Korkusuz

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye'nin şantaja ve haydutluğa boyun eğmeyeceği anlaşılmıştır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Doğu Akdeniz'de ülkemizin ve KKTC'nin uluslararası hukuktan doğan meşru haklarını sonuna kadar savunuyoruz. Tehdit dilinin işe yaramadığı, Türkiye'nin şantaja ve haydutluğa boyun eğmeyeceği artık konunun tüm muhatapları tarafından anlaşılmıştır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye'nin şantaja ve haydutluğa boyun eğmeyeceği anlaşılmıştır
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Doğu Akdeniz'de ülkemizin ve KKTC'nin uluslararası hukuktan doğan meşru haklarını sonuna kadar savunuyoruz. Tehdit dilinin işe yaramadığı, Türkiye'nin şantaja ve haydutluğa boyun eğmeyeceği artık konunun tüm muhatapları tarafından anlaşılmıştır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Devlet Övünç Madalyası Tevcih Töreni'nde konuştu. Bugün ülkeleri için gözlerini kırpmadan ölüme yürüyen şehitlerin yakınları ile gazilere devlet övünç madalyası ve beratı takdim etmek üzere bir araya geldiklerini belirten Erdoğan, "Burada sadece Ankara'daki 77 şehit yakını ve gazimizin devlet övünç madalyası ve beratını veriyoruz. Diğer şehirlerimizde ikamet eden şehit yakını ve gazilerimize de bizim adımıza devlet övünç madalyaları ve beratı takdim edilecek" dedi.

'TÜRKİYE TERÖRLE MÜCADELEDE TARİHİN EN BAŞARILI DÖNEMİNİ YAŞIYOR'

Sadece şehit yakınları ve gazilere değil, şehitlerin gösterdiği istikamete de sımsıkı sahip çıktıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'yi büyüterek Türkiye'nin ekonomisin itibarını dayanışmasını kardeşliğini yücelterek aziz şehitlerimizin vasiyetini yerine getiriyoruz. Sınırlarımız içinde ve dışında milletimizin hak ve hukukunu savunma konusunda en küçük bir tereddüdümüz yoktur. Kahraman emniyet güçlerimizin çabaları sayesinde Türkiye terörle mücadele tarihinin en başarılı dönemi yaşıyor. Yeni güvenlik konseptimiz çerçevesinde nereye saklanırlarsa saklansınlar, teröristleri inlerinde buluyor ve imha ediyoruz. Bölücü terör örgütü başta olmak üzere, bu milletin birliğine, beraberliğine kast edenlerden döktükleri her damla kanın hesabını misliyle soruyoruz, sormaya da devam edeceğiz. Teröristleri artık ülkemiz sınırları içinde karşılamıyor, doğrudan bataklığı kurutacak adımlar atıyoruz. Aldığımız tedbirler sayesinde hem örgüte katılanların sayısında hem de terör örgütünün eylem kapasitesinde önemli gerilemeler yaşandı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizde uzun yıllardan sonra tekrar sükunet ve barış ortamı tesis ettik. Bir dönem teröristlerin barındığı dağlarda bugün artık ceylanlar geziyor" diye konuştu.

'GÖZÜNÜN YAŞINA BAKMIYORUZ'

Erdoğan, teröristlerin kalleş saldırıları dolayısıyla yavaş ilerleyen yatırımların artık çok daha süratli bir şekilde hizmete sunulduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Dağdaki katil sürülerinin başlarını kaldırmalarına nasıl fırsat vermiyorsak, onların şehirdeki uzantılarına da müsamahakar davranmıyoruz. Teröre bulaşan, şiddeti teşvik eden, elindeki imkanları terör baronlarının emrine veren her kim olursa olsun, gözünün yaşına bakmıyoruz. Yapanın yanına kar kaldığı terörün ve teröristin farklı bahanelerle meşrulaştırıldığı, yazarların, aydınların, siyasetçilerin teröristlere canlı kalkan olduğu eski Türkiye artık tamamen geride kalmıştır. Sırtını millet yerine terör ele başlarına dayayanlar, dağdaki çapulculara güvenerek devletimizi tehdit edenler boylarının ölçüsünü almıştır. Türkiye'yi terörle esir alma girişimleri hamdolsun başarısızlığa uğramıştır. Türk milleti çukur eylemlerinde sadece şehir eşkıyalarını değil, aynı zamanda bölücü hevesleri de toprağa gömmüştür. Suriye'de gerçekleştirdiğimiz operasyonlarıyla, ülkemizi güneyinden bir terör koridoruyla kuşatma girişimlerini akamete uğrattık. Irak'ın kuzeyini bölücü terör örgütü için güvenli bir liman olmaktan çıkardık. DEAŞ'tan FETÖ'süne DHKPC'sine kadar insanımızın canına, malına, kutsalına saldıran ne kadar alçak varsa hiçbirisine aman vermiyoruz."

'ŞANTAJ VE HAYDUTLUĞA BOYUN EĞMEYECEĞİMİZ ANLAŞILMIŞTIR'

"Doğu Akdeniz'de ülkemizin ve KKTC´nin uluslararası hukuktan doğan meşru haklarını sonuna kadar savunuyoruz" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Akdeniz'deki en uzun kıyı şeridine sahip ülkemizi birilerinin sahillerimize hapsetmesine izin vermeyeceğiz. Tehdit dilinin işe yaramadığı, Türkiye'nin şantaja ve haydutluğa boyun eğmeyeceği artık konunun tüm muhatapları tarafından anlaşılmıştır. Son günlerde meselenin çözüm yeri olarak diplomasi masasının öne çıkarılması, elbette ülkemizin kararlı duruşunun sonucudur. Biz de başından beri bu meselede sorunun diyalogla, müzakereyle komşuluk hukuku içinde çözüme kavuşturulması gerektiğini savunduk. Karşı tarafın kışkırtmalarına, çocuksu davranışlarına rağmen biz hep haklı olmanın, büyük devlet olmanın vakarıyla hareket ettik. Sürecin bu aşamaya gelmesinde Türkiye'nin sağduyulu, soğukkanlı, ama bir o kadar da dirayetli tavrının önemli payı vardır. Bundan sonra gereken olgunluğu özellikle göstermeye devam edeceğiz. Ülkemizle beraber bölgemizin de barış, huzur ve istikrarı için çalışmayı sürdüreceğiz. Türkiye'ye samimiyetle yaklaşanlar bizden daima hüsnü niyet görecekler. Türkiye'nin sabrını ve kararlığını test edenler de her zaman hak ettikleri cevabı bizden alacaklardır. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum."

Daha sonra, Ankara´da yaşayan 77 şehit yakını ve gaziye Devlet Övünç Madalyası ve Beratı verildi. Törene şehit yakınları ve gazilerin yanı sıra, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve kuvvet komutanları ile İletişim Başkanı Fahrettin Altun da katıldı.