GALATASARAY’IN şampiyonluğu ile biten Süper Lig’de görev yapan hakemler genel olarak başarılı bir grafik sergilediler. Hatalar olmamış mıdır? Olmuştur elbette ama bunların insani hatalardır, bazıları da hakemin teknik yetersizliğinden kaynaklanmıştır. Hakemlerimizin taraflı, imtiyaz sağlayan yönetimleri olduğunu iddia ve ima etmek çok büyük haksızlıktır. Üst üste çok sayıda, hemen her hafta stresi tavan yapan maçları yönetmek her babayiğidin yapabileceği iş değildir. Her şeyden önce çelik gibi sinir sistemi ister. Bu kadar eleştirilere, bağırış, çağırışa, her maçtan sonra sanki futbolcular, teknik heyetler yokmuş gibi puan kayıplarının tek sorumlusu olarak gösterilmelerine, son yılların en çekişmeli sezonunun yaşanmasına rağmen hakemlerimiz sınıfı geçmiştir. Bütün hakemlerimizi ve MHK’yı gösterdikleri başarılarından dolayı kutluyorum ve aldıkları paraları sonuna kadar hak ettiklerini düşünüyorum. Analarının ak sütü gibi helal olsun diyorum. Bu sezon Süper Lig’de yükü çeken Avrupa’da yönettiği maçlarla yüz akımız olan Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Ali Palabıyık ve Bülent Yıldırım yönetimleriyle oldukça başarılı bir sezon yaşadılar. Özellikle Fırat çok formdaydı bu sezon bravo Aydınus’a. Halis Özkahya MHK’nın vazgeçmediği kurtarıcı hakemiydi. Verilen görevleri başarıyla yerine getirdi her maçta. H.Umut Meler ciddiye aldığı her maçta çok iyiydi. Önemsiz maç olmadığını hiç aklından çıkarmamalı ve bu maçı yönetmek benim için çocuk oyuncağı dememeli asla Meler. Sakatlğı sonrasında Hüseyin Göçek ve Barış Şimşek ile Mete Kalkavan da bazen form düşüşleri gösterseler de başarılı yönetimlerle sezonu kapadılar. Serkan Çınar, Özgür Yankaya ve Alper Ulusoy iyi sayıda ve önemli maçlar aldılar. Form grafiklerinde iniş, çıkışlar yaşamalarına rağmen toparlanmayı bildiler. Ümit Öztürk ve sezon sonuna doğru formundan biraz düşüşler yaşasa da Y.Kemal Uğurlu sezonun flaş genç hakemleriydi. Bir başka genç hakem Arda Kardeşler de aldığı her maçta sınıfı geçti. Mustafa Öğretmenoğlu ve Ali Şansalan’ın yıldızları parladı, bizleri sevindiren başarılı maç yönetimlerinde bulundular. Koray Gençerler, Serkan Tokat, Bahattin Şimşek fazla şans bulamasalar da ümidimizi ayakta tuttular. Suat Arslanboğa ise aldığı her maçı başarıyla yönetmesine rağmen daha çok maç alamaması maalesef kurul içindeki lobi eksikliğinden midir acaba diye düşünüyorum. MHK’den bir başka az maç alan hakem de form grafiğinde bu yıl talihsiz iniş çıkışlar yaşayan Volkan Bayarsalan’dı. Son olarak birkaç gün önce aramızdan ayrılan değerli ağabeyimiz Doğan Babacan’a Allah’tan rahmet diliyorum.
