Korkusuz

“Hamdolsun” kazasız belasız atlattık!..

“Hamdolsun” kazasız belasız atlattık!..
Giderken Biden’e 24 Nisan konusunda söylediklerinin hesabını soracağını söylüyordu. Brüksel’de baş başa geçen 45 dakikada ne olduysa oldu. Çıkışta, “Hamdolsun, hiç gündeme gelmedi” dedi... Yelkenler ustaca yine suya indirilmişti. Şaşırdık mı?.. Hayır!..

Tayyip Erdoğan neden şükretti?.. Şahsı için mi?.. Yoksa yönetme iddiasında olduğu Türkiye için mi?.. Bence doğru cevap; ‘a’ şıkkı...

★★★

Şükürlü Biden görüşmesi ve NATO zirvesi ile ilgili uzman görüşe başvurdum. Savunma, güvenlik, dış politika analisti, emekli Deniz Kurmay Albay Cahit Armağan Dilek, Türkiye heyetinin NATO zirvesine pozitif gündemle gittiğine dikkat çekiyor, ikili görüşme yapılan liderlerin hepsinin memnuniyetlerini dile getiren açıklamalar yaptığına işaret ediyor ve soruyor; “Bunların hepsi Türkiye’nin AB ilişkilerine destek vaat etmiş!.. Peki, NATO zirvesindeki bu fotoğraf tesadüf mü?”.

Cahit Armağan Dilek sorusuna şöyle cevap veriyor;

“Tabi ki değil. Hani Biden göreve geldikten sonra Türkiye işini AB’ye havale etmişti. Yani, Türkiye, AB ile sorunlarını çözerse müzakere masasına oturursa, diyalog içinde kalırsa, Akdeniz’de agresif askeri faaliyetlerinden vazgeçerse AB durumu ABD ile konuşacak ve ABD-AB Türkiye’ye karşı ortak politika uygulayacaktı. Mart AB zirvesi öncesi Biden’ın AB liderlerine ‘Türkiye taviz vermeye yakın. Yaptırımları şimdilik askıya alın, hazirandaki zirvelerde tekrar bakarız’ dediğini hatırlayın. İşte bu sürecin sonuçlarını gördük NATO zirvesinde.”

★★★

Zirvenin en can alıcı bölümünün Biden ile baş başa yapılan görüşme olduğunu kaydeden Cahit Armağan Dilek, değerlendirmelerine şöyle devam ediyor;

-Baş başa görüşmede neler konuşuldu? Tabi ki bilmiyoruz. İki kişi biliyor. Aynı, 5 Kasım 2007’de Washington’da yapılan görüşme gibi. Ama görüşme sonrasında Erdoğan’ın yaptığı açıklamalardan anlıyoruz ki, zirve öncesi malum medyada dile getirilen konular konuşulamamış. Nereden anlıyoruz?. Erdoğan’ın Biden’a hesabı sorulacak sözde Ermeni soykırımı konusunun ‘hamdolsun gündeme gelmedi’ ifadesinden.

-Erdoğan’ın masasındaki Türkiye’nin terörle mücadelesini anlatan kitabı muhtemelen Biden’a verdiğini bu çerçevede de Türkiye’nin özellikle Suriye’deki PKK/YPG konusunu anlatmış olması muhtemel. Bu esnada Biden’ın da Macron’un da değindiği gibi, NATO-Avrupa olarak Suriye-Libya’da ortak bir çözüm-strateji peşinde olduklarını söylemiştir. Bu da oralarda Türkiye’nin rolünün ve askeri varlığının geri çekilmesi, Suriye ve Libya’nın bölünme projesinden başka bir şey değildir. 

-S-400, F-35 konusu baş başa da gündeme geldi mi? Muhtemelen ama uzunca konuşulmadı. Komisyona havale edilen ana konu. Zirve öncesi Türkiye’ye elen ABD Dışişleri Bakan yardımcısı ‘Türkiye’ye ne yapması gerektiğini söyledik. Türk yetkililer neler yapılması gerektiğini biliyor” demişti. Yani bu konu konuşulup soğutulup ABD’nin öngördüğü plan her neyse o çerçevede zaman içinde ilgili kurumlarca yerine getirilecek.

