Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

Muhalefet partileri nasıl iktidar olurlar?..

ABD’nin talebi üzerine Avusturya’da gözaltına alınan ve...

Hakkında 225 yıl hapis cezası istenen Sezgin Baran Korkmaz; nasıl zengin olduğunu şöyle anlatıyordu:

“Çalacaksan, zengin fırınından çalacaksın...”.

[caption id="attachment_272497" align="alignnone" width="600"] Sezgin Baran Korkmaz[/caption]



Bir siyasi parti liderimiz ise...

Gecekonduda kirada oturduğu fakirlik yıllarında...

Kendini dinleyen garip gureba, fakir fukaraya şöyle bir soru sormuştu:

“Fakir neden fakir?..”.



Kendisini dinleyen garip gureba, fakir fukara bu sorunun cevabını tabii ki bilmiyordu...

Bilseydi zaten garip gureba, fakir fukara olmazdı...

Haliyle...

Bunu söyleyen liderine, “öküz trene bakar gibi” bakınca...

Siyasi parti liderimiz cevabı da kendisi vermişti:

“Çalmasını bilmediği için...”.



Canlarım...

Biliyorsunuz...

Az gelişmiş ülkeler genellikle Müslümanların yaşadığı ülkelerdir...

Ve...

Bu ülkelerde halkın geneli:

“Çalıyor ama çalışıyor” zekasında ancak olduğu için...

Zenginin malını çalarak yapılan hırsızlık günah değildir...

Günah olmadığından ötürü...

Suç da sayılmaz...



Az gelişmiş ülkelerde...

Zenginin malını çalan bir kişi böylece...

Servetinin kaynağını meşrulaştırır...



Az gelişmiş ülkelerde:

Bir anda zengin olan siyasetçi, bürokrat ve...

Bu ikilinin desteklediği iş insanları...

Çalmayı bildikleri için kolayca zengin olurlar...



Vicdanını yitirmiş uyanık birileri...

Muhalefet partilerine acilen:

Nasıl iktidar olunur?..

İktidar olunca nasıl çalınır?..

Ve...

Yakalanmadan nasıl pay edilir konularında ders veren siyaset okulları açmaları gerektiğini anlatmalı...

CHP OY KAYBEDERKEN NASIL KAZANIYOR?..


Avrasya Araştırma Başkanı Kemal Özkiraz, yeni anket çalışmasını paylaştı....

Haziran ayı anket sonuçlarına göre:

AKP’nin oyları %30’un altına düşmüş...



Özkiraz anketine göre...

“Erdoğan her şekilde kaybediyor...”.

Hatta...

Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı bile kaybediyor...

[caption id="attachment_272498" align="alignnone" width="600"] Kemal Kılıçdaroğlu[/caption]



Benim anlayamadığım şu...

Tayyip Erdoğan %30 oy alırken kaybediyor...

Ama...

%23 oy aldığı halde Kılıçdaroğlu kazanıyor...



Sevgili Kemal kardeşim bunun nasıl olduğunu da açıklasa keşke...

CHP’LİLER VARSA DÜŞMANA GEREK YOK...


Atatürk, cehennemde olan biteni görmek istemişti...

Bir melek eşliğinde cehennemi gezme talebi kabul edildi...

Üzerinde “AKP’nin cehennemi” yazan bir kapıdan içeri girdiler...

Bir kaynar kazanın başında, elinde mızraklarla zebaniler duruyordu...

Atatürk, zebanilerin ne işe yaradığını sordu...

Melek, “AKP’liler cehennemde bile birbirlerini çok tutuyorlar” diye başladı anlatmaya... “İçlerinden birini sırayla itip suyun üzerine çıkarıyor ve nefes almasını sağlıyorlar... İşte o zaman zebaniler kafası suyun üstüne çıkan AKP’liyi tekrar kazanın dibine yolluyorlar...”.

Bunun üzerine Atatürk sordu:

“Peki, benim kurduğum Cumhuriyet Halk Partisi’nden hiç kimse yok mu cehennemde?..”.

“Olmaz olur mu?” dedi melek gülümseyerek... “Gelin sizi onların cehennemine de götüreyim...”.

Üzerinde “CHP’lilerin cehennemi” yazan kapıdan içeri girdiler...

Yine kaynayan kazanlar vardı ama...

Hiçbirinin başında zebani yoktu...

Atatürk merakla sordu:

“Bu kazanlarda neden zebani yok?..”.

Gülümsedi Melek...

“İhtiyaç yok da ondan... Çünkü bu kazandakilerden biri kendisini kurtarmak ya da nefes almak için kafasını suyun üzerine çıkarınca; diğer CHP’liler o kişiyi ayaklarından tutup aşağı; kazanın dibine çekiyorlar...”.



Fıkra işte...

Duyun da inanmayın...

