Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

Bu İslâm, Hz. Muhammed’in İslâm’ı olabilir mi?..

Yazıyorum, söylüyorum ama...

Başta kimi ekonomist dostlar olmak üzere:

“Paranoyak” diye benimle kafa buluyorlar...



Bir kez daha yazıyorum:

Türkiye’nin en büyük sorunu:

“Ekonomi, işsizlik, pahalılık” değil...



Evet...

Ekonomik kriz yaşıyoruz...

Evet:

Enflasyon...

Hepimizi utandıracak kadar:

Yüksek...

Evet:

Hayat çok pahalı...

Ama...





Bütün bunlar sonuç...

“Sebep ne?” diye sorarsanız...

Söyleyeyim:

Prof. İlhan Arsel’in o ünlü makalesinde dediği gibi:

“Cehaletin iktidarı...”.



Ekonomiyi:

Bencil hesapları olan...

Vasat altı politikacılar...

Ve...

Atadıkları:

Hem vasat altı...

Hem kifayetsiz...

Hem liyakatsiz bürokratlar yönetiyor...



Örnek vermem gerekirse...

Penaltı kazandınız...

Ülkenin en iyi penaltıcıları sizin takımınızda...

Ama siz penaltıyı...

Top toplayan çocuğa kullandırıyorsunuz...



Türkiye ekonomisi:

Aynen böyle...

Haliyle...

Kazanılan hiçbir penaltı...

Gole çevrilemiyor...



Canlarım:

Türkiye için en büyük tehlike terör de değil...

Çünkü...

Bu ülke parlamentosu isterse...

Terörü en geç altı aylık bir çalışmayla sıfırlar...

Yeter ki görev:

“Para sıfırlamakta” mahir olanlara değil...

Halkın sorunlarını sıfırlamakta mahir olanlara verilsin...



Türkiye için en büyük tehlike:

Siyasal İslâm...

Yani:

Rejim değişikliği...



Bakın...

Kaç gündür...

İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Gümüşel’in...

Altı yaşındaki kızını...

Hem de:

“Telli duvaklı gelin” yapıp:

29 yaşında bir sapıkla evlendirdiğini konuşuyoruz...





Hem de zavallı çocuk gelin...

Yıllarca...

“İmam nikahlı” kocası tarafından:

Tecavüze uğradığı halde...

Yeni haberimiz oldu...



Eğer...

Timur (Soykan) olmasaydı...

Siyasal İslâm mahallesinin en büyükleri bile bildikleri halde...

Yine haberimiz olmayacaktı...



Ey güzel insanlar!...

Ey temiz kalmayı başarmış samimi Müslümanlar!..

Bu konu üzerinde daha fazla yazmak istemiyorum...

Ama lütfen artık görün:

Size dayatılan...

Size anlatılan İslâm...

Hz. Muhammed’in İslâm’ı değil...

Kıssadan hisse


Küçük bir Anadolu kasabası...

Caminin karşısında arazisi olan bir adam...

Arazisi üzerine bir:

Genelev inşa etmeye başlıyor...



İmam ve cemaat büyük gürültüler de kopararak bu inşaata itiraz ediyorlar...

Ancak...

Arazi sahibi:

“Tapulu, imarlı mülküm size ne?” diyerek inşaata devam ediyor...



İmam her gün yanına cemaati de alarak inşaatın önüne geliyor:

İnşaatın sahibine yüksek sesle beddua ediyor...



İnşaat ilerliyor...

Açılışına birkaç gün kala...

İnşaatın çatısına düşen bir yıldırım yangına sebep oluyor...

Bina yanıp kül oluyor...



Başta İmam olmak üzere...

Cami cemaati hayatlarından memnun...

Ama...

İnşaatı yerle bir olan adam...

Başına gelen bu belânın sebebinin...

Kendisine edilen beddualar olduğuna inanıyor...

Ve...



Bir hukuk mahkemesine gidip:

İmam ve cemaatinden şikâyetçi oluyor:

“Her gün gelip bana beddua ettiler, sonunda Allah dualarını kabul etti ve inşaatım yıkıldı, zararımı tazmin etmelerini istiyorum...”.



