“Ben ekonomistim” diyerek:
Yurttaşların...
Ülkenin...
Ve...
Devletin beş yılını heba etti...
![](https://korkusuzo01.sozcucdn.com/cdn/2023/06/k6-memduh-erdoğan-kavcıoğlu.jpg)
★
Yanında...
Cesur ve ekonomiyi bilen birileri olsaydı eğer...
Ona:
Faizlerin kağıt üzerinde yükseltilmesi...
Ya da düşürülmesinin...
Piyasalarda da:
Faizin düşeceği...
Ya da yükseleceği:
Anlamına gelmediğini anlatırdı...
★
O zaman büyük ihtimalle:
Paranın maliyetinin...
Paranın fiyatını belirlemediğini öğrenmiş olurdu...
★
Tıpkı mal ve hizmetlerde olduğu gibi...
Paranın fiyatını da:
Piyasada:
Paraya olan talep...
Ve...
Paranın arzı belirler...
★
Görüldüğü gibi...
Hem TL’ye...
Hem de dövize talep var...
★
“TL bol” deniyor ama...
Emir komutayla faiz oranlarını ne kadar düşük tutarsanız tutun:
Paranın fiyatını piyasalar belirliyor...
★
Merkez Bankası politika faizi emirle yıllık % 8.5’te tutulsa da...
Mevduat faizleri enflasyonun çok altında...
Haliyle:
Para bankalara değil:
Güvenilir dövize...
Gayrimenkule...
Otomobile...
Ve diğer tüketime gidiyor...
★
Talep arzdan fazla olunca...
Bir yandan fiyatlar...
Diğer yanda da...
TL kaynaklar yetersiz olduğu için:
Faizler...
Ve...
Kurlar artıyor...
★
“Sadede gel, her şey güzel olacak mı onu söyle” derseniz...
Söyleyeyim:
Sadece 9 ay...
Yani:
Yerel seçimlere kadar...
Ve sadece:
Ortodoks ekonomistler için...
9 ay sonra ne olur?
Görünüşe ve atanan bakanlara baktığımda şunu görüyorum...
Erdoğan yerel seçimlere kadar:
“İyi polis” rolünü oynayacak...
Bakanlar:
“Kötü polis” olacak...
![](https://korkusuzo01.sozcucdn.com/cdn/2023/06/k6-memduh-mehmet-şimşek.jpg)
★
Meselâ...
Mehmet Şimşek:
“Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeceği kalmamıştır” diyerek:
Erdoğan’a açıkça...
Ve kamuoyunun gözleri önünde:
“Hakaret etti...”
★
Aynı şeyi ben yazıp söyleseydim.
Hemen ifadeye çağrılır:
“Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla yargılanırdım...
★
Şimşek, Erdoğan’ı:
Ekonomiyi bilmediğine...
Akıl dışı uygulamalar yaptığına...
Yanında akil değil...
Yalaka ekonomistler beslediğine:
İkna etmiş olmalı...
★
“Hayırlısı” diyeceğim...
Ancak...
Hiç hoşlanmadığım bir tarz olduğu halde...
“Ama” deyip...
Son sözümü söyleyeceğim:
Erdoğan cumhurbaşkanı olduğu sürece...
Bu bakanların başarısı en çok 9 ay sürer...
★
Yerel seçime giderken...
Erdoğan, emrindeki bütün TV kanallarına çıkar:
“Ekonomiyi daha da bozdular, halkı perişan ettiler” deyip...
Bütün bakanları kapıya koyar...
H
İnşallah yanılırım...
İnşallah Erdoğan:
Ekonomi, dış politika ve devlet yönetimi konusunda...
Hiçbir şey bilmediğini kabul eder...
Bakanların işlerine karışmaz...
Yargıya müdahale etmez...
Muhalif gazetecilerle uğraşmaktan vazgeçer...
Kırk gün avans
![](https://korkusuzo01.sozcucdn.com/cdn/2023/06/k6-memduh-mehmet-özhaseki.jpg)
Bakanlar arasında...
