Korkusuz

10 milyar gelir mi?

10 milyar gelir mi?
BAE’nin Başkanı konumundaki Muhammed Bin Zayid Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’la “çok samimi ve verimli” görüşmelerde bulunurken İstanbul’da toplanan İnterpol Genel Kurulu BAE’li emniyet müdürü Ahmed El-Risi’yi örgütün başkanlığına seçti.

El-Risi Türkiye dahil bir çok ülkenin kurumları tarafından işkenceci olarak tanımlanıyordu.

Anlaşılan işkenceciler her yerde rağbette!

İnsanların nefes almakta bile zorlandığı BAE’nın demokrasi ve insan haklarıyla zerre kadar ilgisi yoktur.

Böyle bir ülkenin Başkanı Ankara’ya gelerek “ilişkilerde yeni sayfa açmaya” çalışıyor.

“İsteklerimi yerine getirirseniz ülkenizde 10 milyar dolarlık yatırım yaparım” diyor.

Demek istediği “satacağınız malınız varsa kelepir fiyatına alırım”...

Adam Tank Palet fabrikasını alan Katarlıları kıskanmıştır.

Haberi duyan Fransa Cumhurbaşkanı Macron 3 Aralık’ta atlayıp BAE’ya gidecek. Başta Libya ve Doğu Akdeniz olmak üzere BAE ile birlikte Ankara’ya karşı hareket eden Macron BAE’dan sonra “Erdoğan düşmanı” Suudi Arabistan ve “Erdoğan müttefiği” Katar’ı da ziyaret edecek.

Kim bilir neyin peşinde!

Ankara’ya gelmeden önce Ürdün Kralı Abdullah ile buluşan ve Ankara dönüşü “Erdoğan’ın düşmanı” Sisi ile telefonlaşan Bin Zayid’in İsrail ve Suriye’ye gidebileceği konuşuluyor.

Ama önce Viyana’da başlayacak olan İran nükleer görüşmelerinin sonucunu bekleyecektir. ABD Başkanı Trump’ın 8 Mayıs 2018’de çekildiği Nükleer Anlaşma’ya dönülürse bölgede çok şey değişir ama dönülmezse her şey olduğu gibi kalmaz daha kötüye gider.

Böyle bir durumda BAE’nın Türkiye’de yatırım yapması için bir gerekçe kalmaz çünkü Ankara bildik bölge politikalarından vazgeçmez.

Özellikle BAE’nın taraf olduğu Suriye ve Libya’da.

Yani İran’nın ilgi alanı olan Suriye, Irak ve BAE’nın Suudi’lerle birlikte 6 yıldır bombaladığı Yemen’de...

Tabi herkesin dolaylı-dolaysız ilgilendiği Irak dosyasını unutmadan.

Tam da Başkan Biden’ın 110 ülke liderini Demokrasi Zirvesi’nde buluşturmaya hazırlandığı sırada.

9-10 Aralık’ta video konferans üzerinden yapılacak Zirve’ye katılacak olanları Başkan Biden kendi kriterlerine göre seçmiş. Örneğin Erdoğan’ı davet etmeyen Biden Arap ülkelerinden bir tek Irak’ı demokratik ülke olarak kabul etmiş ve Başbakan Kazimi’yi davet etmiş.

“Elalem beni pazarda görsün” dürtüsüyle hareket eden Başkan Biden’ın bu çabası Washington’un var olan bildik politikalarından vazgeçmediği sürece işe yaramayacaktır.

İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana dünyanın dört bir yanında yaşanan bölgesel ve uluslararası savaş ve gerginliklerin büyük bölümünün nedeni Amerika’dır.

Biden’ın yapması gereken zirveler toplamak değil Amerikan işgallerine ve dolaylı-dolaysız savaş kışkırtmalarına son vermesidir.

Körfezdeki liderler zirveye davet edilmiyor ama bu liderlerin tümü ABD’nin emir kullarıdır.

Oyun içinde oyun.

“Düne kadar Erdoğan düşmanı BAE” ve “2004’den bu yana Erdoğan müttefiği Katar” başta olmak üzere.

Herkes herkesle dalga geçiyor.

Son örnek:

Türkiye yatırımları için 10 milyar dolar fon oluşturduğu söylenen BAE’nın medyası Türkiye’de yasak olduğu gibi Türkiye medyasına da BAE’da internet üzerinden ulaşmak imkansız.

Örnek demokrasiler!

Kolay anlaşır çok daha kolay kavga ederler.

Rol icabı!