Korkusuz

Fatura kime kaldı?

Fatura kime kaldı?
Gara’daki 13 rehinemizi kurtarmak için operasyon düzenleyip 16 şehit vererek dönüyoruz.

Buna başarısızlık diyemiyoruz. Sorumlusu kimdir diye soramıyoruz.

Ekranlarda, gazetelerde operasyonun nasıl da başarılı olduğunu anlatan uzmanlar(!) ı dinliyoruz.

Tamam bizi bağırarak susturdunuz diyelim.

Baskıyla korkuttunuz ve sindirdiniz diyelim.

Peki bu yaşananları değiştirecek mi?

13 vatandaşımızı kurtarmak için gidip 16 şehitle döndüğümüz gerçeğini düzeltecek mi?

★★★

Aslında düğüm Rize’de çözüldü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, il kongresinde iki şeyi itiraf etti.

Bu operasyon külliyen başarısızdır. Bu kararı devlet aldı. Ben tek değilim.

Peki devlet kim?

SALI GÜNÜ KOPAN KIYAMET


Araları limoni iki bakan; Hulusi Akar ve Süleyman Soylu, Salı günü kolkola girdiler önce Meral Hanım’ı sonra Kemal Bey’i ziyaret ettiler.

(Hatırlayacaksınız 20 gün önce Soylu ile Adalet Bakanı Gül arasında twitter üzerinden sert bir polemik yaşanmıştı. Adalet Bakanı Gül, Hulusi Paşa’ya en yakın isimlerden biridir. Ve Ankara’da konuşulanlara bakacak olursak gerginlik aslında Hulusi Paşa’yla Soylu arasındaydı.)

Soylu ve Akar -uzun zamandır özlediğimiz bir hareketle- muhalefeti bilgilendirdiler.

Milli Güvenlik konularında bunu bir gelenek haline getirsek ne iyi olur. Rahmetli Ecevit’in Kıbrıs çıkarması öncesi ezeli rakibi Süleyman Bey’i dakika dakika bilgilendirdiğini hatıralarda okumuştuk. Şimdi de olması gereken budur.

Geç de olsa iki bakan bunu yaptılar. 2 saate yakın bir süre iki muhalefet liderini bilgilendirdiler.

Tabi bu ‘nazik’ bilgilendirme bir başka işe daha yaradı.

Kemal Bey’in Salı günkü gazabından kendilerini kurtarmış oldular.

Ama Tayyip Bey kurtulamadı.

Kılıçdaroğlu, grup konuşmasında, operasyonun sorumlusu iki bakana hiç ilişmedi ama Erdoğan’ı yaylım ateşine tuttu.

“Şehitlerin sorumlusu sensin” dedi.

Erdoğan da ertesi gün açtı ağzını yumdu gözünü.

“Yüzsüz... Terbiyesiz...”

★★★

Salı gecesinden sonra Erdoğan’la Soylu arasında ne yaşandı bilmiyorum. Ama iyi şeyler yaşanmadığı muhakkak.

Çünkü dün Soylu’nun her zamanki üslubundan eser yoktu. Sessiz ve sakin bir konuşma yaptı. ‘Hayal kırıklığı yaşadım’ diyebildi sadece.

Belli ki fatura sarayda kesilmiş, önüne konmuştu.

Daha bir ay önce ‘Paralar PKK’ya gitmiyor Ohh ohh’ diyerek yarattığı popülarite de bir anda sabun köpüğü gibi sönmüş oldu.

★★★

Özetle...

Gara bize pahalıya patladı.

16 insanımızı şehit verdik.

Moral değerlerimiz sarsıldı.

PKK’yla süren 40 yıllık mücadelemizde önemli bir yara aldık.

Ama tüm bu olan bitene rağmen soru bulutları da bir türlü dağılmadı.

Bu operasyon kimin aklıydı?

Çarşamba müjdesi neydi?

2016’da bıraktığı yerden devam etmeye kararlı Biden’ın CIA’sı operasyonu önceden haber alıp, dağdaki taşeronuna duyurmuş olabilir miydi?

★★★

Sahi... “Gara” tuzağını bize kim kurdu?

OLMADI ÖZLEM HANIM, YAKIŞMADI!


Kadın mahkumların cezaevlerinde çıplak arandıkları iddiası epeydir konuşuluyordu.

Konu meclis gündemine de gelince Ak Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin hışımla söz aldı ve “Onurlu kadın ertesi gün şikayet eder, bir sene beklemez. Bu bir kurgudur” deyiverdi.

[caption id="attachment_237107" align="alignnone" width="600"] Özlem Zengin[/caption]

Oysa...

Cezaevinde kadınlar ne yaşıyor bilmiyoruz. Mahkumlar hangi psikolojik basınçla mücadele ediyorlar tam öğrenemiyoruz. Konuşmaya cesaretleri var mı onu da bilmiyoruz.

Fetöcü de olsa PKK’lı da olsa onların yaşam hakkını korumak devletin birincil görevidir. İddiaları araştırmak ve doğruysa ortadan kaldırmaksa meclisin işlerinden biridir.

Kadınları onurlu onursuz diye ayırmak değil.

Özlem Hanım kastınız ne olursa olsun, bu sözünüz belleklerde mıh gibi kalır...

SOKAĞA ÇIKMANIN EN KESTİRME YOLU


Yasaklar öyle bunalttı ki herkes yolunu bulup sokağa atıyor kendini. Ya ekmek almaya gidiyorum bahanesiyle ya da komşudan ödünç aldığı köpeği gezdirme bahanesiyle... Elinde ekmek poşetiyle 8 km yürüyen mi istersiniz, köpeğin canını çıkarana kadar koşturan mı ?

Pandemi bir kez daha öğretti ki... Biz birer sosyal varlığız. Sosyalleşmeden yaşayamıyoruz.

Bu Hafta Sonu


Okuyacağım

Bu hafta göçtü bu dünyadan... Prof. Doğan Cüceloğlu’nun henüz 1 aylık kitabı ‘Var mısın?’ı okuyacağım. ‘Savaşçı’dan bu yana hocadan epey uzak kalmışım. Hem onu yad edeceğim hem de zorluklarla mücadele rehberini zihnime kazıyacağım.

İzleyeceğim

Bu yılın (2021) Oscar
adayı filmleri açıklandı. Her yıl yaptığım gibi Oscar toto için en iyi film ve en iyi belgeseli bulmaya çalışacağım. Bu hafta başlıyorum. En az iki belgesel adayını izleyip bitireceğim. Notlarımı da sizinle paylaşacağım.