Korkusuz

Sizi gidi takiyeciler!

Sizi gidi takiyeciler!
Korona konulu tartışmalar yüz tutmaya başlamışken, AKP yeni konular bulmanın telaşındadır.

Darbe lafları işe yaramayınca “Acaba ne bulsak?” modundalar.

FETÖ’cü tiplerin tehdit savurma geleneği işe yarar gibi ama Bülent Arınç’ın deyimiyle “AKP’ye puan kaybettiriyor”.

Son yıllarda olduğu gibi.

Eski FETÖ’cü, şimdi Erdoğan’cı gibi görünen 10-15 tipin saldırmadığı kimse kalmadı.

Politikacılar, gazeteciler, sanatçılar ve bilumum muhalifler.

Adamlar işlerini çok iyi yaptı, yapıyor ama esas sorun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onlara yeşil ışık yakmasıdır.

Bu tiplerin kendilerine hayrı yok.

Bir iktidar, bu tiplerle ayakta duracaksa bırakın yıkılsın gitsin.

2001’de kendine göre doğru erdemlerle yola çıkan AKP, bu adamların desteğine kaldıysa işi çok zor.

Bunu ben değil, AKP’nin ilk kurucuları söylüyor.

Bunu ben değil, ilk yıllarda Erdoğan’ın çok yakınında bulunan ve şimdi de Davutoğlu’na yakın duran gazeteciler söylüyor.

Bunların birçoğu Erdoğan’ın yanında iken, şimdiki lümpenler birer FETÖ’cü ya da Amerikancı olarak Erdoğan’a düşmanlık ediyorlardı.

Hepsinin arşivlerde videolu ve yazılı itirafları var.

Ama işe yaramıyor çünkü adamlar yüzsüz.

“Ya Rabbi şükür” türünden.

Bu ülke ve toplum bu hastalıklı tiplerin yükünü taşıyamaz.

Eğer bugün AKP ve Erdoğan; iç ve dış politikada zor durumdaysa, bunun nedeni bu yalaka tiplerdir.

Bilgisiz, çapsız, yalancı ve analiz yeteneğinden yoksun zavallılar.

Hırçınlaştıkça zırvalıyor, o da olmayınca kafayı üşütüyorlar.

Hesap soran da olmayınca, her türlü sınırı aşıyorlar.

Adamlar; Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan hakkında vatana ihanet ve casusluk dahil bir sürü suçlamalarda bulunuyorlar ama hiç kimse onlara “Yahu siz ne yapıyorsunuz?” demiyor.

İşimiz zor.

Yandaş yalakaların muhaliflere ve muhalefete saldırması normal karşılanabilir ama bu yalakaların bir zamanlar yalakalık yaptıkları Gül, Davutoğlu ve Babacan’a en ağırından hakaret etmesi hiç normal değil.

“Vefasızlık” diyeceğim işe yaramaz “Bari biraz olsun eski velinimete minnet borcunuz olsun”.

Ama olmaz çünkü karakter meselesi.

Bir iktidarın bu tiplere yaslanması beni çok üzüyor.

Önceki velinimetlerini satanlar bir alışkanlık olarak şimdiki velinimetlerini ilk satanlar olacaklardır.

Ben bu filmleri Ortadoğu ülkelerinde yakından gördüm ve yaşadım.

Irak, Suriye, Libya, Mısır, Yemen ve diğerleri.

Bu ülkelerin hali ortada.

Türkiye bir Ortadoğu ülkesi değil ve olmamalıdır.

AKP’nin bu yönde bir çabası varsa, ki öyle görünüyor, bu ülkeye çok yazık eder.

Türkiye bir Orta Asya ve Kafkas ülkesi de değildir.

Eşini yardımcısı yapan İlham Aliyev’in de ülkesi değil ve olmamalıdır.

Yaklaşık 100 yıllık Cumhuriyet geleneği, bazı ideolojik saplantılar uğruna yok edilemez.

Arap ve dünya İslamcılarına güvenenlerin her zaman sonu hüsran olmuştur.

Nedeni de çok basit çünkü onlar her zaman Amerikancıdır.

Vahabi Suudiler, Müslüman Kardeşler, Kaide, Taliban, IŞİD, Nusra ve benzeri yüzlerce örgüt ve oluşum.

Yaşadığımız TÜM sorunların nedeni onlardır.

100 yıllık tarihi yazacak halim yok ama son on yılımız her şeyi yeterince anlatıyor ve kanıtlıyor.

Hani şu Arap Baharı dedikleri kanlı tezgah.

Ve bu tezgahın merkezinde bir AKP.

Bunu ben değil BOP’çular söylüyor.

BOP ve Bahar olmasaydı ‘hilafet ve saltanat’ hevesimiz olmayacaktı.

Bu heves olmasaydı bugün Türk Ordusu; Suriye, Libya, Somali, Katar ve benzeri yerlerde olmayacaktı.

Türk Ordusu oralarda olmasaydı, Türk devleti bu ülkelerde savaşan 200 bine yakın militanın maaşını ve tüm gereksinimlerini karşılamak zorunda olmayacaktı.

Bu olmasaydı korona ile birlikte her vatandaşa beş değil, en kalitelisinden beş yüz maske bedava dağıtılırdı.

Bu olmasaydı işsizlere 1170 TL değil 1170 dolar verilirdi.

Bu olmasaydı dolar 7.2 Lira değil; bir lira, bir dolar olacaktı!

Ama olmadı.

Olmadı çünkü AKP son on yılda her şeyi yanlış yaptı.

AKP yanlış yaptıkça yandaş yalakalar “Padişahım sen çok yaşa” modundaydı.

Adamlar belki de çaktırmadan Erdoğan düşmanıdır.

En kalitesinden TAKİYECİ.

Benden söylemesi.