Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

Rahmi Bey'e saldıranlar midemi bulandırıyor...

Canlarım benim...

Son günlerde gazetecinin gazeteciye nasıl da düşman olduğunu görüyor musunuz?..

Evet evet bildiniz...

Sözü Rahmi Turan’ın yaptığı o habere getireceğim...

Yani...

“Bir CHP’li vekil Saray’da Cumhurbaşkanı ile görüştü” haberine...



Haberi bildiğinizi tahmin ediyorum çünkü...

Muhalifi muvafığı bütün medya ve siyaset o haberi tartışıyor...

Cumhurbaşkanı, Rahmi Bey’in yazısının yayımlanmasının üzerinden dört gün geçtikten sonra:

“Bu haber CHP’nin yalanıdır” deyip Rahmi Turan’ın da kayıp olduğu iftirasını attı...



Canlarım be...

Deyin ki, Rahmi Turan yanıldı ya da yanıltıldı...

Ve yine deyin ki “yanlış” yaptı...

İyi de arkadaş...

Rahmi Bey’i parmağına dolayıp ona saldıranların bugüne kadar yaptıkları her haber doğru muydu?..



Bitmedi...

Sayın Cumhurbaşkanı (O zaman başbakandı) “Kabataş’ta başları bandanalı ve kollarında dövmeler olan 70 kadar kişi başı örtülü bacımı darp edip üzerine işediler” derken doğru mu söylemişti?..

Kendisine yakın bazı sol ve muhalif görünümlü gazeteciler bile dönemin başbakanının “doğru” olmayan haberini doğrulamak için yalana sapıp “Valla billa görüntüleri izledik midemiz bulandı” demediler mi?..

Sonradan da “Görüntüleri izlememiş izleyenlerden dinlemiştik” diyerek özür dilemediler mi?..



Ve...

Doğru olmayan tek haberi o muydu?..

Yani...

Rahmi Bey’e karşı organize (muhalif – muvafık fark etmiyor) saldırıya geçenler hiç yanlış haber yapmamış havalarına girmiyorlar mı midem bulanıyor...

RAHMİ BEY’E İLK TAŞI KİM ATABİLİR?..


İncil Yuhanna 8’de zina ederken yakalandığı iddia olunan bir kadın İsa’nın yanına getirilir...

Ve İsa’ya, “Öğretmen, bu kadın tam zina ederken yakalandı” deyip devam ederler... “Musa, Yasa’da bize böyle kadınların taşlanmasını buyurdu, sen ne dersin?” ...

Asıl amaçları ise İsa’yı denemekti...

O’nu suçlayabilmek için bir sebep arıyorlardı.

İsa o sırada eğilmiş, parmağıyla toprağa yazı yazıyordu.

O kadar çok sordular ki aynı soruyu...

İsa başını kaldırdı, vücudunu doğrulttu ve “İçinizde kim günahsızsa, ilk taşı o atsın!” dedi.

Sonra yine eğildi, toprağa yazmaya başladı.

Başta yaşlılar olmak üzere, tapınakta bulunanların hepsi dışarı çıkıp İsa’yı yalnız bıraktılar.

Kadın başını dikmişi büyük bir özgüvenle orada öylece bekliyordu...

İsa yine başını kaldırdı, vücudunu dikti ve kadına sordu:

“Kadın; nerede onlar? Hiçbiri seni taşlamadı mı?”...

Kadın, “Hiçbiri taşlamadı efendim” dedi.

İsa, “Ben de seni yargılamıyorum” dedi. “Git ve bundan sonra günah işleme!”



Neymiş?..

Rahmi Turan mesleğine ihanet etmişmiş...

Neymiş?..

Rahmi Turan kaynağını açıklamalıymış...



Yahuuuu...

Hemen hepiniz bugüne kadar kaynağınızın adını açıklamadığınız için aynı soruya muhatap olduğunuzda:

“Kaynağımızı açıklamak zorunda değiliz. Bu soruyu bize savcı ve yargıç bile soramaz” diye savunmadınız mı kendinizi?..



O halde...

İçinizde hiç yanlış haber yapmamış, her haberinde kaynağını açıklamış kimse, Rahmi Turan’a ilk taşı o atsın...

CUMHURBAŞKANI NEDEN YALANLAMADA GECİKTİ?


Canlarım...

Rahmi Bey haber kaynağını açıkladı...

O da bir gazeteci:

Talat Atilla...

Ama o da “benim kaynağım bir CHP’li” diye açıklama yaptı...

Oysa Rahmi Bey’e haber verirken bakın ne demişti:

“9 Kasım akşamı çok önemli bir siyasetçi sizin Saray, bizim külliye dediğimiz yerde cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan huzuruna çıktı...”



Ya Atilla’nın “CHP’li” dediği kaynak “CHP’li” değil...

Ya da...

CHP’li rolü oynayan biri...



Sahi...

Neden hiçbir gazeteci arkadaşım Cumhurbaşkanı’nın haberin yayımlandığı günden 4 gün sonra yalanlama yaptığını sorgulamıyor...

ÜLE Bİ AYVAN Kİ


Hüsmen’e seks hayatını sormuşlar...

Başını kaşırken cevaplamış:

“Te be” demiş...
“Üle bi ayvan ki... Evdekine karşı sakin ve sessiz ama yabancı görünce saldırgan be agacım...”