Korkusuz

Derin uyku

Derin uyku
Ben bu yazıyı bitirip gazeteye gönderdiğimde; ABD Başkanı Trump, Filistin’le ilgili planını açıklamak üzereydi.

Adına ‘Yüz Yılın Planı’ diyor.

Kim kiminle anlaşmış belli değil ama olsun.

Trump tam bir yıldır bu plan üzerinde çalışıyordu.

Plana göre Filistin, toptan Yahudilere verilecek ve başta Kudüs olmak üzere diğer bölgelerdeki tüm Filistinliler aşamalı olarak kovulacak.

Belki yüz yıl sürecek ama sonunda ‘Nil’den Fırat’a Büyük İsrail Devleti’ kurulacak.

Arap ve Müslüman ülke liderlerinin ihaneti sürdükçe, bu plan işleyecek.

Başkan Trump, Yahudi kökenli damadı Jared Kushner’i bunun için özel danışmanı olarak atadı.

Sık sık Körfez kral ve emirleriyle bir araya gelen ve Suudi Veliaht Muhammed’in yakın dostu olan Kushner, 27 Şubat 2019’da Ankara’ya gelerek Cumhurbaşkanı Erdoğan ve damadı Hazine Bakanı Albayrak’la özel ve uzun bir görüşme yaptı.

Öncesinde Kayınpeder Trump, 6 Aralık 2018’de, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan etti ve ABD elçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıdı.

Arap ve Müslüman liderler ‘kıyameti kopardı’ ama sonunda konu unutuldu gitti.

Bununla yetinmeyince Trump, 25 Mart 2019’da, “İsrail, Suriye’nin toprağı Golan bölgesini ilhak edebilir” dedi.

Geçenlerde Batı Şeria’nın da yarısını İsrail’e verdi.

Sanki babasının malı.

Atası İngilizler gibi.

Onlar da 1917’de, Belfour Deklarasyonu ile Filistin’i Yahudilere vermişti.

Trump geçen üç yıl içinde Körfez’in kral, emir ve şeyhlerine sürekli hakaret ederek paralarını alıp durdu.

Silah satışları ve petrol şirketlerinin kârıyla birlikte en az 1 trilyon dolar.

Adam, Araplardan alıyor İsrail’e veriyor.

Cowboy kültürü:

‘Tehdit, şantaj ve silah gücüyle her şeyi alırım’ mantığı.

Suriye’nin doğusunda ‘Petrol ve Kürtler benim’ diyor.

Telefon ediyor, rahibi alıp götürüyor.

Mektup yazıp hakaret ediyor, sonra Fırat’ın doğusundaki operasyonu durduruyor.

Daha birçok şey yaptı, yapıyor ve yapacak.

Yapacak, çünkü Arap ve Müslüman liderler uyuyor.

Yüz yıldır.

Başkan Bush, BOP’u başlattı.

Başkan Obama, Arap Baharı’yla Türkiye dahil her yeri perişan etti.

Şimdi sıra Trump’ta.

İkinci dönem kazanırsa, ki öyle görünüyor, vay halimize.

Karanlığın çok daha karanlığı gelecek.

Türkiye’nin durumu ortada.

İç ve dış politikada her şey zorda.

Ekonomiyi anlatmaya gerek yok.

Çevremizdeki ülkelerin hali anlatılacak gibi değil.

Hep söylüyorum: Her şey bugün düzelme yoluna girse bile bölgenin 2011 öncesine dönmesi için en az 20 yıl gerekecek.

Ülkelerin sosyal yapısını onarmak hiç kolay olmayacak.

Yoksulluk, cahillik ve dini bağnazlık yani safsata her yerde çok yaygın.

Bu sorunlara çare bulunmadıkça vasat kültür ve ilkel sosyal alışkanlıklar toplumları içten içe çürütecek.

Bilerek ya da bilmeyerek uluslararası egemen güçlerin hizmetindeki medya üzerine düşen görevi yapıyor.

Savaşlar insanları öldürür ama iktidarların körüklediği cehaletin her türlüsü toplumları olduğu gibi yok eder.

Arap Baharı’nın 9 yılında belki bir milyon insan öldü ama daha önemlisi bu coğrafyada yaşayan yaklaşık 500 milyon Arap, Türk, Pers, Kürt, Ezidi, Hıristiyan ve diğerleri şimdi çok perişan.

Arap Baharı ve devam eden artçı yıkımlarının maliyeti en az 1 trilyon dolar.

Toplumsal yani sosyal, kültürel ve ahlaksal yakımın maliyeti ise en az bunun 5 katı.

Yeniden nasıl toparlanır bu coğrafya bilinmez ama her zaman söylüyorum, bu işi ancak Türkiye becerir.

2011’de İslamcı hevesleri kabaran Türkiye’nin müdahalesi olmasaydı bu coğrafya bugün bu halde olmazdı.

Coğrafyayı yeniden toparlamak bu coğrafyayı bu hale getiren Türkiye’nin görev ve sorumluluğu.

Başka türlüsü de olmaz.

Bunu bilen Trump, belki de bunun için çok rahat.