Korkusuz
Kemal Özcan

Andropoz ilişkiyi nasıl etkiler?

Erkeklerde ileri yaşlarla birlikte erkeklik hormonu testosteronun kandaki seviyesi azalır. Ancak andropoz olarak adlandırılan bu dönemi cinselliğin sonu gibi düşünmek yanlıştır...


Bizim için cinsel yaşam hayal mi?


SORU:

53 yaşında evli bir kadınım. Eşim 65 yaşında. Cinsel gücündeki azalma nedeniyle hayata küstü. Bu yaşlarda cinsel yaşam biter mi? M.V./İstanbul

CEVAP:

Yaşın ilerlemesiyle beraber erkeklik hor­monu olan testosteronun kandaki seviye­sinin azalması ve buna bağlı olarak ortaya çıkan şikayetlerin oluşturduğu duruma “andropoz” ya da “yaşlanan adam sendro­mu” denir. Ama yaşam gelişim ve değişi­min sürekli olduğu bir süreçtir ve her yaş vücuda bazı farklılıklar getirir. 40-50 yaşlar arasında erkeklerde sertleşme eskisi gibi hızlı ve otomatik olmaz, daha fazla cinsel uyarılmaya ihtiyaç duyulur, cinsel ilişkiyi başlatma ya da tamamlamada sorunlar yaşanabilir. Azalan testosteron seviyesi nedeniyle cinsel istek azalabilir, boşalma ve orgazm sorunları ortaya çıkabilir. 60 yaşın­dan sonra sertleşme için gerekli süre daha fazla, sertleşme kalitesi ise daha azdır. Cinsel ilişkiye girme sıklığı giderek seyrek­leşir. Testosteron seviyesi ve meni miktarı büyük ölçüde düşer. Ancak yaşlı olsa da her insanın rahatlamaya, gevşemeye, cinsel haz alıp vermeye, ruhunu ve bedenini özgürce paylaşmaya ihtiyacı vardır. Cinselliği bir ta­kıntı haline getirmeyen, anın tadını çıkaran, rahat ve huzurlu olan bir kişi, her yaşta cin­sel haz alabilecek aktivitelerde bulunabilir.

Eşim niye böyle bir sorun yaşıyor?


SORU:

35 yaşında yeni evli bir erkeğim. Eşim cin­sel ilişkiden hiç keyif alamadığını söylü­yor. Bunun sebebi ne olabilir? O.D./Sivas

CEVAP:

Kadınların cinsel uyarılma sırasında hiçbir şey hissetmemesi cinsel anestezi olarak adlandırılır. Cinsel sağlık bilimine göre bu gerçek bir cinsel fonksiyon bozukluğu de­ğil daha çok başka bir ruhsal bozukluğun yansımasıdır. Tutumlar, değerler, travma­lar, yetişkin travmaları gibi bütün faktör­ler kadının cinsel duygularını belirler. Özellikle olumsuz çocukluk yaşantılarında bedene yabancılaşma, beden duyumlarına duyarsızlaşma gelişebilir. Arka plandaki travma tedavi edilmedikçe cinsel heyecan ve uyarılma gerçekleşmez. Bu durumda eşinize karşı sabırlı ve anlayışlı olmalı eşi­nizin duygularını anlamaya çalışmalısınız.

Bu monotonlukla nasıl başa çıkarız?


SORU:

37 yaşında evli bir erkeğim. Eşimle cinsel hayatımız iyice monotonlaştı. Bizi de fanteziler kurtarır mı? Neler yapabiliriz? D.S./Yalova

CEVAP:

Cinsel fanteziler kişinin çocukluğundan itibaren kafasında şekillendirdiği cin­sel deneyimlerle onlardan yola çıkarak tekrarını ya da daha fazlasını yaşama istedikleriyle oluşur. Eğer bunlar tutucu bir ortamda yetişme nedeniyle deneyim ve merakla zenginleştirilmediyse yetişkin ya­şamda yavan bir cinselliğe ve devamında cinsel işlev bozukluklarına neden olabilir. Cinsel fantezi kurma bununla ilgili filmler seyrederek, kitaplar okuyarak ve her şeyden önemlisi birbirini yargılamadan ve ayıplamadan yeniliklere açık olarak geliş­tirilebilir. En fazla bilinenler, orman, sahil gibi farklı mekanlarda seks yapma, ay ışında, güneş batarken gibi farklı zaman dilimlerinde seks yapmadır.