Korkusuz
Utkan Aydın

PAOK ufukta taraftar farkında

PAOK maçı tünelin ucunda. Tek maç, rövanşı yok. Ya herrü ya merrü yani... Beşiktaşlılar da farkındadır umarım.

Taraftardan bahsetmiyorum çünkü onlar durumun ciddiyetinin bilincinde. Şampiyonlar Ligi’ne katılmanın anlamını, gelecek paranın kulübe sağlayacağı katkıyı veya Beşiktaş isminin dünyanın en önemli takımlarıyla yan yana anılacak olmasının değerini biliyorlar.

Yöneticilere gelirsek aynısını söylemek zor. PAOK’un meseleyi milli maçtan da öte bir kan davası şekline çevirmesine karşı acaba ne yapıldı? Formalarına Ayasofya, Konstantinapol (İstanbul değil) ve Helenizm yazdılar malum. Biri de ‘Maç oynayacağız kazanmak da var kaybetmek de savaşa gitmiyoruz’ diye kınama gereği görmedi.

UEFA’nın ön elemedeki PAOK sınavına daha önce Yunanistan Ligi’nde, üstelik de PAOK’un maçını yönetmiş İtalyan Daniele Doveri’nin atanmasına da ses çıkarılmadı gördüğümüz. Öküzün altında buzağı aramayalım tamam ama bu kadar tesadüf de filmlerde olur ya...

Tabii en önemli konu kadro oluşumu. Ligin bitmesinden bu yana neredeyse 1 ay geçmiş ve takımda eli yüzü düzgün bir santrfor yok. PAOK maçının gerçek değeri 30 milyon Euro. Selanik’e Larin ve Güven ile gitmeyi düşünmek ise paha biçilemez... Bu örnek bile Şampiyonlar Ligi’ne verilen değeri gösterme açısından emsalsiz.

Kurmaylar, kulübü yaşatmak için büyük çaba gösteriyor kabul ama yönetim içinde büyük bir organizasyon eksiği var. Yine iş Sergen Yalçın’a kalacak. Yalçın yaparsa amenna, yapamazsa yandı gülüm keten helva...