-Biden ne söylemiş olabilir? Anlaşılan o ki, Afganistan, Biden için ana konuydu. NATO Genel Sekreteri bile ‘Afganistan’da Türkiye’nin rol almasıyla ilgili henüz mutabakat yok’ demişken Erdoğan, Biden ile görüşme sonrasında Türkiye’nin muhtemelen Macaristan ve Pakistan’ı da yanına alarak Kabil’de kalması konusunda mutabık kaldıklarını açıkladı.

-Görünürde, NATO, Türkiye’yi zorlamıyor. Türkiye kendisi talepte bulundu. Ama Batı’nın Türkiye’yi bu talebi yapma konusunda teşvik ettiğini söyleyebiliriz. Türkiye’nin 2019-2020’de Yunan-GKRY merkezli olarak AB ile yaşadığı sorunlar sürecinde ‘biz Avrupa’nın bir parçasıyız orada kalmaya devam edeceğiz’ dediğini hatırlayın. ABD şimdi diyor ki, bizim parçamız olduğunu gösterebilirsin. Nerede?.. Afganistan’da.

Aynı Kore’de olduğu gibi. Ana hareket noktası, Batı’nın parçası olduğumuzu göstermek için Kore’ye asker gönderen Türkiye şimdi de son yıllardaki güven kaybı nedeniyle Batı’nın parçası olduğunu yeniden göstermeye yönlendiriliyor. Afganistan halkı ile tarihi bağlar vs. bu işin tuzu biberi. Atatürk zamanındaki Afgan yönetimiyle şimdiki Taliban yönetimi arasında dünya fark var. Ve görev alanı kocaman Afganistan alanında küçük bir nokta. Havaalanı ve çevresi.

-Sonuçta ortaya çıkan fotoğraf şu: Türkiye, Yunanistan dahil Batı ile sorunları askeri gerginlikten diyalog-müzakere masasına getirilmesine razı oldu, batısını güvenceye aldı. Aynı zamanda NATO ve Avrupa’nın güneydoğu kanadını güvenceye aldı.

-İşte o Batı şimdi Türkiye’yi doğuya gönderiyor. Bunun bir anlamı da aslında Türkiye’nin Batı’da Avrupa’da yapacağı şey yok, doğuya hem de sınırlarının çok çok uzağında rol alabilirsin. Suriye-Irak’ta, Doğu Akdeniz’de, Karadeniz’de Batı ile ortak hareket edeceğiz. Yani, Türkiye’ye, ‘sen çevrende olup bitenleri merak etme, biz hallederiz. Sen çok büyük bir koalisyonun mağlup olarak 20 yıl sonra geri çekildiği Afganistan’daki sorunu çöz’ diyorlar. Bu proje de ‘dostum Biden’ ile yapılan sözde verimli ve yapıcı görüşmenin ana sonucu.

-Batı ile farklı düzlemlerdeyiz. Zirvede diğer ülkelerin gündeme getirdiği konular; siber güvenlik, iklim değişikliği, dijital güvenlik, uzay vs... Diyorlar ki, madem sen terörle mücadelede çok başarılısın, o zaman sen de o alanda görev alırsın. NATO-Avrupa gider uzaya, Türkiye gider Afganistan’a...

★★★

Biden-Erdoğan  ikili görüşme fotoğrafından çok çarpıcı bir detay dün medyaya yansıdı. Zirvede Erdoğan’ın yanından ayrılmayan Fatima Gülham Abushanab’ın Merve Kavakçı ve Ali Ahmad Abushanab’ın kızı olduğu ortaya çıktı. Cumhurbaşkanlığında uluslararası ilişkiler uzmanı olarak görev yapan Fatima Gülham Abushanab, Biden ile görüşmede Erdoğan’ın tercümanlığını yapmış. Yeni Türkiye modeli!.. Dışişleri Bakanlığı her zamanki gibi devre dışı... Baba Ali Ahmad Abushanab ABD vatandaşı. Fatima hanım, acaba Türk vatandaşı mı?.. Yoksa çifte vatandaş mı?..

Saray bülbülü diplomasi uzmanları şu soruya cevap versin;

Orada ne konuşulduğu, ne sözler verildiğini Erdoğan ve Fatima hanım dışında kim biliyor?.. Acaba öğrenme imkanımız olacak mı?..

“Devlet” sırlarını “devlet bilmiyor... Merwe’nin kızı biliyor!..

★★★

Ulu Tanrı,  tüm şehitlerimizle birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşlarına rahmet etsin. Nur içinde yatsınlar. Mekanları cennet olsun.