Mehmet Özhaseki hariç:
“Politikacıdır, partizanlık yapma potansiyeli yüksek” diyebileceğim biri yok gibi...
★
Özhaseki ise adeta nazarlık konmuş...
İşin ilginci...
Betona yatırım yapılan bir ülkede...
Eşe dosta kıyakçılık yapabilme imkanına en çok sahip olan bakanlığa getirilmiş...
★
Neyse...
Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı olsaydı:
6 ay kadar “eleştiri orucu” tutacağıma dair söz vermiştim...
21 yıldır ülkeyi yöneten Erdoğan’ın bakanlarına tabii ki 6 ay avans veremem...
★
Rahmetli Hacı Anneciğim:
“Sarımsağı gelin etmişler, kırk gün kokusu çıkmamış” derdi...
★
Ben de bakanlarımıza:
Kırk gün avans vereyim...
Doğru kişi mi?
Erdoğan dedi ki:
“Tüm muhalefet cenahının artık milli iradeyle barışmasını istiyoruz. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına kavuşmanın heyecanını yaşadığımız bu yılda Türkiye’nin bir ‘büyük kucaklaşmaya’ ihtiyacı olduğuna inanıyoruz...”.
★
Söylem:
Harika...
Davet:
Çok çok iyi...
Ama...
★
Söyleyen...
Ve...
Daveti yapan:
Doğru kişi mi?..
★
İşte bütün mesele:
Bu sorunun cevabında...
Alkışlarım
Gomis, şampiyonluk madalyasını almak için...
Aleyna Tilki ile...
Ve...
Genç solistin:
“O sen olsan bari” şarkısıyla çıktı podyuma...
★
Icardi ise elinde mikrofon...
Yanında Simge Sağın... “Aşkın Olayım” şarkısını söyleyerek aldı madalyasını...
★
Çok kaliteli bir şampiyonluk töreniydi... Alkışlarım: Törenin organizatörü için...
Teşekkürler
GS-FB maçı oynanırken...
Çocukluğumda ve ilk gençliğimde olduğu gibi...
Fenerbahçeli dostlarımla:
Şakalaşabilmeyi...
Espriyle...
Sataşabilmeyi isterdim...
Ama...
Siyasetteki tahammülsüzlük futbolumuza da yansıdığı için...
Bunu yapamadım...
★
Neyse...
Çok güzel bir maç oldu...
Teşekkürler Galatasaray...
Teşekkürler Fenerbahçe...
Öyle olacağına inanıyorum
Meraklısına bir kez daha hatırlatayım...
21 yıldır yapılan seçimlerin hiçbirinde:
AKP’ye ve Erdoğan’a oy vermedim...
★
2002’den sonra yapılan seçimlerde (2002’de Genel Başkan Danışmanı olduğum DYP’ye oy verdim...):
CHP ile HDP listelerine ve adaylarına oy verdim...
Ama...
Hayatımda bir dakika bile:
CHP’li veya HDP’li olmadım...
Zira...
★
1994 yılında “Kurucu Genel Başkan Yardımcısı” olduğum...
Ancak...
Ve halen...
Hiç oy vermediğim LDP üyesiyim...
Üyeliğimden:
Onur duyuyorum...
★
LDP’ye oy vermedim çünkü...
Bu seçmen kitlesiyle:
LDP gibi çağdaş bir partinin barajı aşabilmesine imkan yoktu...
Zira seçmenin %99’u LDP’yi:
“Komünist” falan gibi bir şey zannediyordu...
Hatta:
LGBTİ olduğuna inananlar bile vardı...
★
Ve bendeniz...
Siyasetin rüyalara değil...
Gerçeklere göre yapılması gerektiğine inanıyorum...
Hiç tükenmedi
“Hacca gidiyorum” dediğinde...
“Bu bacaklar ve bu yürüyüşle mi?” diye soranlara:
“Gidemesem bile yolunda ölürüm ya” cevabını veren karınca misali...
Dünyanın...
Ve...
İnsanlığın:
Savaşlardan...
Ve fakirlikten...
Liberal demokrasiyle kurtulacağına olan inancım hiç tükenmedi...