Korkusuz

Yeni Berlin Duvarı’nı Türkiye’den gören var mı?..

Yeni Berlin Duvarı’nı Türkiye’den gören var mı?..
Ve Rus ordusu 24 Şubat sabahı resmen fiilen Donbass’a girdi. Donbass’a girmekle de kalmadı Ukrayna’daki askeri hedeflere de ağır saldırılar düzenledi.

Sıcak çatışmaların başlamasıyla tüm dünyanın ve tabii ki bizim de tek gündemimiz var; “Ukrayna”...

Böyle sıcak ve an be an gelişmelerin yaşandığı ortamda ertesi güne yazı bırakmak zor ve riskli bir iştir. Ancak tek gündemden de kaçmak mümkün değil. Çünkü bu savaş sadece Rusya ve Ukrayna’nın değil... Doğuracağı sonuçlar yüzünden en çok canı yanacak ülkelerin başında da Türkiye geliyor.

Savunma, güvenlik, dış politika analisti, emekli Deniz Kurmay Albay Cahit Armağan Dilek’e ana başlıklar altında sorular yönelttim. Taa gerginliğin en başında, Türkiye’de “arabuluculuk” filmleri çevrilirken  “Montrö’ye dikkat” uyarısını altını çize çize yapan Cahit Armağan Dilek, dün ikindi saatleri itibarıyla gelişmeleri şöyle değerlendirdi;

-Rusya durur mu?

Sahadan yansıyan haberler, yetkililerin açıklaması, Kiev’deki yönetim değişmeden Rusya’nın onaylayacağı birisi koltuğa oturmadan bu ilerleme durmayacak. Muhtemelen Putin buna ilişkin açıklama videosunu da çekmiş olabilir. Yani Rusya’nın Kiev’e kadar ilerlemesi büyük olasılık. Kiev, yeni dünya düzeninin Berlin’i, Dinyeper Nehri de Berlin Duvarı olmaya çok yakın. Kiev’in de çevresinde kurulduğu Dinyeper nehri doğal bir sınır gibi duruyor. Donbass’ın güvenliği için de Dinyeper bir sınır hattı olabilir.

Putin, harekatlarının Zelenski ve onun üzerinden ABD/NATO’ya karşı bir savunma reaksiyonu olduğunu belirtiyor. Hal böyle olunca ABD/NATO’nun en büyük hedeflerinden biri olan Ukrayna ve Gürcistan’ın NATO üyeliğiyle NATO gölü olacak Karadeniz’deki NATO ilerleyişini durdurmak için Ukrayna’nın Karadeniz kıyı bölgelerinin şehirlerini de kontrol altına alması bir sonraki harekatı safhasında gerçekleşecektir. Ukrayna’nın zaten bir Rus toprağı olduğunu söyleyen Putin için bunlar mutlaka olması gereken konular.

★★★

- Peki nerede Batı, AB, NATO, ABD?

Hem Rus propagandası hem de Batı kamuoyu ve özellikle Türk kamuoyunda krizin öncesi çok iyi takip edilemediği için yanlış analizlerle yorumlarla bu sorunun yanıtı arandı, konuşuldu. Analiz edenler, Ukrayna’nın NATO üyesi olmadığını kısa sürede olamayacağını unuttular. Biden, ta geçen yılki NATO zirvesinde Ukrayna’nın NATO üyesi olmasının zor olduğunu, ordusunun hazır olmadığını, ülkede yolsuzlukların halledilemediğini söyledi. Dolayısıyla buraya NATO askeri gönderilmesi mümkün değil.

★★★

-Ya, Türkiye’nin durumu?

Konu, Türkiye’de de hiç anlaşılamadı. Sapla saman karıştırıldı. Medyada her şeyin analizcileri bu konuyu da analiz (!) edince ortaya bir şey çıkmadı. Kopyala/kes/yapıştır yorumlarla aynı şeyler soğuk savaş mantığıyla söylenip durdu. Sürekli Türkiye’nin kritik önemde olduğu, krizin çözümünde ana aktör olduğu, Türkiye’siz çözüm olmaz gibi hamasi değerlendirmeler yapıldı.