İmam ve cemaat, mahkemeye verdikleri savunmalarında:

“Bu olayın bizim beddualarımızla ne ilgisi olabilir?.. Allah-ü Teala bedduamızı kabul ettiyse hayır dualarımızı da kabul ederdi ama bugüne kadar hiçbir bedduamız ve hayır duamız yerine gelmedi. Şikayetçi, çatısına kuru ahşapları dizmiş, yıldırımdan dolayı tutuşan tahtalar yanınca bütün binası yandı” diyor...

Yargıç dosyadaki:

İddiaları...

Tarafların verdikleri delilleri inceliyor...

Ve:

“Nasıl bir hüküm verebileceğimi bilmiyorum ancak” dedikten sonra devam ediyor:

“Ortada çok garip bir durum var... Taraflardan birisi duanın gücüne inanan bir genelev sahibi, diğeri ise duanın gücüne kesinlikle inanmayan ve inkâr eden bir imam ve cemaati...”.



Kıssa bu kadar canlarım...

Lütfen...

Hisseyi siz çıkarın...

Trene bakar gibi


Sosyal medyada:

“Aktroller” olarak anılan AKP’nin profesyonel mesajcıları...

İzmir’in Kurtuluşu kutlamalarında sahneye çıkan Tarkan’ın:

“3.5 milyon TL” aldığını iddia ediyorlar...

[caption id="attachment_391246" align="alignnone" width="600"] Tarkan[/caption]



Aldı mı almadı mı bilmem...

Aldıysa alın teridir...

Küresel çapta tek yıldız olmanın karşılığıdır...

“Helâl olsun” derim...

Ama...



Küresel tek yıldızımızın aldığı parayı çok bulanlar:

Cem Uzan’ın:

“418 milyar dolar çalındı” iddiası karşısında...

Suspus olmuş...

Trene bakar gibi:

Bakıyorlar...


[caption id="attachment_391247" align="alignnone" width="600"] İbrahim Kalın[/caption]

El hak doğru ama...


Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın dedi ki:

“ ‘Ne oldu da filanca ile el sıkışıldı, ilişkiler normalleştirildi’ diyorlar; dış politikada hiçbir zaman mutlak manada tek yönlü bir çizgi olmaz...”.



El hak doğru...

Ancak İbrahim Bey...

Bilirsiniz ki dış politikada...

Hiçbir devlet insanına:

“Katil, hırsız, şerefsiz” de denmez...



Dış politikada ancak...

Ve eğer...

Tartışma sonrası...

Kapı kırılacak ölçüde kapatılmamışsa...

Yani...

Ev sahibine:

“Katil, hırsız, şerefsiz” denmemişse...

Geri dönüp...

O kapıdan girmek:

Erdemdir...



Ama...

Bir devlet insanına:

“Katil, hırsız, şerefsiz” demiş...

Ve ondan sonra boynuna sarılmışsanız...

Bilinir ki sarıldığınız kişi:

Katildir...

Hırsızdır...

Şerefsizdir...



Bu sıfatlara sahip birine sarılana ne denildiğini ise...

İtiraf ederim ki:

Bilmiyorum...

Günün esprisi


Mehmet Taytak

@MehmetTaytakMHP

Devlet Bahçeli demek, yenilmez irade, teslim alınmaz inanç, eğilmeyen baş, düşmeyen dava şuuru demektir.

O topraklarda çıkar


Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, 6 yaşında evlendirilen kız çocuğu haberinin “iftira olduğunu” iddia ediyor...

Ve diyor ki (Cümleyi aynen köşesinde yazıldığı gibi aldım; yanlışları benden bilmeyin lütfen):

“Hiç ciddiye bile almadım. Timur Soykan ne demiş, ne dememiş, beni hiç ilgilendirmiyor. Ahlaksız iftira atan sahtekarlar. Yalan yazıyorlar.  O ilkesiz marksistler, 6 yaşında nikah kıyıldı derlerse haydi ordan derim.”

[caption id="attachment_391248" align="alignnone" width="600"] Ali Karahasanoğlu[/caption]



Birincisi:

Kızın babası bile:

“Haber yalan” demiyor...



İkincisi:

Kızın, telli duvaklı gelin edildiği günkü fotoğrafları var...



Üçüncüsü:

“Nikah kıyıldı” diyen yok...

Çünkü...



6 yaşında kıza nikâh kıyacak nikah memuru...

Bu ülkede çıkmaz...

Çıksa çıksa:

Önce:

“Katil, hırsız, şerefsiz” deyip...

Sonra sarılıp öpüştüğünüz para babalarının sahibi oldukları:

Topraklarda çıkar...