Haberler hep tatsız... Sürekli olumsuz ifadeler kullanmak bizi de üzüyor ama gerçek olan şu ki:
Devlet bütçesi uzun yıllardır sürekli olarak cari açık (döviz açığı) veriyor.
Türkiye olarak ayağımızı yorganımıza göre uzatmıyoruz!
Devletin baştan sona, hemen hemen tüm kesimlerinde savurganlık hâkim... “Tasarruf” diyorlar ama tasarrufu kendileri yapmıyor, zor durumda olan vatandaştan bekliyorlar...
İnsaf edin muhteremler! Türkiye’de halkın çok büyük kesimi ay sonunu zor getiriyor, gırtlağına kadar borç içinde yaşıyor. Yemiyor, içmiyor, devlete vergisini ödüyor. Daha ne istiyorsunuz onlardan?
Yaşamakta olduğumuz krizin sebebi ne yazık ki, devletin savurganlığı ve kötü yönetimdir.
Bu iktidarın Türkiye’ye musallat ettiği en büyük hastalık aşırı dış borçlanmadır!
Uçan kuşa borçluyuz.
Bu tehlikeli sarmaldan kurtulmak için yapılacak çok şey var ama bunların hiç biri yapılmıyor maalesef...
Bu nedenle ekonomimiz ağa düşen balık gibi çırpınıyor!
Ülkeyi böyle duruma düşürenler şimdi kurtaracaklarını söylüyorlar. Bilgi ve becerileri yeterli olsaydı millet bu hale düşer miydi? Şimdi aynı kişilerin işleri düzelteceğine nasıl inanalım? Oyalanıyor, kandırılıyoruz!