırmak için ya sandığı kaldırırsın ya da sandığa girecek rakibini. Dünyanın bütün diktatörleri gibi; sandığa girecek rakibi ortadan kaldırdıktan sonra yapılan şeyin adına seçim denmez.”
Özel, “Casusluk suçlaması FETÖ taktiğidir” diyerek şunları söyledi:
“Vatandaşı ikna edemediler. Ne terörle, ne yolsuzlukla bağ kurabildiler. Şimdi de FETÖ’cüler gibi son çare casusluk iftirasına sarıldılar.”
DİLEK İMAMOĞLU: “BU KÖTÜLÜK 86 MİLYONA YAPILDI”
Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Bu iftiralar bize yapışmaz, çünkü güneş balçıkla sıvanmaz. Aklın, mantığın ve vicdanın kabul edemeyeceği bu hukuk garabetine karşı; tüm yurttaşları, baroları, avukatları ve siyasi partileri adalete sahip çıkmaya çağırıyorum. Bu kötülük bize değil, 86 milyona yapılmıştır.”
MANSUR YAVAŞ: “HEDEF MİLYONLARIN İRADESİDİR”
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da karara tepki gösterdi:
“Bir belediye başkanına ‘siyasal casusluk’ suçlaması yöneltmek; adalet kavramını ve devlet ciddiyetini yerle bir etmektir. Ekrem Başkan’ı hedef almak, milyonların oyuna ve iradesine yönelmiş bir saldırıdır.”
Yavaş, “Adalet er ya da geç yerini bulacaktır. O güne kadar mücadeleye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
SAVCILIK İFADESİ ORTAYA ÇIKTI
Hüseyin Gün'ün etkin pişmanlıktan yararlanarak verdiği beyanındaki yazışmalar ve iddialar sorulan İmamoğlu'nun ifadesinde, "Casusluk benim hayatıma hakarettir. Bu suçlama bana yöneltilebilecek en ağır ve en saçma ithamdır" dediği öğrenildi.
Dosya kapsamında birlikte hakkında soruşturma yürütülen isimlerden Merdan Yanardağ'ı gazeteci olması sebebiyle tanıdığını belirten İmamoğlu, "Hatırladığım kadarıyla program yaptığı televizyon kanalına üç dört defa kendisini ziyaret etmiştim. Yine dosyadaki şüphelilerden Melih Geçek isimli şahsı tahminen 12 yıldır tanırım, bilgi işlem konusunda deneyimli olduğunu bilirim. Necati Özkan isimli şahıs ise katılmış olduğum 2014, 2019 ve 2024 yerel seçimlerinde siyasi kampanyalarımı yöneten ve aynı zamanda danışmanlığımı yapmıştır. Kendisinin İBB bünyesinde resmi bir görevi bulunmamaktaydı" ifadelerini kullandı.
'HÜSEYİN GÜN'Ü TANIMIYORUM'
İmamoğlu, Hüseyin Gün ve 'manevi annesi' olarak bahsettiği iddia edilen Seher Erçili Alaçam ile ilgili sorulara da yanıt verdi.
Gün'ü tanıdığımı hatırlamadığını belirten İmamoğlu, "Bu şahsı hatırlamıyorum. Hakkında soruşturma açıldığını öğrendikten sonra medyaya yansıyan bir fotoğraf gösterildi. Gün isimli şahsı tekraren anımsayamadım, fakat söz konusu ziyareti hatırladım. Bu ziyaret 2019'da İBB Başkanı olarak seçildikten sonra tebrik amaçlı yapılmış bir ziyaretti" dedi.
Fotoğraftaki diğer kişi olan Seher Erçili Alaçam için de konuşan İmamoğlu, "Fakat her ne kadar ziyareti hatırlasam da fotoğrafta bulunan kadın şahsın ismini hatırlamıyorum, ama sadece bu kadının şık giyimli ve adeta evlat yaklaşımlı bir kadın olduğunu hatırlıyorum. Bu hatırladığım anekdot haricinde belirttiğim üzere Hüseyin Gün isimli şahsı tanımam" ifadelerini kullandı.
'UYGULAMAYI İLK KEZ DUYDUM'
Savcılığın, "Wickr ME" adlı mesajlaşma uygulamasıyla ilgili sorularını da cevaplayan İmamoğlu, "Bu uygulamayı ilk kez duydum. Hiç kullanmadım, üyeliğim yoktur. 'Mr. Mayor' veya 'Ekrem Başkan' ifadeleriyle yapılan yazışmalarda benden bahsedildiğini sanıyorum ama bu yazışmalarla hiçbir ilgim yok. Okuduğunuz tüm yazışmalar ile alakalı bilgim bulunmamaktadır" dedi.
'CIA ÇALIŞANINDAN TAVSİYE ALMAM AKLA MANTIĞA UYGUN DEĞİLDİR'
İmamoğlu, "2019 Haziran başında Necati Özkan ile tanıştığını anladığım ve iddia ettiği şekliyle seçim kampanyama yardım ettiğini belirten şahsın 15 gün içinde bütün kampanyamı yönlendirmesi ve etkilemesi kesinlikle akla mantığa uygun değildir" diyen İmamoğlu, "Çünkü ben o dönem 7 aylık bir seçim kampanyası gerçekleştirmiştim. Bütün kampanya süremin adeta çöpe atılarak sadece 15 güne indirmesi hayatın olağan akışına uygun değildir. 6 yaşında Kuran-ı Kerim okumayı bilen bir şahıs olarak CIA çalışanı olduğu belirtilen Aarron Barr isimli şahsın bana muhafazakarlara nasıl davranmam ile alakalı tavsiyelerde bulunması akla mantığa uygun değildir. Dolayısıyla söz konusu beyanlarla alakalı diyecek bir şeyim yoktur. Belirtilen hususlar ile alakalı bilgim yoktur" diye konuştu.
'HUKUKİ HAKLARIMI KULLANACAĞIM'
İmamoğlu ifadesinde savunmasını şöyle sürdürdü:
"Sonuç olarak soruşturma dosyası kapsamında casusluk suçu iddia edilerek bu suç sebebiyle davet edilmem benim bütün hayatıma hakarettir.
Benim nazarımda casusluk vatan hainliği ile eşdeğerdir. Dolayısıyla söz konusu dosya nazara alınarak hakkımda yürütülen casusluk kapsamındaki hiçbir suçlamayı kesinlikle kabul etmiyorum.
Bu dosyanın oluşumunda veya yürütülmesinde yer alanlar ile alakalı hukuki haklarımı kullanacağım.
Üzerime atılı suçlamaları yukarıda da belirttiğim üzere kabul etmiyorum. Komplo teorisi ile karşı karşıya olduğumu düşünüyorum. Roma'yı benim yaktığım daha gerçekçidir."
'UMUDUNUZU YİTİRMEYİN CESARETLE BAŞARACAĞIZ'
Tutuklama kararı verilen İBB Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu sosyal medya platformu Twitter (X) platformundan açıklamaya yaptı:
"Hiçbir şeyin gerçek olmadığı her şeyin mümkün olduğu”…
Tam da böyle bir yere dönüştürdüler güzel ülkemi.
Roma’yı yakmış olma iddiası bile şu saçmalıklardan daha gerçek.
Milletimizin geleceğini perişan etmeye and içmiş bu zihniyetle mücadelemiz, bundan böyle daha da büyümüştür."