Sade suya twit!
Sağlık bakanımız cevap vermiyor.
Milliyet’ten Melih Aşık abimiz soruyor.
Cevap yok...
Sözcü’den bizim İsmail soruyor. Saymaz.
Bakanımız cevap vermiyor.
Ben soruyorum.
Hem ekrandan hem gazeteden...
I-ııhh...
Gene tık yok...
Uğur Dündar soruyor yahu... Koskoca Uğur Dündar!
Ona da cevap yok...
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca gazetecilerin sorularına cevap vermiyor.
★★★
Ama bir sanatçıdan çıt çıktı mı?
Sayın bakan çatttt... Orada...
Yıldız Tilbe grip ilacım nerde diyor...
Sayın bakandan anında twit...
Athena Gökhan haklı olarak isyan ediyor.
“Tavan yapan vakalardan ben neden sorumluyum ya?
Bakan Bey boş geçmiyor...
“Gökhan Bey kardeşim, sorumluluk suçlamak manasına gelmez. Artan vaka sayısında suçumuz yok sorumluluğumuz var. 84 milyon beraber artırmadık vaka sayılarını ama birlikte mücadele etme sorumluluğumuz var. Destek olacağınızdan şüphem yok.”
★★★
Sade suya twit...
HHH
Eeee...
Sonuç?
Aşılar nerde?
★★★
Önce fısıltı gazetesi çalıştı.
‘Aşı sırası geldiği halde olmayanlar var.’
Sonra ‘ikinci algı’ dalgası devreye girdi.
‘Sırası geldiği halde olmayanlar yüzünden Biontechler çöpe gidiyor.’
Gene suç ahalinin üzerine yıkıldı iyi mi?
‘Aşı var... Ağzına kadar dolu... Ama ah bu bizim milletimiz var ya... Hazır ayağına gelmiş aşıyı olmuyor...’
İnanalım mı?
★★★
Sonra oran açıklamaya başladılar.
Yüzde 25
Yetmedi...
Yüzde 30 dediler...
Dün akşam saatlerinde...
Yeni oran geldi.
Aşı sırası geldiği halde olmayanların oranı
% 40 deyiverdiler.
★★★
Aşısını olmayan varsa... Hemen bir sonrakine yaparsın...
O da mı gelmedi, bir sonrakine...
Bu çağda bu koordine edilemez mi?
★★★
Bakınız...
Nasıl bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu 1 örnekle anlatayım.
Dün yapılan test sayısı 300 bin (yaklaşık)
Pozitif çıkan vaka sayısı ise 60 bin (yaklaşık)
Bu şu demektir.
Test yaptığınız her 5 kişiden biri pozitif.
Bu korkunç bir durumdur.
Bir yıl boyunca tüm pandemide ise bu oran 1/10’du.
Şimdi ise 1/5.
Yani...
Bir mekanda 5 kişi oturuyorsanız... Bir kişi muhakkak pozitif...
İstatistik böyle söylüyor.
★★★
İçinizi karartmak istemem.
Ama...
Dünya Sağlık Örgütü bir simülasyon yaptı.
Türkiye bu tempoda giderse 300 bin kişinin yaşamını kaybedebileceğini öngören bir rapor yayınladı.
Peki bu kabusa karşı tek silahımız ne?
Aşı!
Peki elimizde var mı?
Bilmiyoruz.
★★★
ABD bu hafta 18 yaşa aşılama başlayacağını duyurdu.
Eğer biz 1-2 ay içerisinde gençlere aşılamaya başlayamazsak önümüzdeki yılda da üniversite eğitimi yüz yüze olmayacak demektir.
Kaybımıza bakar mısınız?
Eğitim öğretim de bir kayıp yıl daha...
★★★
Sayın bakan iyi dilek ve temennileri herkes yapar...
Siz lütfen açıklayınız.
Aşılama 50 yaşa ne zaman inecek?
40 yaşa ne zaman aşı yapılacak?
30 yaş 20 yaş ne zaman?
Gençlerimiz ne zaman aşılanacak?
★★★
Athena Gökhan’a laf yetiştirmeyi bırakınız Sayın Bakan...
Aşıların yerini söyleyiniz.
128’lik Gol
CHP uzun zamandır böyle gol atmamıştı.
‘128 milyar dolar nerede’ sloganı tutar mı tutmaz mı derken valilikler tek tek pankartları sökmeye başlamasınlar mı?
Duymayan da duydu.
Üstüne üstlük...
Ak Parti’nin de kafası bir hayli karıştı.
Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, ‘kasada’ dedi.
Nurettin Canikli “Milletin evinde” dedi.
Mahir Ünal dolarla TL’yi karıştıran twit attı. Sonra fark edip sildi.
Anlayacağınız...
Tam çorba oldu.
Bu arada 128 Milyar dolar...
Bilgisayar oyunundan, mizah dergisi kapağına hatta çocuk kitabına kadar her yere girdi.
Bu yazıyı kaleme aldığım sıralarda Merkez Bankası’ndan nihayet açıklama gelmişti.
Ama o açıklamada kamuoyunu ne kadar tatmin edecek bilmiyorum.
Çünkü...
Slogan çoktan aldı yürüdü.
“128 Milyar Dolar nerede?”
★★★
Unutmayın...
Çağımızda algı her şeydir.
