ANKA- Türk halkının belini büken ekonomik kriz, en büyük hasarı geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza verdi. AKP iktidarının temsilcileri, “Türkiye’nin her alanda çağ atladığını” sık sık dile getiriyor. Ekonomiye ve ülke geleceğine dair çizilen pembe tablolar, vatandaşın gündelik hayatına yansımıyor.
Dünya Bankası ve TÜİK’in gerçekleştirdiği “İller Bazında Beşeri Sermaye 2021-2023” araştırması, toplumun içine sürüklendiği derin yoksulluğu gözler önüne seriyor.
RAKAMLARLA YOKSULLUK!
Türkiye’nin Beşeri Sermaye Endeksi verilerine göre, halkın içinde bulunduğu bu karanlık iklim, çocukları da derinden etkiliyor. Türkiye’de toplam nüfusun yüzde 28,4’ü yoksul iken çocuk yoksulluğu yüzde 35,3 ile bunun 5 puan üzerinde. TÜİK’in gerçekleştirdiği Türkiye’de Çocuk 2025 Araştırması’nın resmi sonuçları, Türkiye’de 15 yaş altı her 100 çocuktan 32’sinin, toplamda ise 7 milyon 39 bin çocuğun Afrika ülkeleri düzeyinde açlık çektiğini ortaya koyuyor.
EKMEK, AŞ YOK!
Yoksulluk ve yoksunluk açısından rakamlara bakıldığında; 15 yaş altı 6,7 milyon çocuk günde bir öğün et, tavuk, balık, yumurta yiyemiyor. 7,8 milyon çocuk hayatında bisiklete binmemiş, parklarda paten sürmemiş. 2,5 milyon çocuk doğru düzgün bir çift ayakkabı, üstüne giyeceği yeni bir kıyafeti alamıyor. 5,5 milyon çocuğun oyuncağı dahi yok. Beşeri sermayesi hızla eriyen Türkiye, çocuk yoksulluğunda ise Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) üyesi 37 ülke arasında Kosta Rika’dan sonra ikinci sırada.