Korkusuz

Yunan rakısı mı içseydim!..

Yunan rakısı mı içseydim!..
Canım Türk rakısı şişesinin dibini bulduğum gecelerden biri oldu...

“Haberler”i seyrederken, aklıma 2019’un Ağustos ayında kaleme aldığım bir yazım geldi. Belgelerini koya koya yazmıştım... Savunma Bakanlığı döneminde Ege’de işgal edilen Türk adalarına çıkıp Türkiye’ye meydan okuyan, hakaretler yağdıran Yunanistan eski Savunma Bakanı Dimitris Avramopoulos’un Ankara’ya çağrılıp Türk büyükelçilere konferans verdirilmesine ve alkışlatılmasına tepki göstermiştim. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun o Türk düşmanını överek büyükelçilerimize takdim etmesini eleştirmiştim. Tabi ki mahkemelik olmuştuk. Geçenlerde, tam karar aşamasında değiştirilip göreve getirilen hakime hanım bizi 20 bin lira para cezasına çarptırdı. İstinafa gidiyoruz...

★ ★ ★

“Hayırdır, ne ayaksın. Para cezası ağır geldi de ondan mı rakıya vurdun” demeyin...

Beni derinden hüzünlendiren haberi –belki yandaşlarda cilalı AKP kongre yorumlarına kaptırdığınızdan gözünüzden kaçmış olabilir- dikkatlerinize sunayım:

-Yunanların 25 Mart 1821’de Osmanlı’ya karşı başlattığı isyanın 200’üncü yıldönümü Atina’da törenlerle kutlandı. Törene, isyana destek veren Rusya, İngiltere ve Fransa’dan da temsilciler katıldı. ABD F-16, Fransa Rafale savaş uçakları yolladı.

Atina’daki askeri geçit törenine, İngiltere Veliaht Prensi Charles ve eşi Camilla, Rusya Başbakanı Mihail Mişustin, Fransa Savunma Bakanı Florence Parly ve Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis katıldı. Törende, Yunan ve ABD F-16’ları, Fransız Rafale savaş jetleri ile İngiltere kraliyet ve devlet uçuşları için kullanılan RAF Voyager uçağı Atina semalarında havalandı. Pire Limanı’na ise Fransa, İngiltere ve Rusya’dan birer fırkateyn yanaştı

İngiltere Prensi, kutlamalar çerçevesinde düzenlenen yemekteki konuşmasında, “Yunanistan, Büyük Britanya’nın dostluğuna ve sıkı bağlarına güvenebilir. Dedemin vatanı, babamın doğduğu yer olan Yunanistan ile derin bağlarım var” dedi. Konuşmasının sonunda da, Yunan milli marşının “Yaşa, çok yaşa özgürlük” mısrasını Yunanca okudu. Rusya Başbakanı da, “Bugün Rusya ile Yunanistan’ın ortak bayramıdır. Yunanistan’ın ilk yöneticisi Yiani Kapodistiras, Rusya İmparatorluğu’nun dışişleri bakanıydı” dedi.

★ ★ ★

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’dan 2 dakikacık telefon görüşmesini esirgeyen ABD Başkanı Biden, Yunan başbakanını aradı, tebrik mesajı da yayınladı. Biden, bununla da yetinmedi. Yunanın Osmanlı’ya isyanının 200’üncü yıldönümü nedeniyle bir de çevrimiçi kutlama programı düzenledi. Buradaki konuşmasında da daha yakın derecede ABD-Yunanistan dostluğunu tesis edeceklerini söyledi ve ekledi:

“Kıbrıs konusunu unutmadık, vazgeçmedik...”

★ ★ ★

Türkiye’de kamuoyu, AKP güreş takımının ballı kamu bankalarındaki koltuklarından nasıl alındığı masalları ile narkozlanırken burnumuzun dibinde bunlar oluyordu:

Yunan Osmanlı’ya isyanının 200’üncü yılını kutluyor...

İngiliz veliaht prensi, Rusya Başbakanı, GKRY lideri, Fransa Savunma Bakanı bizzat Atina’daydı. Biden dahil ülke liderleri, NATO-AB kutlama mesajları gönderdi.

Yunanistan’a dış siyasi ve askeri destek, tarihinin zirvesine çıktı...

Yunanistan’ın isyanının 200’üncü yılında elde ettiği tarihinin en büyük dış siyasi-askeri desteği 100 yıl öncesiyle karşılaştırırken stratejinin üç temel unsuru (zaman-mekan-kuvvet) dikkate alınarak hamaset yapmadan doğru değerlendirmek gerekmez mi?..

“Türkiye aleyhinde değişen jeopolitik dengelere dikkat” demek gerekmez mi?..

Yıllarca bu konuda kafa patlatıp, kalem tüketip, belge belge, avaz avaz bağıran, üstelik bir de “konuşma lan” dercesine 20 bin lira para cezasına çarptırılmış biri olarak şimdi gel de içme!..

★ ★ ★

“Ben içmeyeyim de ne yapayım” modundan çıkıp dün sabah ilk iş olarak stratejist, emekli  Deniz Kurmay Albay Cahit Armağan Dilek’i aradım. Olup bitenleri kısaca şöyle değerlendirdi:

“Son AB liderler bildirisine, ABD’den gelen açıklamalara, Türkiye-Kıbrıs-Doğu Akdeniz konularındaki ABD-AB işbirliği ve ortak politikaya bakılırsa; Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Ege, Libya, Suriye’de geri adım adım atmak zorunda bırakılıyoruz. Yani, ABD ve Avrupa senaryolarında, sınırları içinde hapis olan bölgesel küresel gelişmelerde söz ve rol alamayan bir Türkiye var. Hatalı ve öngörüsüz dış politikalarla ve aslında dış politikada son safhada devreye girecek askeri gücümüzü en başından sahaya sürerek enerjimizi gücümüzü yanlış kullandık.”

★ ★ ★

Durumu, dış politika konularındaki yazılarımızı çok teknik  ve hatta sıkıcı bulan futbol ve at yarışı severler için tekrar ifade etmeye çalışayım;

-Atı alan Ege’den Kıbrıs üzerinden Doğu Akdeniz’i geçip İsrail’e oradan da Basra Körfezine geçti. Biz, nal topluyoruz... Normalde bizim sahamız olan Ege, Doğu Akdeniz’i, arkasına hakem ve seyircileri (ABD, AB, BM, Avrupa ülkeleri, Körfez ülkeleri, İsrail, Kuzey Afrika ülkeleri) alan Rum-Yunan ikilisi Ege ve Doğu Akdeniz’i kendi sahasına çevirmeye çok yakın. Böyle giderse buralar bize deplasman olacak. Bizi, Şenol Güneş bile kurtaramayacak!..

★ ★ ★

Bir de güreş severler için tercüme yapalım;

Arkamıza dolandılar,2 puan daha aldılar!..

★ ★ ★

Ulu Tanrı,  tüm şehitlerimizle birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşlarına rahmet etsin. Nur içinde yatsınlar.  Mekanları cennet olsun.