Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

İsrail bütün Müslüman ülkeleri kafaya alıyor Türkiye ise Müslüman dünyasıyla kavga ediyor...

Bütün Ortadoğu bölgesinde siyasi yapı değişiyor...

Daha da değişecek...

Olağanüstü ittifaklar geliyor...

Daha da gelecek...



Sırada İran var...

İran da barışacak İsrail ile...

Ve bütün bunlar...

Biden’e karşı kaybedeceği kesin gibi görünürken Trump’a yeniden seçim kazandırabilir (İnşallah Trump kaybedecek)...



Peki...

Bu gelişmeler karşısında Türkiye ne yapıyor?..

Ne yapacak?..

Alıştığımız ama aklı başında her yurttaşımızı üzen şeyleri yapmaya devam ediyor...

Yani...

Komşularıyla ve...

Tam üye olmak için ilk başlarda samimiyetle çabaladığı AB Kurucu üye ülkelerle kavga ediyor...



Erdoğan ne yapıyor?..

İsrail – Arap Müslümanlarının barışı konusunda susuyor...

Başka her konuda günde 24 defa konuşuyor...

Ve...

Hiç yapmaması gerekeni ısrarla yapıyor...

Bahçeli’ye daha çok sarılıyor...



Neden?..

Ah bir bilebilsem...

Bir bilebilsem...

Söylemez miyim?..


SEÇİM ÇANTADA KEKLİK Mİ?


Trump kaybedeceğini anladı mı ne?..

Kıvırmaya başladı...

Seçimleri ertelemek için bahane arıyor...



Twitter’dan yaptığı son açıklamada bakın ne dedi:

Bu yıl ‘seçmenlere’ ya da herhangi bir yere gönderilecek olan yeni ve benzeri görülmemiş büyüklükteki istenmeyen oy pusulaları nedeniyle, 3 Kasım seçim sonucu asla doğru şekilde belirlenemeyecek, ki bazılarının istediği de bu. Dün başka bir seçim felaketi yaşandı. Oy çılgınlığını durdurun...”.



“Kaybediyorum ey dostlarım yetişin!” demek bu...

Peki...

Seçimleri erteleyebilir mi?..

Bence gerek yok...

Arap Müslümanlarla İsrail’i barıştırması o kadar büyük başarı ki...

Eğer bunu kullanabilirse...

Seçimi çantada keklik olarak görebilir...

BU BİR SKANDALDIR...


İsmail Akbulut’un SÖZCÜ’de yayımlanan haberine göre:

Rize Çayeli’nde AKP İlçe Başkanlığı, üye sayısını artırmak için kampanya başlattı.

Kampanya çerçevesinde verilen ilanda deniyor ki:

“AKP’ye üye olun külliyede 1 gün geçirme fırsatını yakalayın...”.



Bu bir skandaldır...

Çünkü...

Bu demektir ki:

Halktan toplanan vergilerle ve ulus adına inşa edilen cumhurbaşkanlığı sarayı “promosyon ürünü” haline getirilmiştir...

BİR KERE DE DOĞRU YAPIN...


Erdoğan, “Sarraj’ın istifa kararı bizi üzdü” dedi...

Neden üzülmüş olabilir?..

Tabii ki:

Sarraj tarafından da yarı yolda bırakıldığı...

Aldatıldığı için...



Çünkü...

Erdoğan, dış borç sarmalından ve...

Cari açık belasından...

Libya petrolünü ve doğal gazını TL. ile satın alarak kurtulacağının hayallerini kuruyordu...

Bütün ümidini Sarraj’ın “kirpiklerine” bağlamıştı gönlü...

Olmadı...



Ah Sayın Genel Başkan ah...

Allah rızası için bir kere de doğru bir iş yapın...

Bir kere...

Ona bile razıydık...

NE SAVAŞI YAHU?..


Yunanistan’la yaratılan gerginliğin suni olduğunu...

İki ülkenin ikisinin de siyasi iradesinin bu gerginliği (Belki de aralarında) anlaşarak ve kendi seçmenlerini konsolide edebilmek amacıyla yarattıklarını savunmuş:

“Enseyi karartmayın... Ne Türkiye Yunanistan’la savaşı göze alabilir ne de Yunanistan Türkiye ile” demiştim...



Gördünüz işte...

Dışişleri ve Savunma bakanları Oruç Reis’in “bakım ve onarım” için limana çekildiğini söylese de...

Erdoğan yazılı camdan okumayınca, “barışa bir şans vermek için Oruç Reis’i limana çektik” mealinde bir şeyler söyledi...



Bu arada...

Millî Savunma Bakanlığı Twitter hesabından bir açıklama yaptı...

Meğer...

Türkiye; Romanya, Yunanistan, Bulgaristan, Arnavutluk ve Kuzey Makedonya ile 14-25 Eylül 2020 tarihleri arasında Romanya’da Balkan Ülkeleri Özel Kuvvetler tatbikatına katılıyormuş...



Ne dersiniz?..

Birbirleriyle savaşacak iki ülke ortak tatbikat yapar mı?..

Şaka gibi değil mi?..

MEKTEPLER AÇILIR MI?..


Hüsmen kucağında oğlunun çalışma masası, apartman kapısından çıkmaya uğraşıyordu...

Ramiz şaşırdı?

“Nabıyın üle be agacım?” diye sordu...

Hüsmen, “Bizim kızanın çalışma masası be ya” dedi soluyarak...

“Naapçan onu?”...

“Te be az önce işittim, Asip aganın büük oolu dışarda okuduuundan ötürü büük adam olmuş, bizim kızanı da bundan büle dışarda ukutayım istedim be ya...”



Acaba...

Milli Eğitim Bakanlığı da çocukları dışarda okutsa daha iyi olmaz mı?..

Hem böylece eğitim de devam eder...

Yıl kaybı olmaz...