AKP, OHAL bağımlısı oldu
Bu dehşetengiz kararnamenin TBMM’ye geleceğini öğrenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dönemin Başbakanı Binali Yıldırım’ı aradı ve “OHAL’e gerek yok. Zaten darbe de bastırıldı. Türkiye’nin OHAL’e değil, normalleşmeye ihtiyacı var’’ dedi. Binali Yıldırım ise Kılıçdaroğlu’na “OHAL sadece üç ay için çıkarılacak. Sonra normal yönetim şekline döneceğiz” cevabını verdi.

SÜREKLİ OHAL…
Binali Yıldırım’ın ‘’Sadece üç ay sürecek’’ dediği OHAL, yapılan oylamada CHP’nin ‘karşı oy’ vermesine rağmen 20 Temmuz 2016’dan beri sürüyor. Ve bırakın kaldırılmasını, AKP - MHP iktidarı, OHAL’i üç yıl daha uzatmak ve genel seçime de OHAL koşularında gitmek istiyor. Hatta; OHAL’i, sanki 2023 seçimlerini de kazanmış gibi davranarak, 2025’e kadar uzatmayı planlıyorlar.
AKP’nin Türkiye’yi tamamen keyfi bir yönetim biçimi olan OHAL kararnameleri ile yönetmek istemesi, aslında ne denli çaresiz, güçsüz ve aciz olduğunu da gösteriyor.

KEYFİ YÖNETİM…
Bir iktidar düşünün ki; ülkeyi ‘’olağan koşularda” yönetemediğini ve “olağanüstü hal durumlarında kullanılacak yetkilere muhtaç olduğu”nu itiraf ediyor. Aslında bu OHAL keyfiliği, AKP’nin işine geliyor. Çünkü; hukukun tamamen ayaklar altına alındığı, insan haklarının esamesinin bile okunmadığı, HDP’li belediye başkanlarının görevlerine keyfi olarak son verebildikleri bir düzen kurdular. Ve bu düzenin sona ermemesi için her şeyi yapmaya hazırlar… Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, faydası yok… Milyonlarca insanın açlığa ve işsizliğe mahkum edildiği bir düzeni polis copu da asker dipçiği de OHAL Kararnamesi de ayakta tutamaz…
AKP de bunu gördüğü için “OHAL bağımlısı” bir iktidar haline geldi. Onları bu bağımlılıktan ilk seçimde halk kurtaracak… AKP’nin iktidardan düşmesi, Türkiye’ye nefes aldıracak. Aksi takdirde, Türkiye dipsiz ve karanlık bir kuyuya düşecek.
100 bin silah nerede?
Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in yaptığı açıklamalar sonrası yeniden gündeme gelen ‘’kayıp silahlar’’ konusundaki suskunluk sürüyor. İktidar, bu konu sanki hiç yokmuş gibi davranıyor ve adeta kulağının üstüne yatıyor. Oysa ki; emniyet ve jandarmanın envanterinde olması gereken 100 bin silahın akıbeti hâlâ meçhul…

Bu silahlar kim ya da kimler tarafından ve nerede kullanılmak için dağıtıldı? Silahları alan kişiler bu silahları kullandı mı? Ve bu silahlar neden toplan(a)mıyor? Bu ve buna benzer sorular çoğaltılabilir.
İKTİDAR SUSUYOR
CHP 26. Dönem Milletvekili Mehmet Tüm, 15 Temmuz darbesi sonrası ortaya çıkan ‘kayıp silahlar’ konusunda TBMM’ye defalarca soru önergesi verdi, konuyu TV’lerde bıkmadan usanmadan anlattı. Ancak o günden bugüne kaybolan silahlar hakkında hiçbir bilgi edinilemedi.
Artık, devletin yüz bin silahının hangi ellerde olduğunun bilinmediği bir ülkede yaşıyoruz. İktidar yanlısı bazı isimlerin, TV’lerde ya da sosyal medyada ‘’ölüm listeleri’’ hazırladıklarını ve bunu itiraf ettiklerini hatırlayın… Demek ki; o meydan okumalar boşuna değilmiş…
KARARLI TAKİP ŞART
Başta CHP olmak üzere, İYİ Parti, Saadet, HDP, Gelecek, Deva, Demokrat Parti ve TİP kayıp silahların peşini bırakmamalı ve silahlar geriye toplanana kadar ısrarlı bir mücadele verilmelidir. 100 bin silahın kontrolsüz ellerde olması, Türkiye’yi nasıl bir tehlikenin beklediğinin en açık işaretidir. Bu, birkaç soru önergesi verilerek geçiştirilecek bir mesele değildir.