Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

Maliye Bakanlığı beni bi seviyo bi seviyo ki...

Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı bana (adeta) savaş açtı...

Yandaş müteahhidinin 750 milyon lira tahakkuk etmiş vergisini bir kalemde silen Bakanlık...

İktidarını eleştirdiğim için bana:

Yasal haklarımı bile kullandırmadığı gibi...

Vergi cezası kesmeye devam ediyor...



Maliye Bakanlığı önce...

Muaf olduğum yurt dışı döviz gelirim için:

268.500.—liralık bir tarh etti...

Vergi cezası kesti:

“Ödeme emri” gönderdi...



Geçtiğimiz cumartesi sabahı saat 08.14 itibariyle de bu defa:

Yaklaşık “150.000.—lira KDV’yi tahsil ettiğim halde ödemediğim” iddiasıyla yeni bir “ödeme emri” tebliğ etti...



Canlarım...

KDV, yani Katma Değer Vergisi nedir?..

Söyleyeyim:



Katma Değer Vergisi:

Yapılan mal ve hizmet teslimlerinde mal ve hizmeti teslim alanın, teslim edene ödediği vergidir...



Demek ki KDV neymiş?..

“Yapılan mal ve hizmet teslimlerinde mal ve hizmeti teslim alanın, teslim edene ödediği vergi” imiş...



İyi de...

Ben:

Platformunda fikir ve görüşlerimi paylaştığım Google’dan KDV tahsil etmiyorum ki...



Tahsil etmediğim...

Yasal olarak...

Tahsil etmeme imkan da olmayan bir vergiyi ben nasıl olup da T.C. Maliyesi’ne ödeyeceğim?..



Devlet bana “tahsil etseydin kardeşim” diyebilir mi?..

Elbette diyemez...

Çünkü...



Google bana “telif” ödüyor...

Ödemeyi de yurt dışından “döviz” olarak yapıyor...

Ve...

KDV vermiyor...

Hatta...

Kendi iç bünyesinde ödemesi gereken telif vergisini kesiyor...



Sözün özü canlarım...

İktidar beni yasalardan aldığı hakla değil...

Bana duyduğu kin ve nefretiyle cezalandırıyor...

BANA DAHA ÇOK KOYUYOR...


Vergi cezası ya da...

Kanunen tahsil etme imkanım olmayan KDV’nin benden tahsil edilmek istenmesi umurumda bile değil...

İtiraz eder, uğraşırım...



Tabii ki ve büyük ihtimalle orada da karşıma yine “muktedir” çıkar...

Ancak...

Ne yapabilirim ki?..

Bakanlık, cebri icra uygular...

Kanunlar karşısında (Bakanlık ve Yargı değil) boynum kıldan ince...



Ama be canlarım...

Benim için asıl acı olanı...

Sosyal ve fiziki medyamızın...

Bana yapılan bu siyasi zulüm karşısında susuyor...

Susmayı tercih ediyor olması...



Bana yapılanların bir gün kendilerine de yapılacağını görmüyorlar belli ki...

Yüzlerce YouTuber...

Telif ücretiyle yazan yüzlerce köşe yazarı:

“Beni sokmayan Maliye bin yaşasın” kafasında...



İktidar medyası ise:

“Beter ol, hapse de gir” gibi sevinç çığlıkları atıyor...



Dedim ya...

Umurumda bile değil...

Yoluma devam edeceğim...

Hem de...

Son nefesime kadar...

YASAL HAKLARIMI BİLE KULLANDIRMIYORLAR...


Canlarım...

17 Kasım 2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 7256 Sayılı kanun ile “Varlık Barışı” ilan edildi...

Kanunun uygulanması:

31 Aralık 2021 günü sona eriyor...



Bu kanuna göre...

Yurt dışında bulunan:

Para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının 30 Haziran 2021’e kadar Türkiye’deki banka veya aracı kuruma bildirilmesi halinde:

Söz konusu varlıklar serbestçe tasarruf edilebilecektir...



Bu demektir ki...

Getirilecek veya gelmiş olan paralar, dövizler vergiden muaftır...

Ben de gelirimi yurt dışından elde ediyorum...

Ve fakat...

Tek sentini bile dışarıda bırakmadan ülkeme getiriyorum...



Bu kanunu...

Daha önce yaptığım itirazımda, Vergi Müfettişi Şafak Uslu’ya verdiğim halde:

Kabul görmedi...

KARA MİZAH GİBİ...


Canlarım...

Bana:

“RADYO, TV, POSTA YOLUYLA VEYA İNTERNET ÜZERİNDEN YAPILAN PERAKENDE TİCARET” faaliyeti nedeniyle 268.500.—lira vergi tarh eden ve ceza kesen Maliye Bakanlığı...

O faaliyetlerim nedeniyle benden KDV tahsil edemeyeceğini bildiği için olsa gerek...

KDV’yi...

Hayatım boyunca hiç yapmadığım bir faaliyetimden(!) dolayı tahakkuk ettiriyor...



Ne üzerinden mi?..

Söyleyeyim de hep birlikte gülelim:



“Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda; diğer dış giyim perakende satışı (Palto, kaban, anorak, takım elbise, ceket, pantolon, şort, tekstil kumaşından veya örgü ve tığ işi).”.



İnanmayanlar...

Mükellef tutulduğum 477104 numaralı meslek kodunun ne olduğunu Google’dan araştırsın lütfen...

SULARINI BULANDIRIYORMUŞUM...


Canlarım...

Tabii ki yeni yapacağım itirazımda da yine...

Yurt dışında kazandığım döviz gelirimi tek sentine kadar ülkeme getirdiğimi gösteren banka belgelerini Vergi Mahkemesi’ne vereceğim...



Büyük ihtimalle mahkeme de:

Bu yasal savunmamı görmezden gelebilir...

Çünkü biz muhalifler...

Muktedir ve adamlarının gözünde:

Sularını bulandıran kuzularız...



Yani...

Derenin aşağısından su içmemiz...

Kurtlar için:

Dereyi bulandırmamıza yetmektedir...