Levent Kırca ve arkadaşları...
Yenikapı’daki Hürriyet Çadırında:
“Gereği düşünüldü” isimli oyunu oynuyorlar...
Çadır her gece dolu...
Seyirci sayısı yaklaşık 3500...
★
Ve bir gün...
Sabahtan itibaren yağan kar, 2-3 gün ve tüm şiddetiyle sürüyor...
Çadır çöküyor...
Tabii ki oyunlar da duruyor...

★
Kırca’nın o devasa çadırı onaracak kadar birikimi yok...
Bankalar da kredi vermiyor...
Süleyman Demirel Başbakan...
Kırca, Demirel’den randevu alıyor...
Başbakanlık binasında kabul ediliyor...
★
Kırca durumu anlattıktan sonra, krediye ulaşamadığını...
Kamu bankalarından birinden kredi kullanabilmesi için yardımcı olup olamayacağını soruyor...
★
Demirel’in yüzü asılıyor:
“Levent” diyor, “kredi çekersen ezilirsin, üzülürsün. Müsaade edersen bu parayı sana ben ödeyeyim. Geri vermene de gerek yok...”.
Ve...
Cümlesi biter bitmez Özel Kalem Müdürü’nü çağırıyor:
“Bana çek defterimi (Örtülü Ödenek) getir” diyor...
“Kültür ve Sanatı destekleme amaçlı ödeme” yapacak...
Rakam:
1 trilyon lira...
★
Özel Kalem Müdürü çek defterini almak için gidiyor...
Bu arada çaylar geliyor...
Kırca’nın kafası meşgul...
Meslek hayatı boyunca en çok eleştirdiği politikacı:
1 trilyon lira hibe destek vermeyi teklif ediyor...

★
Kırca, çayından bir yudum çektikten sonra:
“Eğer darılmazsanız ben bu parayı sizden almayayım efendim” diyor...
“Neden?” diye soruyor Başbakan Demirel...
Kırca gerekçesini şöyle açıklıyor:
“Efendim, ben sizinle aynı görüşte değilim. Üstelik böyle bir para sizi eleştirmeme mâni olur...”.
“Yahu Levent” deyip gülümsüyor Demirel, “bugüne kadar oynadın. Yerin dibine soktun beni, sana mâni mi olduk? Al parayı git gene oyna...”.
★
Kırca teşekkür ediyor...
Parayı almadan çıkıyor...
★
Daha sonraki yıllarda Süleyman Bey, eşi Nazmiye Hanım’la gelip bütün oyunlarını izliyor...
Açtığı tiyatroların açılışlarını yapıp kurdelesini kesiyor...
Bayramlarda, seyranlarda arıyor; hatırını soruyor...
Hastaneye yattığında, ilk arayan Demirel oluyor...
Hande Fırat gazeteciliği
Canlarım...
Cumhuriyet tarihimizin hiçbir döneminde (Kurtuluş Savaşı ve 2. Dünya Harbi sonrası dahil):
Gelir dağılımı...
Bugünkü kadar acımasız...
Bugünkü kadar adaletsiz olmadı...
★
Maaş ve ücretle geçinen kesimler perişan...
Çiftçiler yokluk ve borç bataklığında çırpınıyor...
Hayvancılıkla uğraşan yurttaşlar ekonomik kriz nedeniyle belini doğrultamıyor...
Esnaf:
Sattığını yerine koyamıyor...
İhracatçı...
Millî paramızla 1000 liraya mal ettiği ürününü...
1000 lira karşılığı dövize satamıyor...

★
İşte böyle bir ortamda...
Tek gazetecilik başarısı(!)...
15 Temmuz 2016 gecesi...
Dönemin cumhurbaşkanıyla...
Görüntülü olarak söyleşi yapmak olan...
Ve o gün bugündür...
O cumhurbaşkanına:
Yağcılık yapan “gazeteci” Hande Fırat’ın (Hürriyet, CNNTÜRK):
Kırsal kalkınma yatırımlarının desteklenmesi kapsamında...
Küçükbaş hayvan yetiştiriciliği için...
3.5 milyon lira hibe desteği alacağı ortaya çıktı...
★
Canlarım...
Bir yanda:
Kendisini kıyasıya eleştiren sanatçıya 1 trilyon lira destek vermeyi göze alan Başbakan Demirel...
Diğer yanda:
“Dondurmayı yalayarak yedi” dediğim iddiasıyla beni şikâyet edip...
1 yıl 20 gün hapis cezasına çarptıran Cumhurbaşkanı Erdoğan...
★
Bir yanda:
“Desteğini alırsam kendisini gönül rahatlığıyla eleştiremem” diye 1 trilyon lirayı elinin tersiyle iten Levent Kırca...
Diğer yanda:
Fakirin rızkından 3.5 trilyon lira hibeyi “gönül rahatlığıyla” kabul eden:
Hande Fırat...
★
Yorum sizin...
Masum olamaz
1642-1649 yılları arasında ülkeyi parlamentosuz ve iç savaş ortamında yöneten İngiltere Kralı 1. Charles, idam cezasına mahkûm edildiğinde şunları yazdı:
“Tanrı çoğu zaman adaleti, adil olmayan bir ceza ile de tesis eder. O’nun adaleti budur. Dolayısıyla sadece diyeceğim şudur ki; yürürlüğe girmesinden acı duyduğum adaletsiz bir ceza bu. Bugün bu ceza, şu ana kadar dile getirdiğim gibi, masum bir adam olduğumu gözler önüne seriyor...“.

