Korkusuz

AKP seçmeni AKP’ye neden kızgın?

AKP seçmeni AKP’ye neden kızgın?
İktidarda 20. yılını dolduran AKP’deki ‘erime’ gözle görülür hale geldi. Artık AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan alanları dolduramıyor, kitleleri coşturamıyor. 15 Temmuz Darbesi’nde katledilenleri anmak için İstanbul Saraçhane’de düzenlenen etkinlik bu söylediğimizi kanıtlar nitelikteydi. Saraçhane’ye tüm çağrılara ve düzenlenen kampanyalara rağmen sadece 5 bin kişi geldi.

OLAĞAN HAL...

AKP’nin Kayseri mitingi de bundan farksız değildi. AKP’nin kalesi’’ olarak adlandırılan Kayseri’deki mitingde de bir avuç insan vardı. Erdoğan’ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef alan konuşması bile alanı coşturamadı. Mitinge katılanlar Erdoğan’ı görev yapar gibi’’ dinledi ve alandan ayrıldılar.

Mitingden geriye ise CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık’ın paylaştığı ‘fabrikalardan insan taşıma’ görüntüleri kaldı.

YAZARLAR DA MERAK EDİYOR

Yukarıda özetlediğim tablo, AKP’yi destekleyen yazarların da gündemine gelmiş durumda. AKİT Yazarı Abdurrahman Dilipak, alanlardaki tabloyu twit hesabından paylaştığı bir soruyla gündeme getirdi. Dilipak, “Mitinglerde neden kalabalıklar yok?” diye sordu.

Bu sorunun cevabı, CHP’ye teslim edilen bir kamuoyu araştırmasında açıkça görülüyor. Kamuoyu araştırmasında AKP seçmeninin AKP’ye kızgın ve öfkeli olduğu tespiti yapılıyor.



ELİTAŞ DA İTİRAF ETTİ

Hatırlarsanız bundan birkaç gün önce yerel bir TV’ye konuşan AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da “Seçmenimiz bize kırgın ve kızgın’’ demişti. Elitaş, Adalet Partisi’nin de benzer bir konjonktürde seçimi kaybettiğini hatırlatmıştı.

AKP’li Elitaş’ın da kabul ettiği ‘’kırgınlık ve kızgınlık’’ın başlıca sebebi hiç kuşkusuz ki; ekonomik kriz... Kriz, artık kendisini hissettiriyor ve bundan AKP seçmeni de etkileniyor.

AKP’NİN İŞİ ARTIK DAHA ZOR

CHP’ye teslim edilen kamuoyu araştırmasında altı çizilen hususlar ise AKP’nin bu ‘kırgınlık ve kızgınlık’ı kolay kolay gideremeyeceğini gösteriyor.

Neden mi?

AKP’ye oy veren seçmenler, 2022 yılının başında artırılan ve 4250 TL’ye çıkarılan asgari ücret miktarına tam destek vermiş. Ancak, Ocak’ta yapılan zammın henüz Şubat ayında eridiğinin görülmesi üzerine, bu destek ‘tepki’ye dönüşmüş...

BİR ZAM DAHA YAPTILAR AMA...

İktidar kendi seçmenindeki bu kızgınlığı görünce, asgari ücreti 4250 TL’den 5500 TL’ye çıkarma kararı almış. Böylece, seçmenin rahatlayacağı ve kızgınlığının geçeceği düşünülmüş. Ancak gelin görün ki; asgari ücretin 5500 TL’ye yükseltilmesi de seçmeni rahatlatmamış. Haziran ayının sonunda ilan edilen 5500 TL’lik asgari ücretin Temmuz ayının ilk haftası erimesi, tepkiyi öfkeye dönüştürmüş.

AKP SEÇMENİ DE GÖRÜYOR

Kamuoyu araştırmasından da anlaşılıyor ki; AKP seçmeni asgari ücret artışının artık hiçbir sorunu çözmediğini açık ve net bir biçimde görüyor. Zira; asgari ücretle birlikte, fiyatlar da artıyor! Yanlış ekonomi politikaları yüzünden fırlayan enflasyon, seçmenin alım gücünü yok ediyor. Bu sarmal ise  AKP seçmenini öfkelendiriyor! Öfkenin yansıması ise kendisini AKP’den uzaklaşma şeklinde gösteriyor.

Bugüne dek AKP’ye oy veren hatırı sayılır bir kitle, “Biz size her türlü desteği verdik. Ancak ekonomiyi yönetemiyorsunuz. Yoksullaşıyorum’’ diyor. AKP yöneticilerinin sık sık Sabır, biraz daha sabır’’ demesi ve seçmenden destek istemesinin sebebi de bu...

BUNDAN SONRASI MUHALEFETİN...

Ancak yaşanan tablo gösteriyor ki; ne AKP kendi yarattığı ekonomik sorunları çözebilir, ne de AKP seçmeninin oy verdiği partiye kızgınlık ve öfkesi diner...

İşte bu bağlamda, artık en önemli görev başta CHP olmak üzere muhalefet partilerine düşüyor. Muhalefet, “Ekonomiyi ben iyi yönetirim’’ iddiasını ortaya koyduğu ve seçmenin güvenini kazandığı takdirde, AKP’nin siyasi ömrü konulacak ilk seçim sandığında biter...

Yazık bu paralara...


AKP Türkiye’nin bütçesini hep bir avuç zenginin emrine sundu. Bu zenginlerin kimi zaman vergi borçlarını sildiler, kimi zaman ise hak etmedikleri teşvikleri verdiler.

AKP döneminde palazlanan ve tamamı 27 tane olan bu şirketlere aktarılan kaynaklar, halkın yoksullaşmasına sebep oldu.

ÇARÇUR EDİYORLAR

Dün TV 100’de yayımlanan bir haber, halkın ekonomik krizin pençesine nasıl düştüğü ve neden yoksulaştığını göstermesi açısından önemli bir kanıttı. Haberde, Türkiye’nin 27 büyük şirketinden biri olan Özaltın İnşaat’ın Bingöl – Kiğı’da aldığı baraj ihalesinin 2 milyar 400 milyon TL’ye mal olduğu yazıyor ancak barajın buna rağmen 20 aydır elektrik üretmediğinin altı çiziliyordu.

Skandal bununla kalsa iyi...

Yine habere göre, barajın elektrik üretememesi üzerine eksikleri tamamlamak ve üretime geçebilmek için yeni bir ihalenin daha yapıldığı, 1 milyar TL’ye mal olan bu ihalenin de Özaltınlara verildiği belirtiliyordu.



AKP SEÇMENİ BİR GÖRSE...

Kamudan bugüne dek 200 milyar TL’lik iş alan bu şirketlere ödenen paralar, senin benim vergilerimden aktarılıyor.

İktidara kızmaya başlayan AKP seçmeni, gözünü biraz da buralara çevirip “Ama yatırım yapıyorlar” demek yerine bu yatırımların perde arkasına da bakmalı...

Perdeyi kaldırdıkları an, neden yoksullaştıklarını göreceklerdir...