Korkusuz

AKP İmamoğlu ve Yavaş’ı bekliyormuş... 

AKP İmamoğlu ve Yavaş’ı bekliyormuş... 
Uzun yıllar süren bir dava sonucu yeniden ‘Belde’ statüsü kazanan Çankırı’nın Orta İlçesi’nin Dodurga adlı yerleşim biriminde belediye başkanlığı seçimi yapıldı. Pazar günü sandık başına giden Dodurga halkı, Cumhur İttifakı’nın adayı Hasan Hüseyin Kaşıkçı’yı 955 oyla belediye başkanı seçti. Oyların yüzde 86’sını alan Kaşıkçı’yı kutlayan ilk isim ise AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu. Erdoğan, partisine oy veren belde halkına da teşekkür etti.



Erdoğan’ın seçim sonuçları açıklanır açıklanmaz twit atarak yeni başkanı kutlaması boşuna değil... AKP lideri, bu seçimi çok önemsiyor ve yakından ilgileniyordu.

BAKANLAR BÖLGEYE YIĞINAK YAPTI

Dün konuştuğum AKP’li bir kaynağım, Erdoğan’ın beldede seçim yapılacağının kesinleşmesinin ardından başta Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu olmak üzere bölgede 4 bakanı görevlendirdiğini söyledi. Erdoğan’ın bakanlara “Yüzde 75’ten az oyu kabul etmiyorum. En az yüzde 75’le kazanacaksınız’’ talimatını verdiğini belirten kaynağım, “Gerçekten hem bakanlar hem de çevre illerdeki belediye başkanları bölgede ciddi bir çalışma yürüttüler” dedi.

[caption id="attachment_364429" align="alignnone" width="600"] Erdoğan[/caption]

AKP NEYİ BEKLİYORDU?

Erdoğan ve AKP Genel Merkezi’nin iki bin seçmeni olan Dodurga seçimine önem vermesi boşuna değil... Erdoğan’ın bakanlar düzeyinde bir kampanya yaptırmasının arkasında ise iki sebep yatıyor.

Bunun birincisi; seçim sonucunun aleyhlerine çıkmasının tabanlarında yaratacağı olumsuz etki...

İkincisi ise CHP ve İYİ Parti’nin başkanlık seçimine asılacaklarını düşünmeleri...

[caption id="attachment_364430" align="alignnone" width="600"] Karaismailoğlu[/caption]

TAM TERSİ OLDU...

Dün yapılan seçim sonucu gösterdi ki; AKP ve MHP’nin telaşı boşunaymış... Zira; CHP ve İYİ Parti, bırakın seçime asılmayı, beldede aday bile çıkarmadılar. Oysa ki; siyaset bir iddia işidir!

Doğrusu bu tavra hiçbir anlam veremedim...

Bazı CHP’lilerin “Bölge halkı zaten AKP’ye meyilli bir seçmen, aday çıkarsak da sonuç değişmezdi” yorumunu yapmasını ise garipsedim...

AKP DE ŞAŞIRMIŞ...

CHP ve İYİ Parti’nin Dodurga’da aday çıkarmaması AKP Genel Merkezi’nde de ‘ilginç’ karşılanmış. Konuştuğum AKP’li bir kaynağım, “Biz CHP’nin seçime yüklenmesini; hatta İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın bölgeye gelip CHP’nin adayı için çalışma yapmasını bekliyorduk. Bunların hiçbiri olmadı” diyerek şaşkınlığını ifade ediyordu.

[caption id="attachment_364431" align="alignnone" width="600"] Yavaş-İmamoğlu[/caption]

KİMSE GİTMEDİ

Belli ki; Çankırı’nın Dodurga Beldesi, CHP ve İYİ Parti’nin ilgisini çekmediği için İmamoğlu ve Yavaş da bölgeye gitme ihtiyacı hissetmediler.

Oysa ki; Dodurga’da ‘Altılı Masa’nın bileşenlerinden DEVA’nın ve SAADET’in bir adayı vardı. Altılı Masa, AKP ve MHP’nin ‘’Bunlar bir araya gelemiyor’’ sözünü boşa çıkarmak için Saadet Partisi ya da DEVA’nın adayı üzerinden bir kampanya yürütebilirlerdi. En azından ‘ortak aday’ çıkarılabilir, CHP ve İYİ Partili vekiller bölgeye gider, ittifakın adayına destek verirlerdi. Keza; CHP’li belediye başkanları Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş, Tunç Soyer, Vahap Seçer, Muhittin Böcek, Yılmaz Büyükerşen, Zeydan Karalar, Osman Gürün, Lütfü Savaş ve Kadir Albayrak da Dodurga’yı ziyaret ederek seçmene moral verebilirlerdi. Millet İttifakı’nın liderleri de seçmeni birlikte ziyaret ederek, AKP ve MHP’nin anti-propagandasını boşa çıkarırlardı.

Bunların hiçbiri olmadı!

CHP ve İYİ Parti, Dodurga seçimleri yokmuş gibi davrandı. Ve seçmen, tamamen AKP’nin insafına terk edildi. AKP de 955 oy aldığı seçimi, genel seçimin provası gibi yansıttı.

Muhalefet, Dodurga’da iyi bir sınav vermedi.

KÜÇÜK BİR MERAK...

Doğrusu merak ediyorum; böyle bir seçim Çankırı – Dodurga’da değil de Antalya, Mersin ya da İzmir’in
yüksek bütçeli herhangi bir ilçesinde yapılsaydı, muhalefet bu seçimi yine görmezden mi gelecekti?

CHP ve İYİ Parti’deki ilgili – yetkili kişilerin Dodurga seçimi ile neden ilgilenmedikleri ve neden aday çıkarmadıklarına dair kamuoyuna bir açıklama yapma zorunluluğunun olduğunu düşünüyorum...