Korkusuz

Kanal İstanbul’u savunan tek bilim insanı bile yok!

Kanal İstanbul’u savunan tek bilim insanı bile yok!
Araştırmacı İdris Kardaş, önceki günlerde Haber Global’de katıldığımız bir tartışma programında, Kanal İstanbul’un yapılmasını destekleyen 240’ın üzerinde bilim insanı olduğunu iddia etti. Kardaş’a “Öyleyse neden TV’lere çıkarak projeyi savunmuyorlar?” diye sorduğumda ilginç bir cevap verdi. Kardaş’a göre,  bu bilim insanları, ‘muhalefetin baskısından dolayı’ konuşamıyormuş…

Vay be…

Bak sen şu muhalefete! Ellerinde nasıl bir baskı mekanizması varsa; bu bilim insanları, ‘’Baskı yüzünden’’ konuşamaz hale gelmiş! O programda “Muhalefet nasıl bir baskı kuruyor?” sorusunu da  sordum ama tabii ki cevapsız kaldı.



İÇİ BOŞ GEREKÇE

Allah aşkına siz söyleyin! Muhalefet  “adı var kendi yok”  bilim insanlarına ne yapabilir? Düşüncelerini beğenmedikleri bilim insanlarını gözaltına mı aldırtacaklar? Yoksa işten mi kovdurtacaklar? Ya da Melih Bulu gibi yapıp üniversitenin kapısına kilit vurarak  okula mı aldırtmayacaklar?

Bunların hiç birinin olmayacağını, muhalefetin bunları yapabilme gücünün de niyetinin de olmadığını hepimiz biliyoruz. Sanırım, bu sözde bilim insanları baskıdan değil, utandıklarından ortaya çıkmıyor ya da çıkamıyor! Veya, bahsi geçen sayıda bilim insanı aslında yok!

KİM BUNLAR?

İktidar,  belli ki; bu insanlık düşmanı projeye  meşruiyet  zemini yaratabilmek için olmayan bilimi insanlarını varmış gibi gösteriyor ve  “Yüzlerce bilim insanı Kanal İstanbul’u destekliyor” yalanını söylüyor. Eğer öyle olmasa, tek bir bilim insanı bile çıkıp “Kanal İstanbul memlekete şu faydaları getirecektir” demez miydi? Hem de bunu demenin kendisine “Dekanlık, rektörlük veya üniversitede genel sekreterlik” olarak döneceğini bildiği halde…

Al sana tasarruf genelgesi!


Bu sütunda gördüğünüz fotoğraflar, cuma günü yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi’nin henüz mürekkebi bile kurumadan düştü önüme… Fotoğraflar, gözbebeğimiz  Marmaris Okluk Koyu’na inşa edilen Cumhurbaşkanlığı Yazlık Sarayı’ndan… Fotoğrafları kamuoyuyla paylaşan kişi ise projenin mimarı Şefik Birkiye…

Sizin de gördüğünüz üzere canım Okluk Koyu’nda Cumhurbaşkanı için tam 640 milyon TL harcanarak bir Yazlık Saray inşa edildi. “Saray” sözcüğü itici geldiği için adına “Okluk Devlet Konuk Evi” diyorlar. Bu israfı meşrulaştırabilmek için de  ‘’Yabancı devlet adamları Türkiye’ye gelince burada kalacak” kılıfını buluyorlar. 640 milyon TL’nin israf edildiği  projenin tamamlanmış halinin fotoğraflarını  ise  aklımızla alay eder gibi, tasarruf tedbirleri genelgesinden iki gün sonra yayımlıyorlar.



KAPIYI ÖZAL AÇTI…

2017 yılında CHP Marmaris İlçe Başkanlığı’nda gerçekleştirdiğimiz panelin ardından, bir grup arkadaşımızla birlikte sarayın yapılacağı bölgeye gitmiştik. Bölgede o günlerde sadece küçük bir ev vardı. Turgut Özal döneminde yaptırılan ve yapımı sırasında çok büyük tartışmalara yol açan üç-dört odalı bu evi Özal kullanmış,  muhalefet ise SİT alanı içine inşa edildiği için ateş püskürmüştü. Ancak Özal da buna rağmen bildiğini okumuş ve ormanın içindeki bu evde gününü gün etmişti...



Arkadaşlarımız,  ‘İngiliz Koyu’ olarak da bilinen sahilde yemek yerken, acı  bir gelişmeden bahsetmiş, “Gelecek yıl buraya artık yurttaşlar giremeyecek” demiş, peşinden de “Buraya Erdoğan için çok büyük bir yazlık yapılacak” diye eklemişlerdi.



“PORSİYONLARI KÜÇÜLTÜN, İNŞAATIMIZ VAR”

Ve korkulan oldu! Sahildeki sohbetimizin üzerinden bir yıl bile geçmedi ki;  önce Okluk Koyu yurttaşlara kapatıldı. Sonra ise çevrede bulunan birkaç küçük kafe hızla boşaltıldı. Yurttaşlar bir süre sonra sahilde bir çay - kahve bile içemez, güneşin batışını izleyemez oldu. Tüm bunlar Erdoğan’ın kullanacağı Yazlık Saray’ın inşaatının yapılabilmesi içindi...

Çünkü;  1980’lerde yaptırılan üç-dört odalı ev yıktırılacak ve Erdoğan için yeni bir “Yazlık Saray’’ inşa ettirilecekti. İnşaat tam üç yıl sürdü ve bu yoksul halkın 640 milyon TL’si çarçur edildi. Bu sırada  vatandaşın payına  “porsiyonları küçültmek”, belediye başkanlarına ise “gazete almayarak ve kreş inşa ettirmeyerek tasarruf yapmak” düştü.