1.Maynard Keynes...
Ve Karl Marks:
Benim vazgeçilmezlerim...
★
Tabii ki Keynes’in Adam Smith’ten pek hoşlanmadığını biliyorum...
Ama...
O, onun sorunu:
Benim değil...
★
Ben...
Keynes’in, Smith’e yönelik tüm eleştirilerine rağmen...
Hem kendisine...
Hem Smith’e olan sevgimden vazgeçmem...
Sosyalistliğim ise...
Karl Marks’ın insana verdiği değerden gelir...
★
Canlarım...
Yaklaşık 30 yıldır ulusal medyada:
“Adam Smith, Karl Marks ve John Maynard Keynes’i kardeş yapalım” çağrısını yineliyorum...
Gerekçem ise ünlü bir Osmanlıca söz:
“Bir şeyin efradını cami, ağyarını mâni yapmak...”.
★
Yani:
Bir fikri...
Kendi içinde...
Ya da...
Karşıt fikirleriyle birlikte ele almak...
Benzerlerini:
Bir arada toplayıp...
Benzemeyenlerini ise:
Dışarıda bırakmak...
★
Bu idealim:
Farklı düşünceleri din olmaktan çıkarıp...
Özgürleştirmektir...
★
Adı geçen üç büyük ustanın birbirlerine karşı fikirlerinin yanı sıra...
Birbirlerini destekleyen öylesine doğru:
Görüş ve önerileri var ki: Harika...
★
Önemli olan...
Bu üç büyük ustayı da:
İyi okumak...
Doğru anlamak...
Ve...
Analiz etmek...
Yanlış ve tehlikeli
Liberal ekonominin diğer iki isminden biri: “Rekabet” ekonomisi...
Diğeri ise:
“Risk” ekonomisidir...
★
Tabii ki:
Rekabetin haklı ve adil...
Riskin ise akılcı olması gerektiğini...
Asla unutmamak şartıyla...
★
Erdoğan’ın YİD’leri...
Haklı rekabetten uzak olduğu...
Risk taşımadığı (Piyasa ekonomisi hiçbir konuda gelir garantisi vermez) için: Yanlış ve tehlikeli...
Yaktın bizi
Haber:
İTO, İstanbul’da yıllık tüketici enflasyonunun haziranda %94,19 ile son 24 yılın zirvesine yükseldiğini açıkladı.
★
Bugüne kadar...
TÜİK enflasyonu, 2 gün kadar önce açıklanan İTO enflasyonundan...
2 puan kadar yüksek açıklandı...
Bu istatistiğe göre...
TÜİK’in son 12 aylık enflasyon oranı:
%88-90 arasında olmalı...
★
Oysa...
Ve 27 Aralık 2021 günü...
İlgili Bakan Nebati’yi dinleyip...
Milletçe uykuya dalsaydık (Gerçi yarıya yakınımız son 10 yıldır hiç uyanmadan uyuyor ya neyse...).
Bugün uyandığımızda:
“Allah’ım beni baştan uyut” diye yalvaracaktık...
★
Aaahhh Nebati ahhh...
Yaktın bizi...
Tabii ki bana göre...
Keynes, Smith’in “olmazsa olmaz” dediği salt bireyciliği şöyle eleştiriyordu:
“Bireylerin ekonomik aktivitelerinde kural tanımayan bir ‘doğal özgürlüğe’ sahip oldukları bir gerçektir... Kişisel çıkarların genellikle aydınlatıcı/bilgi verici oldukları ise doğru değildir... Tecrübe; bireylerin, bir sosyal birim oluşturduklarında, ayrı ayrı hareket ettiklerindekine kıyasla daha açık görüşlü olduklarını göstermektedir...”.
★
Marks ise...
Smith’in; bireyin kişisel çıkar peşine düşmesinin herkes için faydalı bir sonuç ortaya çıkaracağı iddiasını ve özgür rekabet konusundaki düşüncesini şöyle eleştiriyordu:
“İşçileri ezen ve onları uygun başka bir sistemde, yani mülkiyetin sosyal veya kamu sahipliğine dayalı bir sistemde olabileceklerinden daha kötü hâle düşüren, rekabetin demir yumruğudur...”.
★
Bütün mesele...
Gerek Keynes’in...
Gerekse de Marks’ın (Demir yumruklu rekabet, güçlünün güçsüzü ezdiği vahşi rekabettir...) bu doğrularını...
Smith’in:
Denetimli ve...
Tekelciliği reddeden özgürlük anlayışıyla buluşturabilmek...
Uyumlu hale getirmek...
★
Tabii ki:
Bana göre...
Hatırlayacağım
Rejimin valilerinden biri dedi ki:
“Devletin ideolojisi İslam’dır...”.
★
Bu arkadaş en azından Mülkiye mezunudur...
Ya da Hukuk fakültesinden diploma almıştır...
Ama...
★
Gördüğü eğitim sadece cehaletini almış...
Geriye kalanı da ona...
Bu saçma sapan lâfı ettirmiş...
Çünkü...
★
Anayasamızın 2. Maddesi...
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ideolojisini şöyle tanımlıyor:
“.... demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir...”.
★
Bu arkadaş için söylemek isteyip de vazgeçtiklerimi...
Adını her duyduğumda:
Hatırlayacağım...
Dünün tweeti
Fehmi İlkay Çeçen
(@fehmi_ilkay)
-Kâinatın efendisi kâinatı yaratandır, Muhammed (as) değil.
-Muhammed (as) Allah’ın sevgilisi/habibi değil kulu ve hizmetkârıdır.
-Şirkin temelinde Allah’la birlikte efendiler/kurtarıcılar aramak vardır.
-”Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım” sözü Allah’a atılmış bir iftiradır.