ARA KERE KİMİ KERE AYNAYA BAKMALI...


Gözümüzün nuru, gönlümüzün süruru, bir devlete tek başına bedel Muhterem Lider’imizin dobralığını...

“Doğrucu Davut” (Davut’un başında “Ahmet” yok) hallerini çok seviyorum....



Mesela, örneğin...

Geçtiğimiz günlerde, çok sevdiği kindar ve dindar alfa-beta kuşağıyla sohbet ediyordu...

Bir ara:

Siyasetin “yalan” üzerine kurulmasının hiç hoş olmadığını söyledi...

Gördünüz mi bilmem:



Ne kadar da “samimi...”.

Ne kadar da “sakin...”.

Ne kadar da “sempatik...” idi...



Yakın çalışma arkadaşlarından biri:

“Yalanı ve yalancıyı hiç sevmez” dedi...



Hatta...

Yalan ve yalancıdan:

Nefret edermiş...

“Yalancı” biriyle karşılaşmamak için aynaya bile bakmazmış...



Bence o kadar abartmamalı...

Ara kere kimi kere aynaya bakmalı...



Bakmalı ki...

Yalan ve yalancıların...

Ne kadar yakınında olduklarını görmeli...

BU CHP’LİLERİ NE YAPMALI BİLMEM Kİ...


Duydunuz mu?..

CHP “yalan” siyasetine devam ediyor...



Efendim neymiş?..

Sözde Diyanet demişmiş ki:

“Kur’an-ı Kerim’in meal ve tefsirlerini okumak gerekli olmakla birlikte okunan bu tercümelerin Kuran olarak isimlendirilmesi caiz olmadığı gibi mealin Kuran yerine okunması da doğru değildir. Ayrıca ezanın Türkçe okunması da caiz değildir...”.



Yahu imansız CHP’liler...

Diyanet böyle bir açıklama yapar mı hiç?..

Bu tamamen sizin uydurmanız...

Allah sizi bildiği gibi yapsın iyi mi?..

Dinsiz CHP n’olcek?..



NOT:

Canlarım, yazımı gönderdikten sonra öğrendim ki Diyanet bu açıklamayı aynen yapmış...

Söyleyecek söz bulamıyorum ama...

Yine de...

İnadına...

CHP’lilerden özür dilemiyorum...

Bunu değilse de yakın zamanda mutlaka başka bir yalan uydururlar...

Hatta bu CHP’liler:

Sultanımız, padişahımız, Hz. Vahdettin efendimizin Kurtuluş Savaşımızda başkomutanlık görevini üstlendiğini ümmetimizden gizlemek için...

Mustafa Kemal’in Kurtuluş Savaşı’nda başkomutan olduğunu bile iddia ederler...

Allah ümmetimizi ve devletimizi CHP’lilerin şerrinden korusun:

Âmin...

ÖKÜZ GİBİ BAKTIM DAHA DOĞRUSU...


İktidara partilerine destek veren bir Gazeteci, televizyoncu, istihbarat görevlisi, danışman arkadaşım anlattı...

Dinlerken:

Kulaklarıma inanamadım...

İnanmamakla da iyi etmişim...

Zira...

O “inanılmaz” ülkeyi anlatan arkadaş isim vermedi...



Ne mi anlattı?..

Aklımda kaldığı kadarıyla sizinle paylaşayım...



Mesela...

O ülkede...

Tweet atan hapse atılıyormuş...

Ama...

Çocuklara tecavüz edenler cezaevinden çıkarılıp sokağa atılıyormuş...



Mesela...

Halkın geleceğinden endişe eden ve...

Bu endişelerini sosyal medya hesabından paylaşan kamu görevlileri:

İşten atılıyormuş ama...

Halkın geleceğini çalan...

Halkın sahip olduğu devletin hazinesini soyanlar:

Devlet katında daha yüce makamlara atanıyormuş...



Mesela...

Devleti soyup soğana çeviren hırsızları suçüstü yakalayan polisler, savcılar, yargıçlar hapse atılıyormuş ama...

Kendilerini yakalayan polisleri, savcıları, yargıçları hapse atan hırsızlar başlara taç ediliyormuş...



Bunları bana anlatan arkadaşa:

“Beni hiç ilgilendirmiyor çünkü inanmıyorum” dediğimde şu cevabı verdi:

“Sana hak vermek için anlatıyorum... Hani sen sürekli ‘enseyi karartmayın’ diyorsun ya; haklısın... Bak dünyada ne ülkeler var... Biz halimize şükredelim ki bunların hiçbiri bizde olmuyor...”.



O bunları söyleyince ne mi yaptım?..

Dilim tutulduğu...

Onun yerine ben utandığım için...

Hiçbir şey diyemedim...

Öylece baktım...

Öküz gibi baktım daha doğrusu...