Korkusuz
Memduh Bayraktaroğlu

HULUSİ KENTMEN VE VAHİ ÖZ...

Bir taraftan Trump diğer taraftan Hamaney ve Ruhani karşılıklı olarak birbirlerini tehdit ediyorlar…

Peki icraat var mı icraat?..

Yok tabii ki…



Bu kapışmaları ve meydan okumaları Hulusi Kentmen ile Vahi Öz’ün kavgalarına benzetirim…

Hulusi Kentmen ile Vahi Öz iflah olmaz ve barışmaları mümkün olmayan iki düşmandır…

Ne var ki, birinin oğlu/kızı diğerinin kızının/oğlunun sevgilisidir…

Hem evlatlarının birbirlerini sevmelerine rıza göstermezler ama hem de…

“Dünya hali bu… Bakarsın engelleyemez akraba oluruz” ihtimalini de düşünüp aradaki köprüleri atmak istemezler…

İşte o ihtimal yani dünür olma olasılığı kavgada daha ileri gitmelerine engeldir ama…

İkisinin de mahalleli karşısında itibarları vardır, gururları vardır…

İkisi de “geri adım atan taraf” olarak bilinmek istemez…

Filmin bir sahnesinde karşı karşıya gelir ve birbirlerinin üzerine yürürler…

İkisi de karşılıklı yumruk sallarmış gibi yapar, “Allah’ını seven beni tutmasın da şu kart horozun haddini bildireyim” diye bağırırlar…

Aynı anda…

Kendileriyle birlikte olay yerinde bulunan evlatlarına başlarını çevirip boşta kalan elleriyle ağızlarını kapatır, “tutsanıza beni lan itler” diye söylenirler…



Lütfen not edin bir tarafa…

ABD ve İran’dan biri Vahi Öz, diğeri Hulusi Kentmen’dir…



NOT:

Az önce okuduklarınızı ABD’nin, Kasım Süleymani’yi öldürdüğünü açıkladığı gün yapılan karşılıklı meydan okumaları ciddiye almadığımı ifade etmek amacıyla, Youtube kanalımda anlatmıştım…

HEM EĞLENİYO HEM EĞLENDİRİYO...


“Asrın Lideri” beyefendiyi seviyom be abilerim ablalarım…

Neden mi?..

Söyleyim…



Pazar günü dedi ki:

“Meşru hükümetle (Seracci) darbeci (Hafter) arasında arabulucu olunur mu?”…

Çarşamba günü bir başka “Asrın Lideri” Putin ile görüştükten sonra ise bakın ne dedi?..

“Seracci (Meşru) ile Hafter (Darbeci) arasında arabuluculuk yapacağım…”…



Bugün ise “Engellilerin işe alınması” töreninde (!) önce sordu:

“Batı çöküyor. Niye?..”

Zor soru olduğu için kimse bilemedi…

Ve Asrın Lideri verdi bu zor sualin yanıtını:

“Aile kurumu diye bir kavram kalmadı da ondan… Evlilik dışı hayat biçimini özendiriyorlar da ondan…”…



Oysa daha üç gün önce….

Müflis bir adamla nikahsız yaşayan bir “eğlence dünyası ünlüsünü” Sarayı’nda kabul etti…

Yanında kadının birlikte nikahsız yaşadığı müflis adam da vardı…



Ne güzel işte abi…

Bizimle ne güzel eğleniyo sayın Asrın Lideri

Siz de onunla eğlenin…

Gülün, neşelenin…



Yani canlarım benim…

Harika bir liderimiz var…

Hem bizimle eğleniyo…

Hem bizi eğlendiriyo…

O söylüyo ben gülüyom…

Ben gülüyom o söylüyo…

Bi eğleniyom bi eğleniyom ki anlatamam…

LAFA BAK ELMA SOY...


Bu Davutoğlu ve ekibi de çok oluyolar ama…

Ya adamlar koskoca Asrın Liderine adeta meydan okuyolar canlarım...

Şu lafa bakar mısınız lütfen:

“Hesabını soracağız, gerekirse devri sabık yaratacağız”



Tamam abi tamam ama bu kadar da aleni söylenmez ki…

Ayıp oluyo ama…

Beyefendinin de eşi var dostu var…

Sevenleri, Sayanları var…



Haklısınız…

Demokrasiler devri sabık yaratırlar…

Yaratmazlarsa ayakta kalamazlar…

Türkiye demokrasisinin sık sık rafa kaldırılmasının sebebi de yasamanın, yargının ve yürütmenin el ele vererek devri sabık yaratmamasıdır…

Ama be agacım…

İnsancıkların uykularnı kaçıracaksınız…

Çççüü ççüüü ççüüü çok ayıp…

BİZİ DEVLET ADAMLIĞINA ALIŞTIRMA...


Mansur Yavaş’ın ettiği şu lafa bakar mısınız?..

“Karla mücadelede toplam bin 168 personel ve 390 araçla müdahale ettik. Bazıları gibi biz tuzladık, gidin kontrol edin demiyoruz. Eksiğimiz varsa başımızın üstüne…”…

Adam alenen özür diliyor canlarım benim…



Halbuki AKP’li Başkan olsa şöyle derdi:

“Susun lan… Allah’ın işin karışmayın…”…



Ah be Mansur kardeşim ahhh…

Öğrenemedin gitti şu siyaseti…

İlle de devlet adamı olacaksın...

Olma kardeşim olma…

İstemez…

Siyaset yap sen…

Bizi devlet adamlığına alıştırma…

Allah’ın işine de karışma...