Korkusuz
Alper Mert

Kimse devletten büyük değil

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 46. maddesine göre, sözleşmeye taraf devletler, mahkemenin nihai kararına uymayı taahhüt etmişlerdir. Üye ülkelerin kararları uygulayıp, uygulanmadığı Delegeler Komitesi tarafından takip edilir. Kararlar ciddiye alınmaz ya da uygulanmazsa üye ülkelere yaptırım uygulanır. Bu yaptırımların maddi, siyasi sonuçları olduğu gibi umursamazlık kronikse ülkenin konseyden çıkarılmasına kadar uzanan ciddi bir süreç ortaya çıkabilir. Bu şekilde bir ceza alan ya da kararları uygulamayan ülkenin dış ilişkilerinde gördüğü zararın telafisi yok.

Ülkemizi AİHM nezdinde şu ana kadar en zor durumda bırakan kurumların başında ise Türkiye Futbol Federasyonu geliyor. Sırasıyla Ali Rıza, Sedat Doğan’ın Galatasaray ve diğer kararların ardından AİHM, TFF’ye tahkim ve hukuk kurullarının bağımsız olmadığını bu sebepten dolayı verdikleri kararların hukuki olarak bir karşılığı olmadığını resmen bildirdi. TFF ise AİHM resmi bildirisine rağmen yeni sezona tam bağımsız hukuk düzeni ile girecek hamleleri yapmıyor.

Ayrıca, Galatasaray, Rize, Oğulcan ve Marcao dosyalarında olduğu gibi hukuku kulüpleri yönlendirmek için pazarlık ve tehdit malzemesi olarak kullanıyor. Bu kurullar kişilerin yönlendirmelerinin etkisinden çıkmaz ve AİHM kararları uygulanmazsa Türkiye Cumhuriyeti kurucusu olduğu AİHM’den ihraca kadar uzanacak cezalar alabilir. Devletimin itibarı ülke futbolunu dizayn etmeye çalışan kişilerin gövde gösterilerinden daha değerlidir. TFF kurulları dizayn meraklılarının keyfine göre iş yapacak diye devletimizin itibarını zedeleme riskini ortaya çıkaramaz. Kim olursa olsun hiç kimse, kendisini Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarının üzerinde görüp hüküm süremez!