Türkiye tabii ki önemsiz değil. Türkiye’nin kritik bir jeopolitik konumu var. Dört bir tarafındaki krizlerin çözümünden vazgeçilmez aktör. Ama gelin görün ki, Ukrayna krizinde Batı ısrarla Türkiye’yi dışladı. Birçok mekik diplomasi oldu içinde Türkiye yok. Biden, NATO genel sekreteri, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Polonya, Romanya liderleriyle zirve yapıyor ,Türkiye yok. Cumhurbaşkanı bir arabuluculuk girişimi başlattı Ukrayna’ya gitti ama Putin ses seda vermiyor. Putin bütün liderleri kabul etti Moskova’da ama Cumhurbaşkanına ‘ben gelemiyorum sizi bekleriz’ demedi. Tabi bunun arkasında Türkiye’nin hem Ukrayna ile ikili ilişkileri hem de NATO bağlamında tarafının net şekilde Ukrayna yanında olması var.

Türkiye’de olay bir netleşsin tepkimizi kararımızı veririz anlayışı var gibi. Halbuki söyledik, Putin senaryoyu yazmış, videolarını bile çekmiş. Önden gidiyor. ABD bütün istihbarat imkanlarıyla an be an Rusya’nın imkan kabiliyetlerini, bunlarla neler yapabileceğini paylaşarak çok aktif bir karşı propaganda yaptı. Putin’in niyetini okumak yerine yapabileceklerini listeledi.

Türkiye’de ise analizcisi dahil herkes niyet okuma peşinde. Yok Putin bunu yapmaz, Biden şunu yapmaz, yok o söyle yapacak bu böyle yapacak. Bu analiz veya değerlendirme değil kahve muhabbeti olur. ABD’nin açıklamalarına bakarsanız ısrarla Putin’in ne yapacağını nasıl karar vereceğini bilmiyoruz ama askeri konuşlanması saldırıya geçme imkanını gösteriyor diye konuştular. Biz böyle yapınca da çevremizde olup bitenleri kavrayamayız karşı politika geliştiremeyiz. Öyle de oluyor.

★★★

-Tarafımız ne olmalı?

Tarafsız olmamız gereken bir krizde tarafımız net. En azından Putin’in tehdit olarak algıladığı savunma sanayi işbirliğini geçici olarak askıya almak gerekirdi.

Dikkat çekici bir nokta daha var. O da, ABD/NATO’nun krizin zirve yaptığı son iki haftadır Karadeniz’e savaş gemisi göndermemiş olması. 2024’ten sonra Karadeniz’de sürekli gemi bulundurmaya özen gösteren ABD’nin bu tavrı manidar. Montrö kısıtlamaları nedeniyle Karadeniz’de bulunacak NATO gemilerinin Rusya’nın Karadeniz Donanmasıyla baş etmesi zaten zor ama sıcak temas olasılığının yüksek olması nedeniyle bu seçenek istenmemiş olabilir.

Bunun bir amacı ilk başlarda söylediğimiz gibi Türkiye’nin dışlanması. Hatırlanacağı üzere Yunanistan’ın Dedeağaç limanı üzerinden Karadeniz ve Orta Avrupa ülkelerine askeri güç aktarma tatbikatları yapılıyordu. Böylece Türkiye ve Montrö önemsizleştiriliyordu. Karadeniz’e gemi göndermeme bunun pratik bir uygulaması olabilir. Ayrıca, Rus deniz kuvvetlerinin de D.Akdeniz’de önemli bir güç bulundurması, NATO kuvvetleriyle eş zamanlı tatbikatlar yapması gözden kaçmasın. Ukrayna’nın denizdeki hesaplaşması ya da savaşın D.Akdeniz’e kadar yayılmasına sahne olabilir.

Ama başka bir olasılık beni kaygılandırıyor. ABD’nin Karadeniz’e deniz gücü sokma seçeneğini ileri safhada kullanabileceğini düşünüyorum. Rusya’nın Ukrayna’daki harekatının ilerlemesi, Ukrayna’da askeri ekonomik insani durumunun kötüleşmesi durumunda “insani gerekçelerle müdahale- P2R (Prototect to Respect)” adıyla Karadeniz’e yardım adı altında Montrö’nün kısıtlamalarını aşan deniz gücü sokma emrivakisi olabilir. Böyle bir süreç başlarsa ne zaman biter kim bilir...

★★★

Ulu Tanrı,  tüm şehitlerimizle birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşlarına rahmet etsin. Nur içinde yatsınlar. Mekanları cennet olsun.