★
Tarih:
Kral da olsa...
Seçilmiş bir diktatör de olsa...
İç savaşa sebep olan herkesi:
En acımasız şekilde cezalandırıyor...
★
Ve bu diktatör zihniyetli kişiler...
Meselâ Saddam, Hitler vb...
Ölmeden önce:
“Ben masumum” diyor...
★
İç savaşa sebep olan hiç kimse:
Masum olamaz...
Herkesin gözü aydın
14 Mayıs seçimleri için:
“Sivil darbe” diyen Soylu...
Kılıçdaroğlu’nun seçimi ilk turda kazanacağını itiraf etmiş olmadı mı?..
★
Oysa...
Seçimler, Erdoğan’ın tek imzayla aldığı karar sonucu yapılacak...

★
Bir an için...
Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanlığı köşküne çıkaracak bu seçimlerin:
Sivil darbe olduğunu kabul edelim...
★
O halde...
Sandık darbesi sayesinde:
Sadece Erdoğan’dan değil...
Hande Fırat...
Ahmet Hakan...
Abdülkadir Selvi...
Zafer Şahin...
Nedim Şener ve...
Benzerlerinin gazeteciliğinden de kurtulacağımıza göre...
Daha şimdiden:
“Herkesin gözü aydın” dersem...
Yanlış yapmış olur muyum?..
Vurmadan önce
SÖZCÜ’nün haberi:
Enerji Bakanı Fatih Dönmez, ithal doğalgaz için Rusya’ya yapılacak ödemelerin ertelendiği iddiasını doğruladı.
“Rusya’dan ithal gazda belli bir rakamın üzerinde ödemelerin ertelenmesi konusunda mutabakat sağlandı” dedi...
★
Bakan rakam vermiyor ama ben söyleyeyim:
20 milyar dolar...

★
Yani canlarım:
Kemal Bey cumhurbaşkanlığı görevine...
En geç bir yıl sonra ödemek zorunda kalacağı 20 milyar dolar doğalgaz borcuyla başlayacak...
★
Yani canlarım...
Kemal Bey göreve başladıktan sonra...
Vurmadan önce:
Bu ve benzeri yapılan...
Ya da...
Ertelenen borçları hatırlayın...
Günün haberi
Genel Başkan Önder Aksakal’ın Erdoğan’a desteğini açıklayıp AKP listesinden milletvekili adayı olmasının ardından:
DSP’de sular durulmuyor...
Dün Uşak İl Başkanlığı’na asılan ve Ankara’dan gönderilen ekip tarafından indirilen pankart bugün yeniden asıldı.
Samsun İl Başkanlığı’na da Kılıçdaroğlu afişi asıldı.
★
Bu haber:
Umutlu olmamız gerektiğini:
Anlatıyor...
★
Bu haber:
Satılık birkaç vicdana karşılık...
Satın alınamayan milyonlarca vicdan olduğunu:
Gösteriyor...
Dünün tweeti
Ahmet YAVUZ
@yvzah
İktidar mensuplarınca, Millet İttifakının seçimi kazanmasının “darbe” olarak nitelendirilmesi, açıkça anayasal düzene, milli iradeye karşı darbedir.
Sandık sonuçlarına herkes boyun eğecek!
Korkuya değil, cesarete alan açmak zorundayız.
Milletin ferasetine güvenmeliyiz.
Günün uyarısı
Cem Ceminay
@ceminaycem
Yurt dışından gelen oylar şaibeli olacak. Erdoğan’ın rakiplerinin oy pusulasındaki resimleri üstüne soğan, patates, salatalık koyarak paylaşılan bir fotoğrafla başladı devamı geldi.
Seçim kabinine cep telefonuyla girip resim çekilebiliyorsa seçim güvenliği ve kontrol yok demektir!