Kaldığımız yerden!
başladı...
Hem de kaldığı yerden...
Şampiyonluğun en güçlü adayları firesiz
ilk maçlarını tamamladı...
Dolayısıyla lig de kaldığı yerden yeniden
başlamış oldu...
Oynadığı futbol, hazır görüntüsü ve
devre arası takviyeleriyle, özellikle Arda
Turan faktörüyle Medipol Başakşehir
sanki rakiplerinden bir adım önde gibi...
Galatasaray, Fatih Terim dopingi ile ilk
yarının flaş ekibi Kayserispor’u sürklase
ederken çok da hazır bir görüntü vermedi.
Ancak farklı skor oynanan oyunun önüne
geçince akan sular durdu...
Fenerbahçe, uzatmadaki gol ile galip
gelince ne oyununun kötülüğü ne de
oyuncuların performansı konuşuldu...
Beşiktaş ise ikinci yarının ilk maçını değil
de sezonun ilk maçını oynar gibiydi...
Hani iskambil oyunlarında ‘ilk elin
günahı olmaz’ tabiri vardır ya işte
Beşiktaş da o benzetmeye yakın bir duruş
sergiledi...
Beşiktaş’tan bahis açılmışken söze
devam...
Sen şampiyonluğun en önemli ekibiyken,
Şampiyonlar Ligi’nde son 16’ya kalmışken
ve üzerinde ‘şampiyon’ üniforman
varken en önemli silahın Cenk Tosun’u
sat, sonra 35’e merdiven dayamış golcü
peşine düş...
Benim aklım almaz...
Sporun karşılığı başarıdır, şampiyonluktur...
Tabii ki kulüpler para kazanmak,
kazandığından az harcamak durumundalar...
Ancak, Avrupa’da ilk kez buralara
gelmişken en önemli silahını satman bana
ters...
Vida gibi önceden söz kestiğin kariyeri
belli, kendini Beşiktaş’a hazırlamış bir
rezervin olsaydı ver Cenk’i, al söz kestiğin
oyuncuyu...
Şimdi düşün Dem Baba mı, Vagner
Love mu?..
Neyse bunlar Beşiktaş yönetiminin
düşüneceği konular...
Gerçek olan ikinci yarının çok çetin
geçeceği...
Birinci ile 7’nci arasındaki 9 puan,8’inci
ile 17’nci arasındaki sadece 11 puan
ikinci yarının çok çekişmeli adeta kıran
kırana ya da başka bir tabirle kora kor
geçeceğinin göstergesi...
Hadi bakalım ‘İyi seyirler’...
