Bir ülkenin kalkınması her alanında yaşanan birlik ve beraberlikle mümkün olur. Bir millettin değerlerini birbirine düşürerek, bölerek, parçalayarak başarıya ulaşılamaz. Şahısların siyasette, ticarette ve sporda kendilerine fayda sağlamak için ortaya koydukları parçalamaya yönelik stratejilerden kimseye fayda gelmez. Özellikle futbolun içine sosyal medyanın yaygınlaşmasının ardından, sanal alemin renkler üzerinden kestikleri rolle maddi kazanç elde eden ne vatana, ne millete faydası olmayan saçma, sapan fenomenlerinin oluşturduğu bölücü iklim en büyük belamız oldu. Bu tiplere başarısızlıklarını örtmek için destek veren başkan ve yöneticiler de bu belanın oluşmasında en büyük pay sahibidirler. Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi 2. Ön Eleme Turu’nda Azerbaycan ekibi Neftçi Bakü ile oynadığı maçla birlikte Avrupa kupalarındaki 286. mücadelesine çıktı. Sahadan galip ayrılan sarı-kırmızılılar, Avrupa kupalarındaki 100. galibiyetini aldı. Bu, bir ülkenin Avrupa temsili için gurur vesilesi olması gerekirken tam tersi anlamsız şekilde kompleks haline dönüşebiliyor. Bu seviyeyi geçmek Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor başta olmak üzere bütün takımlarımız için ana hedef olmalı. Avrupa’da gelecek başarılar sayesinde ülke futbolu mali olarak kurtuluşa erişecektir. Kavga ikliminin, ayrıştırmanın saçma sapan fenomen tiplere ve başarısızlıkları ile tarih yazan başkan ve yöneticilere fayda sağlamaktan başka bir sonucu olmayacaktır.
Fenerbahçe ve Beşiktaş, Türk olmayan takımları 100. kez yenen Galatasaray’ı kutlasa ne kaybederdi? Bu hem sporun hem de ecdadımızın bizlere emanet ettiği ebedi dostluğun, milli beraberliğin şartı değil midir? Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un, Bankalar Birliği anlaşması kapsamında ortaya koyduğu duruşun Galatasaray ve Beşiktaş’a faydası olmayacak mı? Her dönemde saha dışında ortaya koydukları birlik ve beraberlik sonunda ne zaman zarar ettiler? Birbirimizi sevmekten, birbirimizin mutluluklarına ortak olmaktan korkmayalım. Bizi bölmek isteyenler mutsuzluk ve kin dolu bir ülke ortamından fazlasıyla mutlu olurken Avrupa’ya meydan okunan, ülke futbolunun yüz akı olan bu başarıyı takdir edip sahiplenirsek hep beraber büyürüz